Garanti sözcüğü niye yok?

Bu gün, yeni kurulan CTP - UBP Hükümetinin programı Mecliste görüşülecek.

yalcincemal@hotmail.com

Bu gün, yeni kurulan CTP - UBP Hükümetinin programı Mecliste görüşülecek.
Programda, Kıbrıs görüşmeleri ve bulunacak çözüm konusunda da, her iki parti. 11 Şubat 2014 BM çerçevesine atıfta bulunarak, programa, imza attılar.
Yani, dışa karşı Tek Egemenlik, Tek Vatandaşlık, Tek Temsiliyet.
İki parti, zaten bu çerçeveyi geçmişte kabul etmiş ve imzalamışlardı.
Yalnız, bu Hükümet Programında, bulunacak çözüm için, sadece, 11 Şubat mutabakatına atıf yapılmış. Toplumu ciddi şekilde endişelendiren, Garanti Sistemine atıfta bulunulmamış.
Programda, Garanti Sistemi bir yana, garanti sözcüğünden, bahsetme gereği bile duyulmamış.
Hadi Hükümetin, bu konuda, büyük ortağı ile düşünceleri, halk tarafından biliniyor.
Fakat UBP’nin, programa, garantilerin girmesi ile ilgili, direnç göstermemesi, halkta bu kaygıları daha da, artırdı.
Tabii, CTP ‘de, yeni yönetimden önce, eski yönetimin, bu konuda Akel’le yaptığı ortak basın açıklaması var.
21 Nisan 2015 tarihli, AB Haberde çıkan ortak açıklama. Akel Genel Sekreteri, Andros Kyprianou tarafından okunmuştu.
Ortak açıklamanın bir yerinde “ İki Parti diğer konuların yanı sıra… Yeniden birleşmiş bir Kıbrıs için, bir anlaşmaya varılması. Askerlerden adanın arındırılması. Askersizleşme ve askeri müdahale haklarının ortadan kalkması, gerektiğinin altını çizdiler.”
Bu ortak basın toplantısı, Sn. Yorgancıoğlu’nun Genel Başkanlığında yapılmış. Akel’le ortak bir basın toplantısı.
CTP’de, kurultayla, yeni bir yönetim oluştu.
Yeni yönetimin, bu konudaki düşünceleri, henüz açıklanmış değil.
Programa, bu konuda, her hangi bir ibarenin konmaması… Türk Halkında ciddi endişelere, neden oldu.
Gerçi Başbakanın 20 Temmuzda, yıl dönümü törenlerinde yayınladığı mesajda:
“İki Bölgeli, İki Toplumlu ve Türkiye’nin garantisinin devam edeceği Federal bir Kıbrıs Cumhuriyetinden “ bahsetmesi… Halktaki kaygıların giderilmesine yetmedi.
11 Şubat müktesebatına atıfta bulunan iki parti. Oluşacak yapının ve Türk Halkının can ve mal güvenliğini sağlamak açısından. Türkiye’nin etkin ve fiili garantörlüğü de, Hükümet Programına yazılmış olsa idi. Halktaki bu konudaki endişeleri minimuma indirecekti.
Bu konuda, Hükümetin küçük ortağı UBP’nin tabanında, çok büyük rahatsızlıklar var.
Genel Merkez Yönetimine, ateş püskürüyorlar.
İleride, uygulayacakları politikalara, yön vermeye çalışıyorlar.
Ayrıca, Hükümet Programının, CTP tarafından ”empoze edildiğine ve makam uğruna kabul edildiğine“ dair, söylemlerde de bulunuyorlar.
Oyunu UBP’den başka partiye vermediğini iddia eden bir partili ise.
“Bunlar böyle giderse, dabellayı da indirecekler” imasında bulundu.
Bu gün görüşülecek Program, çok vaatlerle dolu bir program.
Pek çok, yeni yeni oluşumlar, vaat ediyor.
Fakat.
Maddi kaynağının, nereden bulunacağı konusunda, açıklık yok.
Tabii, bu program, ayni zamanda da bir reform Programı imiş…
Çok, reform programları gördük.
Reformun altında, her zaman, kemer sıkma politikalarının, saklı olduğunu ve zaman içerisinde de, uygulamaya konulduğunu. Hep yaşadık.
Zaten program, yeni vergilerin geleceği konusunda da, müjdeler vermekte.
DP- UG ve TDP’nin işi zor.
Derslerine iyi çalıştılarsa, bu gün ve görüşmelerin son gününe kadar, bunu göreceğiz.
Bu koalisyona sıcak bakmayan, UBP’li vekillerin, ne yapacağı da merak konusu…
Hadi, hayırlısı.

Bu haber 4007 defa okunmuştur

:

:

:

: