Erkan EĞMEZ

Biraz geriye gidersek 25 eylül New York zirvesi KKTC görüşmeci heyetinin beklentileri karşılanmadı, gerçekleştirilmiş olan toplantılarda da dikkat çeken eksiklikler oldu. 19 Eylül’de Cumhurbaşkanı Akıncı New York’ta ilk toplantıyı Türkiye cumhurbaşkanı Sn. Erdoğan ile yapacaktı, olmadı Türkiye Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ile de resmi toplantı yapılmadı yalınızca sn Çavuşoğlu, sn Akıncı ile kahvaltıda görüştü o da heyetler arası görüşme olmadı, bunu da Sn. Akıncı dönüşte açıkladı. Ne kadar doğru bir bilgidir bilemiyorum ancak Akıncı, Sn.Erdoğan’dan görüşme talebinde bulundu ve olumsuz cevap aldı.
KKTC Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu da New York’ta İslam Ekonomik İşbirliği toplantılarına katılıp temaslar gerçekleştirdi. KKTC Dışişleri Bakanı olarak Türkiye heyeti ile resmi toplantılar gerçekleştirdi, bura da ciddi bir sorun var gibi geldi bana.
BM Genel Sekreteri Ban yaptığı açıklamada Rum tarafının talepleri gerçekleşmiş oldu, hakemlik, tarih ve resmi açıklama olmaması konusunda Rum tarafının istekleri karşılandı. Kıbrıs’a dönüşte yine hızlı bir müzakere süreci Ekim’de başlıklarda ki sorunların giderilme hedefi var, Rum tarafının talepleri ortada, bizler vereceğimizi verdik şimdi sıra Türk tarafında diyorlar. Müzakereler bu temelde Türk tarafının toprak ve garantiler konusu sancılı ancak maşallah Türk tarafı çok cesur davranıyor ve hiçbir şart getirmeden her konuyu görüşüyor. Toprak konusu Kıbrıs dışında üçüncü ülkelerde görüşülmek üzere anlaşıldı, Rum tarafı ulusal konsey ile birlikte gidiyor sn Akıncı kimleri götüreceğini açıklamadı, herhalde yalnız ekibi ile gitmeyecektir, başta hükümeti ve diğer parti temsilcilerini götürmez ise tam bir fiyasko olur. Çözüm, anlaşma ve barış güzel olgular, ancak hangi temelde olacakları önemli olan Kıbrıs’ta nasıl bir anlaşma, barış ve istikrarın ki Kıbrıs bunu 1974’ten sonra yaşamaya başlamış , o zaman bu gelinen durumda KKTC halkının günahı olmadığı halde ceza mı alacak göreceğiz, saygılarım ile.