Crans – Montana”ya giderken sizler bu yazıyı okuyor olacaksınız. Yolda giderken acaba İsviçrede kaç tane daha dağ tepesi ve görüşme yeri var diye kendi kendime sormadan edemedim. İsviçre görüşme yeri temin etmesi açısından önemli bir turzm geliri de elde ediyor. Lozan, Cenevre, Mont Peleran, şimdi Crans Montana ve daha diğerleri. Acaba son durak Crans Montana olabilecek mi?
12 Ocak 2007 tarihinde Cenevrede gerçekleştirilen Uluslararası toplantıda, beklentilerin tavan yapmasına rağmen daha sonra başarısızlıkla sonuçlanması ve bir sonuç alınamaması, gerek özel temsilci Eideyi, gerekse yeni genel sekreter Guterres de büyük hayal kırıklığı yarattı.
Bana göre Cenevredeki en büyük eksiklik bir sonuca ulaşmak için özellikle metodoloji ile ilgili kuralların BM tarafından uygun bir şekilde müzakere zeminine adapte edilememisiydi. Halbuki 11 Subat 2014 tarihli Ortak Açıklamada’ da ifade edildiği gibi müzakerelerin ‘sonuç alıcı’ ve ‘Yapılandırılmış’ bir metodla devam etmesidir. Ancak müzakereciler sadece müzakere edip, sonuç alamamaktadırlar. Zira sonuç almak için bir metod veya takvim masada bulunmamaktadır. Montana toplantısında, BM eğer ikinci kez başarısız olmak istemiyorsa bunun önlemini almalıdır.
Her ne kadar ‘hakemlik’ olarak bilinen, diğer bir ifadeyle bir plan ortaya koyup bunu taraflara Kabul ettirmek gibi bir salahiyati olmasa da, BM kendisinin mevcut parametreleri zemininde bu adada Federal bir çözüm olup olamayacağını tesbit etmek yetkisine sahiptir. Zira BM 2008 yılından başlayan müzakere sürecinin hamisidir. Altı başlıkta da görüşülmedik bir konu kalmamıştır. Bu zaman zarfında BM’nin tuttuğu notlardan oluşan dosyaları artık DAÜ’nün kütüphanesi bile almaz artık. Eğer esasa ilişkin(garantiler, toprak, mülkiyet gibi) konularda anlaşılamıyorsa, BM artık bu süreç ile ilgili olarak bir tesbit yapmalıdır
Cenevre zirvesinde Kıbrıs Türk olarak vereceğimizi zaten verdik. En büyük hayal kırıklığımız da, %29.2 kadar gerilediğimiz ve karşılığında bir şey alamadığımız bu zirveye rağmen bir sonuç çıkmamasıydı.
BM uluslararası bir zirve formatında tekrar tekrar Beşli bir toplantıya hamilik ve ev sahipliği yapıyorsa, ikinci kez aynı başarısızlığı göze alamaz diye düşünüyorum. Montanadaki havayı görmeden Boyutunun ne oranda olduğunu bilememekle beraber, eğer önemli konularda bir uzlaşı olursa, BM hemen bir taslak plan hazırlığı içerisine girecektir. Eğer sonuç alınamaz ise, hiçbir şey olmamış gibi müzakerelere Kıbrısta devam edelim anlayışı olmamalıdır. En azından biz Kıbrıs Türk tarafı olarak eğer bir sonuç çıkmaz ise, bu sürecin çöktüğünü ilan etmesini BM den talep etmemiz makul bir talep olmalıdır diye düşünüyorum. Bu talebimizi Crans Montana da gündeme getirmememiz halinde, Kıbrıs Rum tarafı aynı rehavet ve katı tutum içerisinde bizi ve BM’yi masada oyalamaya devam edecektir.
BM’nin raporunda ifade ettiği gibi müzakereler artık ‘Son aşamadadır.’ Son aşamada artık bir sonucu gerektirir.