Vatandaşlıkta keyfiliği önleyecek açık kriterler getirilmeli.Hükümet tarafından Mecliste açıklanan programda en uzun süre kalandan başlanarak ele alınması önemli. Çok acil bir durumda anne ve babanın vatandaş olup fakat çocukların 18 yaşını doldurduğu için kaçak duruma gelen bu kişiler çok zor durumda.Hükümet öncelikle bunları ele almalı.
Vatandaşlıkta keyfiliği önleyecek açık kriterler getirilmeli.Hükümet tarafından Mecliste açıklanan programda en uzun süre kalandan başlanarak ele alınması önemli. Çok acil bir durumda anne ve babanın vatandaş olup fakat çocukların 18 yaşını doldurduğu için kaçak duruma gelen bu kişiler çok zor durumda.Hükümet öncelikle bunları ele almalı.
Diğer yandan diğer bir kriterde polis kayıtlarında iyi halinin olması. Burada da çok keyfi ve çelişkili durumlar ortaya çıkıyor.Vatandaş olacak iki kişiden birini poliste kabahat cinsinden bir kaydı var. Bu kişi hiç vatandaş olamaz. Diğer kişi ise bir çok suç teşkil eden davranışları, en önemlisi eşine ve çocuklarına kötü muameleyi ve komşularına çirkin saldırıları alışkanlık haline getirmesine rağmen, poliste kaydı yok ve bu kişi vatandaş oluyor.
Burada bizim önerimiz şu: Yüz kızartıcı suçlar dışındaki kabahatlerde alışkanlık haline gelmeyi kriter almak ve beyaz kimlik aldıktan sonra kişilerin siyasi olmayan kişiler tarafından böyle alışkanlığı olup olmadığının kontrol edilmesi …
Yine 20 yıllık biri dururken 8-9 yıllık birinin torpille vatandaşlığı da önlenmelidir. Her yıl belli bir kota konulması da düşünülebilir. Şu da unutulmamalı, daha önce vatandaş olanların çok yeni vatandaş yapılmasına sıcak bakmadıkları da bir gerçek.
Yazılı ve görsel medyada otomatik olarak vatandaşlığın alınması ya da mahkeme kararı ile elde edilmesi gibi sözler ise gerçeği yansıtmıyor. Hiçbir demokratik hukuk devletinde,yasalarında doğumla vatandaşlık kazanılır diyen ülkelerin dışındaki ülkelerde, otomatik veya mahkeme kararı ile vatandaşlık alınmaz, verilmez. Vatandaşlık her zaman idari bir karar ve işlemle tamamlanır.
Anayasada ve/veya yasalarda bu haktır diyerek insanları yanlış beklentilere sokmak doğru değil. Çünkü Anayasa ve yasalarda mahkemeye böyle bir yetki verilmiyor.
İdarenin tamamlanmamış bir işlemi durduracağı veya bekletebileceği veya iptal edebileceği bilinmelidir. Bunun doğru veya haklı olup olmadığı ayrı bir şey, idarenin böyle bir yetkisinin olması ayrı bir şeydir.
Sonuç: Hükümetten keyfiliği, siyasi çıkar hesaplarını önleyecek, bizim de önerilerimizi dikkate alarak objektif kriterler içeren yeni bir Vatandaşlık Yasasını çıkararak gerçekten çok çok mağdur olan başta anne babası vatandaş olan kişilerden başlayarak kamuoyunun da evet diyeceği bir çalışmanın ivedi olarak yapılmasını talep ediyoruz.