Yaz bitti, turizm de bitti.
Zaten hiç başlamadıydı ki.
Adamız turizm adası.
Turizmle de ne alakamız var ki.
Bir miktar insanlar bir zamanlar, ne bulurlarsa, uçak, gemi, feribot 5 ile 15 saat Kuzey Kıbrıs’a gelirler, ne bulurlarsa yerler,
Ne bulurlarsa içerlerdi.
Her geldiklerinde başka bir manzara,
Her geldiklerinde başka bir politika.
Ve hatta her geldiklerinde başka bir hükümet…
Yaz bitince de turizmi konuşmayı bırakırız.
Bu ülkenin kış turizmi yok mu ?
Olamaz mı ?
Nasıl olsa gelecek yazda hangi hükümetin ömrü olacağı belli değil.
Aynı diğer politikalarımızda olduğu gibi.
Teşbihte hata olmaz.
Kıbrıs görüşmelerinde de,
Kıbrıs sorununda da,
Kıbrıs meselesinde de,
Adını bile daha doğru dürüst söyleyemiyoruz..
Ne olacak bu Kıbrıs meselesi..
Aynı turizme gösterdiğimiz gibi davranırız..
Yazda üç beş kuruş kazanacaksak, bir iki iş yapar gibi görüşürüz.
Kıbrıs meselesinde de şu anda görüşmeler var.
Herkes konuşuyor.
Herkes yazıyor.
Ama bu görüşmelerden bir şey çıkıp çıkmayacağı henüz meçhul..
Rum Lideri Anastasiadis New York’ta şahin..
Kıbrıs’ta güvercin oluyor..
Anastasiadis’in söylemleri de gün gelecek unutulakca.
Aynı unutulan sanayimiz gibi.
Aynı unutulan narenciyemiz gibi.
Aynı unutulan çiftimiz gibi.
Aynı unutulan hayvancımız gibi.
Aynı unutulan turizmimiz gibi
Aynı unutulan insanlarımız gibi
Aynı unutulan yurt dışında yaşayan vatandaşlarımız gibi.