Kıbrıs müzakerelerinde, havaların ısınması nedeni ile, bir rehavetin çöktüğünü görmekteyiz.
Siyasal partilerimiz de, bu rehavete girmişlerdir.
Fakat, başlarına nelerin geleceğini bilemeyen, kaderlerinin ne olacağını kestiremeyen halkımız, rehavete rağmen, gelecekleri ile ilgili sorular sormaya, aralarında tartışma ve yorumlar yapmaya devam etmektedirler.
Kuzeyin aksine, güney ekonomilerinin batma noktasına geldiği halde, milli davaları olan Kıbrıs’la ilgili olarak, hiç fire vermeden, çok yoğun bir şekilde çalışmaktadırlar.
Beş, olmazsa olmazlarının yanında durmakta, çözümün bu esasta olması için, var güçleri ile savaş vermektedirler.
Bu beş olmazlarının bir tanesi de, garantiler meselesi.
Hani” ellenir mi ? Ellenmez mi “ ? tartışmalarının yapıldığı konu.
Beş olmazsa olmazın içerisinde olan garantiler, güneyde siyasal partiler arasında, çatlağın meydana gelmesine, neden oldu.
Mevcut garanti sisteminin kalkmasına, hepsi, razı da gelecek sistemde, ortak bir çıkış yolu bulmakta zorlanıyorlar.
Bu konuda aralarında, consensus, hala daha mevcut değil.
Mevcut, garanti sisteminin yerine, güneyde, NATO ve AB‘nin garantörlüğü düşünülüyor.
Alçak sesle bu enjekte edilmeye çalışılıyor.
Eskiden beri bildiğimiz, bir gerçek, AKEL’in NATO‘cu çözümlere, Kıbrıs’ta karşı olması.
Dün bu konuda, AKEL Merkez Komitesi Kıbrıs Sorunu Bürosu Başkanının yaptığı açıklama, bu yöndeki politikalarından her hangi bir dönüş veya sapma olmadığını, göstermesi bakımından çok önemli.
Büro Başkanı Tumazos Çelebis :
“Kıbrıs sorununun ana yönlerini, Kıbrıs’ta NATO garantileri ve Avrupa ordusunu da içerecek şekilde, çözmeye yeltenirlerse, sol, çözüme, hayır oyu vermek zorunda kalacak.”
Soruna çözüm bulunurken, Kıbrıs solunu by – pas ederek çözüm bulunamayacağını da, açık bir dille dünyaya duyurdu.
AKEL yetkilisini, bu denli bir açıklama yapmasına iten neden, yabancı güçlerin, adada bulunacak bir çözümün, NATO patentli olma çabaları veya faaliyetleri mi ?
Çünkü, bu NATO’cu çözümden Anastasiadis’i vareste tutmakta, “Anastasiadis’in dışındaki birilerinden “ bahis etmektedir.
Güneyde, garantilerin kalkması için oy birliği var.
Gelecek sistem için, daha o aşamaya gelmiş değiller.
Bizde ise, marjinal ve meclise girememiş siyasal partilerin, dışındaki tüm partiler, mevcut garanti sisteminden yana.
Halkın % 90‘ınına yakını da, ayni görüşte.
AKEL yetkilisinin açıklamalarından, sürecin ileriki günlerde ilerlemesi karşısında, garantiler, güneyde sorun olmaya devam edecek.
Bizde, garantiler konusunda, nerede ise oy birliği mevcut.
Paparayı çıkaracak olan, mülkiyetteki değişik fikirler.
Hele, liderler bu konuda karşı karşıya gelsinler.
Görüşler ortaya konsun.
Ondan sonra, gümbürtüyü seyret.
AKEL’in demecinin arkasındaki güçlerin de, kimler olduğunu, bir
araştıralım.