Altı çizili sözler

Sohbetlerde, yazılarda, nasihatlerde çok sık karşılaştığımız bir söz vardır.

Sohbetlerde, yazılarda, nasihatlerde çok sık karşılaştığımız bir söz vardır. Kur’an ve sünnet doğrultusunda bir yaşantı, Kur’an ve sünnete uymak, Peygamber efendimize tabi olmak, O’nu örnek almak vb. sözleri klişe halinde çok tekrarlarız da, ne ifade ettiği hususunda çok teferruatlı izahlar yapmayız.-Her halde anlaşılıyordur- düşüncesinden olacak ki klasikleşmiş bu cümleleri kullanınca meramımız anlaşıldı düşüncesiyle konuya kaldığımız yerden devam ederiz.

Her Müslümanın Peygamber efendimize tabi olması, ona uyması dininin gereğidir. Zira ancak bu sayede dini doğru anlayıp yaşayabiliriz. Rabbimiz böyle emrediyor. Deki Allah’ı seviyorsanız bana uyun ki Allah’ta sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın.” Görülüyor ki Allah’a olan sevgimizin neticesi de bizi Habibine tabi olmaya götürüyor.
Hem dünyamızı hem ahretimizi kurtarmak için Peygamber efendimize tabi olmaya ihtiyacımız vardır.

Rabbimiz tarafından” en güzel örnek” olarak takdim edilen Peygamber efendimizi nasıl örnek alacağız? Evvela mükemmel bir insan nasıl olur Sorusunun cevabına bakalım Her halde Allah tarafından örnek olarak takdim edilen Peygamber efendimizden başkası olamazdı. Mükemmel bir insan O’nun gibi olur deriz.
Bu kısa yazımız içerisinde iki özelliğinden bahsedelim. Birincisi, sıdk, yani doğru sözlü olmasıdır. O, asla yalan söylemeyen bir kişidir. Bu özellik her peygamber için gerekli olan bir sıfattır. Şaka bile olsa asla yalan söylememiştir. Doğru sözlü olmakla alakalı olarak,”Yalanla iman bir arada bulunmaz” buyurmaktadır. Tebliğin ilk zamanlarında bir gün Safa tepesine çıkıp –“Ey Kureyş! beni dinleyin, Şimdi şu dağın arkasında bir düşman birliği vardır her an size gelip saldırabilir desem bana inanır mısınız” dediğinde “-evet inanırız çünkü sen bu güne kadar hiç yalan söylemedin-“ diye cevap vermişlerdi. Doğru sözlü olduğuna kendileri şahit oldukları halde, getirdiği hakikatleri kabul etmeleri o kadar kolay olmadı.

Bir takım günahları sorup Müslüman bunları yapar mı dediklerin de “yapabilir, muhtemeldir. Cevabını verirken yalan söyler mi dediklerinde “asla yalan söylemez” buyurmuşlardı.

“Emrolunduğun gibi dosdoğru ol” ayetini hatırlatarak, Hud suresi ve kardeşleri beni ihtiyarlattı” buyuran Peygamber efendimizi örnek alırken işte doğruluğa bu kadar önem verip asla yalan söylememeye gayret etmek durumundayız.

Bahsetmek istediğim diğer özelliği ise güvenilir olmasıdır. Peygamber olmadan önceki hayatında lakabı El emin, yani güvenilen kimsedir. Çok dikkat çekici bir durum vardır ki Mekkeliler her ne kadar getirdiği dini kabul etmeseler de O’nun güvenilir birİ olduğunda asla şüphe etmiyor, saklanmasını istedikleri değerli eşyalarını halen O‘na getirip emanet ediyorlardı. Ta ki hicret gününe kadar bu emanetler elinde bulunuyordu.

Günümüzde peygamber efendimizi örnek almak derken aklımıza belki daha çok, ibadet şekilleri, şemaili gelmekte; insani ilişkileri hassasiyetleri sanki ikinci planda kalmaktadır.Oysa O’nu örnek alırken bir bütün olarak meseleye yaklaşıp,sadece ibadetlerde değil hayatımızın her alanında O’na ihtiyacımız olduğunun farkına varmamız gerekmektedir.

O zaman sözlerimizde ve işimizde Onun gibi doğru,dürüst ve güvenilir olmaya çalışmak,mükemmel bir insan olma yolunda atacağımız en önemli adım olmalıdır.
Bu haber 223 defa okunmuştur

:

:

:

: