Suna ERDEN
Turizm sektörü için en önemli dönemler olan yaz sezonuna girilmeye başlandı. Nisan ayı sonlarına doğru hava sıcaklıklarının artması turist akınını başlattı. Kıbrıs Türk Seyahat Acenteleri Birliği’nden (KITSAB) alınan bilgiye göre, Nisan ayı itibari ile Türkiye’den gelen turist sayısında yüzde 20,Avrupa ve diğer ülkelerden gelen yabancı turist sayısında ise yüzde 30 artış oldu. Bu gelişme sektörün yüzünü güldürürken, turizmciler gelen turistin ülkeyi beğenmeyip bir daha gelmemesinden endişe duymaya başladı. Sahillerin çöplerle dolu olması, Gazimağusa ve Girne Limanı’nın bakımsız ve sorunlarla boğuşması, eski eserlerin sergilendiği müzelerin açılış -kapanış saatlerinin yeterli olmaması ve bakımsız olmasının endişe kaynağı oluşturduğu belirtildi.
TURİST ARTTI, YÜZLER GÜLDÜ AMA…
Star Kıbrıs’a konuşan KITSAB Başkanı Orhan Tolun, Türkiye’de siyasi olumsuzluklara, Ortadoğu’nun içinde bulunduğu duruma rağmen turizm sektörü açısından olumlu gelişmeler yaşanmaya başlandığını, Türkiye’de yüzde 20, Avrupa ve diğer ülkelerden gelen turist sayısında yüzde 30 oranında artış olduğunu söyledi. Turizm sektörü için yaz aylarının en önemli aylar olduğunu kaydeden Tolun, “Ateş çemberinde olmamıza rağmen turist sayısında artış olması sektörün yüzünü güldürüyor. Yaşanan artış yüz güldürse de diğer sorunlar bizi endişelendiriyor” dedi.
GELEN BİR DAHA GELMEZSE
“Sezon başladı, acil önlem alınmalı” ifadesini kullanan Tolun, KKTC’nin lokomotif sektörünün turizm olduğunu, en fazla yatırım yapılması gereken alan olduğunu ancak bu sektöre yeterince önem verilmediğini belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Turizmciler tüm imkansızlıklara rağmen ülkeye turist getirmek için canla başla çalışıyor. Ancak burada önemli olan turist getirmekten çok gelen turistin ülkeyi beğenip bir daha gelmesini hatta reklamımızı yapıp başka kişilerin de gelmesini sağlamaktır. Ne yazık ki sahillere, limanlara, müzelere baktığımız zaman durumları içler acısıdır. Girne turizm limanındaki sorunlar olduğu gibi durmaktadır. Çöplük haline gelen Gazimağusa Limanı ile ilgili de sorunlar giderilmemiştir. Yine Gazimağusa’da tarihi bir yer olan ve turistlerin en çok rağbet ettiği Surlariçi bölgesine gerekli özen gösterilmemektedir. O bölgenin elden geçirilip turizm alanı yapılmalıdır.
TURİZM KENTİ İNŞAAT ATIKLARI İLE DOLDU
Turizm başkenti olan Girne’nin beton yığınına çevrildiğini, inşaat atıkları çöplüğü haline getirildiğini de kaydeden Tolun, “Sahiliyle, limanıyla, yollarıyla çevremiz çok kirli. Her taraftan çöp çıkıyor. Girne’nin neredeyse her yeri inşaat atıkları ile dolup taştı. Yetkililerin artık buna bir çare bulması gerekiyor. Turizm sezonuna girilmişken çevrenin acil bir şekilde temizlenmesi, tarihi mekanların elden geçirilmesi önem arz ediyor” şeklinde konuştu.
YAPABİLECEKLERİMİZİ YAPALIM
Turizm ülkesi olarak adlandırılan birçok ülkede “Turizm Polisleri” olduğunu ve bu polislerin görevlerinin çevrenin kirletilmesini, turistin taciz veya rahatsız edilmesini önlemek olduğunu ifade eden Tolun, bunun çok gerekli bir uygulama olduğunu ancak KKTC’de bunun hayata geçirilmesinin yakın bir zamanda imkansız olduğunu söyledi. Tolun, “Biz ülke olarak yapabileceklerimize odaklanıp onları yapmalıyız. Mesela çevreyi kirletenlere karşı cezai yaptırım uygulamalıyız. Sahillerimizi, limanlarımızı sık sık denetlemeliyiz. Özellikle inşaat atıkları konusunda acil bir önlem almalıyız” dedi.
KİLİT SEKTÖRE BÜTÇE YOK
Turizm bütçesinin yetersiz oluşuna da değinen KITSAB Başkanı Tolun, tarıma bütçenin artırıldığını, turizm bütçesinin ise azaltıldığını belirterek şunları söyledi:
“Ne kadar çok turist gelirse tarım ürünlerinin tüketimi de aynı oranda artar. Yerli üretici de kazanır. Turist gelmesi demek otelcinin, esnafın, restorancının da kazanması demektir. En sahip çıkılması gereken sektör iken bugün baktığınız da bütçesi tarım sektörü bütçesinden daha aza indirilmiştir. Bu hatanın düzeltilmesi, turizm sektörüne gereken önemin verilmesi gerekmektedir.” Tolun, yetkililerin ülkenin can damarı olan turizme destek vermesi için en kısa sürede adım atması gerektiğini de sözlerine ekledi.