Nereye yağsa, orası Venedik!

Yağmuru beklerken, yağmurdan korkar olduk. Yağmur nereye yağsa orası Venedik! Akan yağmur suları sanki,kızgın akan bir nehir.

Yağmuru beklerken, yağmurdan korkar olduk.
Yağmur nereye yağsa orası Venedik!
Akan yağmur suları sanki,kızgın akan bir nehir.
İzliyoruz, bu filmi artık her yıl.
Güzelyurt’ta, Lefkoşa’da, Mağusa’da…
Lefkoşa’da sanayi bölgesinde, Lefkoşa’da hastanenin önünde,
Güzelyurtta görmüş, yaşamış, izlemiştik.
Bu kez Girne’de… Bir avuç suda boğulduk.
Turizm kenti Girne’nin yolları sularla kaplandı.
Hatta bazı işyerlerini de su bastı.
Dağdan gelen yağmur suları şehir merkezine kadar indi.
Bazı araçlar yolda kaldı.
Yer yer toprak kaymaları…
Edremit Çemberi kapandı.
Dağdan gelen suyun kaya parçalarını da beraberinde getirmesinden dolayı,
Yaşanan sıkıntılar…
Yağışlardan en çok etkilenen bölgelerden biri de Girne çarşısı.
İş yerlerindeki suyu boşaltan ve mallarını kurtarmaya çalışan esnaf altyapı eksikliğinden şikayetçi oldu.
Niye, neden oluyor su baskınları?
Plansız ve aşırı yapılanmadan mı?
Alt yapı yetersizliğinden mi?
Yoksa dere yataklarına müdahale ve dolayısıyla suyun doğal akışını engellenmesinden mi?
Netice olarak; Yağmur nereye yağsa orası Venedik!
Akan yağmur suları sanki kızgın akan bir nehir.
Yetkililerin açıklamalarına bir bakar mısınız?
-Bizim dönemimizde kimseye dere yatağı verilmedi.
-Alt yapılar yetersiz değildir.
-Sokağa çıkmayınız.
-Aşırı yağış olmuşsa ne yapalım?
Ekim girdi yağmur bekledik, Kasım girdi yağmur bekledik.
Yağmur berekettir çünkü.
Ve beklenen yağmurlar geldi derken;
Yağmurdan da korkar hale gelen bir ülke konumuna geldik.
Alt yapı mı eksik! Alt yapı yanlış mı yapılmış! Ya da alt yapı hiç mi yapılmamış!
Yağmur sularından kaynaklanan sorunlar neden çözülemiyor?
‘’Dere yataklarını kapatıyoruz’’.
‘’Ağaçları kesiyoruz’’.
Doğaya uyumlu ve saygılı yaşamıyoruz.
Kısacası doğaya zarar vermeye devam ediyoruz.
Böyle olunca da yağmur yağınca sevineceğimize üzülüyoruz.
Soruyoruz!
Bu kadar mı zor doğru dürüst yol ve yerleşim bölgesi inşa etmek?
Bu yaşananlar doğal afet değil, Plansızlıktır.
Plansızlık; kaderimiz midir! Kaderciliğe mi sığınılmalı!
Bereket olan yağmur; Bizim şehirlerimize niye felaket oluyor!
Niye her yağmurda her yer sular altında kalıyor!
Yağmur yağınca felaket yağdı diyoruz.
Halbuki felaket; ‘’Suyu felaket olarak algılayan kentleşme zihniyetinde’’
Sizce de öyle değil mi?
Bu haber 381 defa okunmuştur

:

:

:

: