Dün Güzelyurt’ta, 1974 öncesi mücahitlik yapanlara TMT Mücahitler Derneği tarafından AKM‘de yapılan bir törenle, madalya verildi.
Yaklaşık, 70 mücahide verilen madalya töreninde, duygulu anlar da yaşandı.
1974 öncesi, mücahitlik yapanlar günümüzde, azalmakta.
Bir çoğu, göçtüğü için, bir çoğu da, rahatsızlıklarından dolayı, törene katılamadılar.
Onların madalyalarını, aile yakınları aldı.
Törende sırası ile, TMT Güzelyurt Mücahitler Şube Başkanı Alçın Volkan, Eski Dışişleri Bakanlarından, Vedat Çelik, TMT Mücahitler Derneği Başkanı, Yılmaz Bora, birer kısa konuşma yaptılar.
Alçın Volkan, konuşmasına bir de milli şiir ekleyerek, salondaki Mücahitlerin, milli duygularının canlanmasına vesile oldu.
Dışişleri Eski Bakanı Vedat Çelik ise, görüşme sürecindeki, tehlikeli gelişmelere, değinerek, hem salondakilerin, hem de, halkın dikkatini çekmeye çalıştı.
Halkın, uyanık olmasını istedi.
TMT Mücahitler Derneği Başkanı da, devletin ciddi şekilde tehlike içinde olduğunu, esas olanın, KKTC olgusu olduğunu, bulunacak bir çözümde, KKTC‘nin yaşatılması gerektiği üzerinde durdu.
Ayrıca, madalya almayan mücahitlerin de, bir program çerçevesinde, madalyalarının verileceğini duyurdu.
Son konuşmacı ise, Eğitim Bakanı oldu.
Bakan kısa konuşmasında Devlete, sonsuza kadar, sahip çıkacağından bahsetti.
Bu cümlesi, salondaki bazı kesimler tarafından, bıyık altı gülümsemeye neden oldu.
Ayrıca yorumlandı.
Yorum yapanların, yorumlarını dinleme olanağım oldu.
Devleti, sonsuza kadar yaşatacak olan, Hükümet Protokolünde,
Tek Devlet, Tek Egemenliği kabul ederek ve görüşme sürecine destek vererek, vekil koltuğuna oturdu.
Bu nasıl bir, sonsuza kadar yaşatma olacak ?
Bunu yorumlayanların Bakanın, bu söylemini, ciddiye almadıkları da, yaptıkları yorumlardan ortaya çıkıyordu.
Dün, Güzelyurt AKM ‘ de çok güzel ve heyecanlı bir tören olduğunu, da ayrıca belirtmek isterim.
Dağıtılan KKTC ve TC bayraklarının Mücahitler tarafından sallanarak dalgalandırmaları, salonu bir lale tarlasına çevirdi.
Tören bittikten sonra uzaklardan gelenler hasret gidermeye çalıştılar.
Muhabbetler sona erdikten sonra 1974 öncesi yıllardaki gibi sorular sorulmaya başlandı.
Geleceğimiz ne olacak ?
Görüşmeler ne olacak ?
Bu gidişat, gidişat değildir.
Bu Rum, hiç değişmedi.
Bizi, teslim almaya çalışıyor.
Bu kadar uğraş boşuna mı ?
Karşılıklı sorulan bu sorular karşısında bu eski mücahitlerimizi hiçbir konuşmacının, verdiği cevaplar, memnun etmedi.
Tatmin etmedi.
Dünkü törende 1974 öncesi, yaptığım mücahitliğe karşın, ben de madalyamı aldım.
İnanın, bu bambaşka bir duygu.