Hiç gelmesinler

Bu gün Cuma.

Bu gün Cuma.
Yine, bir hafta sonuna daha, gelmiş bulunuyoruz.
İyi hafta sonu dileklerimle, yazıma başlıyorum.
Başlıktaki iki cümle, Sn. Akıncı’nın, AB‘den gelen, Komisyon Başkanı Junker’in Yardımcısı, Valdis Dombrovoskis‘in, KKTC‘ne yapacağı 15 dakikalık nezaket ziyaretine, tepki gösterip, bu konuda yaptığı açıklamadan alınan iki kelime.
Dilerseniz, bu konudaki cümleyi, tümden aktaralım:
“Bu türden ziyaretler yapacaklarsa, hiç gelmesinler daha iyi.”
Sn. Cumhurbaşkanının tepkisi ve çıkışı yerinde.
Herhalde, 15 dakikalığına bir ziyarete, evet denseydi adam çay veya kahvesini de, birlikte, termosa koyup gelecekti.
Çünkü, güneyden verilen direktif, bu olsa gerek.
Bu olay beni, 1975‘lere kadar, geri götürdü.
O yıllarda, Ankara’da gazetecilik de, yapıyordum.
Bir vesile ile, rahmetli Erbakan’la, Kıbrıs’la ilgili, bir söyleşi yaptım.
Soru cevap şeklinde olan bu söyleşide.
Konu döndü dolaştı.
O zamanın adı ile, AET yani şimdiki Avrupa Birliği‘ne geldi.
Rahmetli Hoca her zamanki esprili duruşu ile, esprili bir yanıt verdi.
“Sakın ha AET veya AB, Hristiyan kulübüdür. Bizim işimiz orada yok. İstesek de bizi oraya almazlar “ demişti.
Geçen günkü Dombrovoskis olayında, Rahmetli Erbakan Hoca ile yaptığım bu söyleşi aklıma geldi.
Kendi kendime sordum!
Acaba, Kıbrıs Türkleri olarak Müslüman değil de, Hristiyan olmuş
olsa idik, ayni muamele ile, karşılaşır mıydık ?
Batılıların bu tür davranışları ne ilk.
Ne de son olacak.
Çifte standartları hep böyle devam edecek.
Gelelim Anadolu suyuna.
Protokol imzalandı.
Hayırlısı olsun.
İki Başbakanın, törende yaptıkları konuşmalar.
Bir hayli ilgi çekici.
Güneyden, bu anlaşma ile ilgili olarak, bozuk sesler gelmeye devam ediyor.
Teraneye, AKEL de katıldı.
Anlaşmanın, federal anlaşma ile ortadan kalkacağı iddiasında bulundu.
Bu açıklama ile, olası bir barış anlaşmasında, KKTC‘nin yaptığı hiçbir muamelenin, geçerli olmayacağını da AKEL dile getirdi.
Kuzeydeki yoldaş partisinin, Genel Başkanını bile, bu açıklama gerdi.
Sn. Davutoğlu su ile ilgili konuşmasında Kıbrıs müzakere sürecine de, değindi.
KKTC‘nin bir çözümde, kurucu devlet olarak varlığını, devam ettireceğini.
Ya da, dünyada, saygın ve tanınmış bir Devlet olarak yoluna devam edeceğine vurgu yaptı
Sn. Davutoğlu’nun bu cümleleri, bir ata sözünü hatırlattı.
“Anlayana, sivrisinek saz.
Anlamayana davul zurna az .”
Bu haber 3915 defa okunmuştur

:

:

:

: