Uzmanlara göre bilgiye, hizmete ve yeni teknoloji ürünü ilaçlara erişimin artması ile çocuk kanserlerinin tedavisinde yüz güldürücü gelişmeler yaşanıyor. 1960'larda yüzde 25 olan tedavi başarısı, son yıllarda yüzde 83'lere ulaştı.

Dünya Kanser Örgütü Başkanı ve Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Onkoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tezer Kutluk, yaptığı açıklamada, kanser görülme sıklığının dünya genelinde her geçen gün artış gösterdiğini ifade etti.

Kanserin çocuk ve gençlerde görülme rakamlarına ilişkin bilgi veren Kutluk, 'Dünyada her yıl 0-14 yaş grubunda 215 bin çocuk, 15-19 yaş grubunda 85 bin genç kansere yakalanıyor. Dolayısıyla 0-19 yaş grubunda yaklaşık 300 bin çocuk ve genç kanserle tanışıyor. Çocuk kanserleri erişkin kanserlerine göre daha az görülüyor. Bu oran, 15 milyona 300 bin olarak karşımıza çıkıyor.' diye konuştu.

Kanser türleri, genç, çocuk ve erişkinlerde farklılık gösteriyor

Kutluk, kanser türlerinin genç, çocuk ve erişkinlerde farklılık gösterdiğine dikkati çekerek, lösemi, beyin tümörü, lenfoma (Hodgkin dışı ve Hodgkin lenfoma), nöroblastoma, Wilms tümörü, Ewing tümörü, kemik tümörü, karaciğer tümörü, Retinoblastoma ve Germ hücreli tümörün sık görülen çocuk kanserleri arasında yer aldığını dile getirdi.

Avrupa genelinde yapılan bilimsel çalışmanın, çocuklarda kanser sıklığında artışa işaret ettiğini belirten Kutluk, şunları kaydetti:

'Çalışma, tüm çocuk kanserleri birlikte ele alındığında her 10 yılda yüzde 1'lik bir artış olduğunu ortaya koyuyor. Bu olağanüstü bir artış değil ama diğer sağlık sorunlarına getirilen çözümler, aşılamanın yaygınlaşması, bulaşıcı hastalıklardan ölümlerin azalması, çocuk kanserlerini daha ön plana çıkartıyor.

Üst gelir düzeyi grubundaki ülkelerde çocuk kanserlerinden ölümler kazalardan sonra ikinci sıraya otururken, orta gelir kategorisindeki ülkelerde üst sıralara yerleşiyor.'

'Tedavi başarısı kısa-orta vadede yüzde 90'lara ulaşacak'

Prof. Dr. Kutluk, çocuk kanserlerinde tedavi seçeneklerinin artması ile başarı oranlarının üç kattan fazla yükseldiğini dile getirerek, 'Çocuk kanserleri 1960'lı yıllarda yüzde 25 düzeyinde tedavi edilebilirken, bu oran bugün yüzde 83'lere ulaştı.' bilgisini verdi.

Son 50 yılda çocuk kanserlerinin yüksek oranda tedavi edilebilirliğinin önemine işaret eden Kutluk, şöyle devam etti:

'Son verilere göre, güncel tedaviler kullanıldığında 0-14 yaş grubunda tüm çocukluk çağı kanserlerinde yüzde 83, lenfoid lösemilerde yüzde 83, hodgkin lenfomada yüzde 97, non-hodgkin lenfomada yüzde 90, beyin tümörlerinde yüzde 70, nöroblastomada yüzde 79, retinoblastomada yüzde 95, böbrek tümörlerinde yüzde 90, karaciğer tümörlerinde yüzde 77, osteosarkomada yüzde 70, ewing tümöründe yüzde 78, yumuşak doku tümörlerinde yüzde 74, rabdomyosarkomada yüzde 69 ve germ hücreli tümörlerde yüzde 93 oranında tedavi şansı elde ediliyor.

Bugün yüzde 83'lere ulaşan çocuk kanserlerindeki tedavi başarıları kısa-orta vadede yüzde 90'lara ulaşacaktır. Birçok çocukluk kanserinde yüzde 90'lar yakalanmıştır bile. Doğru politikalar izlendiğinde, dünyada çocukluk çağı kanserleri kısa-orta vadede sorun olmaktan çıkacaktır.'

Tedavi başarısında, radyoloji, nükleer tıp, patoloji, cerrahi, radyoterapi, kemoterapi ve destek tedavisindeki gelişmelerin etkili olduğunu vurgulayan Kutluk, bilgiye erişimin kolaylaşması, çok merkezli, çok ülkeli araştırmaların yapılmasının da başarı oranlarına büyük katkı sağlığını ifade etti.

'Tedavi başarısı, düşük gelirli ülkelerde yüzde 10-50'

Prof. Dr. Kutluk, çocuk kanserleri, erişkin kanserlerine göre daha az görüldüğü için araştırmaya ayrılan maddi kaynak miktarı ve sağlık politikalarına öncelik verilmesi konularında zorluk yaşandığını belirtti.

Kutluk, şöyle devam etti:

'Yüksek gelirli ülkelerde çocukluk kanserleri yüzde 83 oranında tedavi edilebilirken, orta gelir kategorisinde bu yüzde 50-70 arasında değişiyor, düşük gelir kategorisinde ise yüzde 10-50 arasında kalabiliyor. Dünya genelinde bir eşitsizlik söz konusu. Bu ülkelerde tanıda gecikmeler, tedaviye erişememe, geç dönemde tanı alma, tedaviyi yarıda bırakma gibi sorunlar yaşanabiliyor.'

Türkiye'de ise her yıl 0-14 yaş gurubunda yaklaşık 3 bin 500 kanser vakası yaşandığını ifade eden Kutluk, çocukluk çağı kanserlerinin tedavisinin başarı ile yapıldığını, ilaca ve tedaviye erişimde ciddi sorunlar yaşanmadığını ancak bu alanda çalışan nitelikli, uygun eğitimi almış sağlık personelinin sayısının artırılması gerektiğini kaydetti. AA