Ulusal Birlik Partisi’nde, kurultay sürecinde başlayan ve bugün ülkenin kaderini etkileyen yangın bir türlü sönmek bilmiyor...
Tüm toplumun gözü önünde cereyan eden olaylarda, Kuzey Kıbrıs’ta köklü bir geçmişe ve tabana sahip UBP’de ilkler yaşanıyor...
Mahkeme salonlarına taşınan parti içi hesaplaşma, muhalefet partileriyle işbirliği noktasına uzandı...
Genel Başkan ve Başbakan olan İrsen Küçük’ün yurtdışında bulunduğu bir dönemde muhalefet partileriyle anlaşan 8 UBP’li milletvekili, hükümetin düşürülmesi için ortak hareket kararı aldı...
UBP içindeki muhalif milletvekilleri, bu girişimleri hakkında parti tabanına mutlaka gerçekçi bir açıklama yapmak durumunda...

‘Bizim tavrımız partiye değil partiyi ele geçiren zihniyete’ şeklindeki savunmalar tabandan kabul görmüyor...
Çok büyük bir aksilik olmazsa, bu sekiz isim UBP’den ihraç edilecek ve Temmuz ayında yapılacak erken seçimde partilerinden aday olamayacaklar...
UBP içindeki kutuplaşmanın iki ucu olarak gösterilen Cumhurbaşkanı Eroğlu ve Başbakan Küçük dün birer açıklama yaptı...
İkisi de aralarındaki gerginliği inkar etmeden siyasi üslupla mesaj vermeye çalıştı...
Özellikle Cumhurbaşkanı, meteorolojinin açıklamalarını haklı çıkaracak şekilde bu yazın çok sıcak geçeceğini söyledi...
Kurultaya taraf olduğunu, Ahmet Kaşif’i desteklediğini yineledi...
Cumhurbaşkanı olmasına rağmen UBP sevdasından vazgeçmediğini, vazgeçmeyeceğinin mesajını verdi...

Bir yerde, ‘Bu partiye 34 yıl emek verdim. İçişlerine karışmak en doğal hakkım’ dedi...
Kuzey Kıbrıs’taki siyasi anlayışa göre bu açıklama doğal karşılanabilir...
Hatta kabul de görebilir...
İşte bu noktada, Temmuz’da yapılacak erken seçim belki de ülkenin geçmişiyle hesaplaşması olacak...
Ya mevcut düzen devam edecek ya da istikrar ve değişim isteyen kesim yeni bir sayfa açacak...