Turizm ve çevre

Çevre nedir? Çevreyi kısaca tanımlayacak olursak, bir canlının yaşamı boyunca ilişkilerini sürdürdüğü dış ortamdır. Çevrenin iki önemli unsuru vardır.

Çevre nedir? Çevreyi kısaca tanımlayacak olursak, bir canlının yaşamı boyunca ilişkilerini sürdürdüğü dış ortamdır. Çevrenin iki önemli unsuru vardır. Biri fiziksel çevre unsurdur, fiziksel çevre; hava, su ve topraktan oluşmaktadır. Diğer bir unsur ise biyolojik unsurdur, bu ise hayvan, bitki ve diğer mikroorganizmalardan oluşur.
Turizm ve çevrenin bağlantısı nedir? Turizm ile çevre arasında yakın ilişki olduğu gerçeği yeryüzü kaynaklarının süratle bozulmaya başladığı, ortam kirlenmesinin büyük boyutlara ulaştığı 1970 li yıllardan itibaren daha iyi anlaşılmaya başlanmıştır. Başarılı turizm etkileri gerçekleştirmek için temiz, düzenli ve sağlıklı bir ortam gereklidir, fakat yoğun turizm gelişmeleri, yoğun turist akımları çevreyi belirli bir ölçüde bozmaktadır. Doğayı koruyarak turizmin gelişmesini sağlamak ancak gerçekçi ve dengeli uygulamalarla mümkün olmaktadır. Yüzyılın en büyük gelişme göstereceği alanlardan biri turizm sektörü olduğuna göre ve hiçbir ülkenin de turizm gelirlerinden vazgeçemeyeceğine göre, bütün ülkelerin hem yatırım planlaması hem de doğal ve kültürel değerlerini koruması gerekmektedir.

Bir ülkenin çevresi, doğal kaynakları, yeterli değil ise o ülke kesinlikle turizm faaliyetlerini sürdüremez. Su kaynakları ve manzara güzellikleri çevreyi oluşturan en önemli iki faktördür ve bu ikisinde tahribat olursa turizm kesinlikle kalkınamaz. Su kaynakları başlı başına bir çekiciliktir. Her geçen gün suya dayalı faaliyetler hızla gelişmektedir. Bunlar arasında, balık tutma, yüzme, sualtı ve su üstü tüm faaliyetler dahildir.

Manzara güzelliği de turizm için en büyük cazibe kaynağıdır. Turisti en çok cezbeden coğrafi görünümler, çoğu kez arazi yapısı ve su özelliklerinin birleştiği doğal alanlardır. Dağlar esas olarak manzara güzellikleri yanında dağcılık, kış sporları ve yürüyüş yapmak için turistlere çekici görünürler. Koruluklar ve ormanlar, hem kırsal manzaraya güzellik katarlar hem de kendi içinde rekreasyonel imkânlar oluştur. Örnek verecek olursak avlanma, yürüyüş, kamp kurma… Turizm talebi açısından en önemli çekicilikleri doğal alanlar oluşturmaktadır. Turistik talebi canlı tutmak için, doğal kaynakların kalitesini muhafaza etmek gerekmektedir. Bu husus, turistlerin her zaman tatminini sağlamak açısından zorunludur. Kaldı ki turizm, rekreasyonel amaçlarla kullanılan doğal kaynakların kalitesine karşı çok hassas olup, yüksek düzeyde bir standart devam ettirilmediği sürece, turizm talebinin gerilemesi kaçınılmazdır. Doğal kaynaklar; doğal çevrede bulunan ve insanların çok değişik ihtiyaçlarını giderecek karaktere sahiptirler. Hem turistik faaliyetlerin hem de diğer faaliyetlerin sağlıklı bir şekilde sürdürülebilmesi için, her zamankinden daha çok korunmaya ihtiyaç duymaktadırlar. Bu yönüyle koruma turistik çekicilik unsurlarının, cazibelerinin devamı için gerekmektedir.

Sonuç olarak incelediğimiz zaman bizim ülkemizde de çok güzel su ve manzara güzelliklerine sahibiz. Her türlü sualtı ve su üstü sporlarını gerçekleştirebileceğimiz denizimiz mevcuttur, manzara olarak ise görülmeye değer, içerisinde endemik türlerinde bulunduğu eşsiz güzelliklerimiz mevcuttur. Biz maalesef sahip olduğumuz bu doğal güzelliklerin değerini bilmiyoruz, bilmediğimiz için yaptığımız turizm ile de bu çevreyi yeterince korumuyoruz. Fakat turizm ve çevre et ile kemik gibidir birbirinden ayrı düşünemeyiz, bu sebepten ötürü öncelikli olarak çevremizi temiz tutmalı, çarpık yapılaşma yapmadan değerlerimize sahip çıkmalıyız ki gelecek olan turist te bize has olan özelliklerimizi görebilsin ve gördüklerini başka insanlara da olumlu şekilde aktarabilsin. Ülkemizin kalkınması ve aynı zamanda kalkınırken de çevremizi bozmamak için çevre ve turizmi bir olarak ele almalıyız.
Bu haber 310 defa okunmuştur

:

:

:

: