Kıbrıs sorununda geliştireceğimiz siyaset dünyaya izah edilir olmalı

Crans-Montana sonrası Kıbrıs sorununa çözüm aranan, iki bölgeli iki toplumlu federatif sistem çökmüştür.

Crans-Montana sonrası Kıbrıs sorununa çözüm aranan, iki bölgeli iki toplumlu federatif sistem çökmüştür. Bu iki yıl içerisinde KKTC cumhurbaşkanı sayın Akıncı süreci zorlayabileceği kadar zorlamıştır, sonuçta çözüm umudunun olmadığını da dün açıklamıştır, bu bize farklı bir çözüm arayışı getirmelidir. Federal sistemler yalınızca masada görüşülen, federatif sistem değildir, konfederal çözümde bir alternatiftir.
BM Kıbrıs özel temsilcisi EİDE, üstlenmiş olduğu görevi iade edip Kıbrıs’a veda ediyor, maalesef tarafsız olamadı, her ne kadar da Rum tarafı eleştirmiş olsa bile şahsını, o açıklamaları ile Rum yanlısı olarak tarihe yazıldı. BM GS Guteres’in yayınlayacağı yazılı Kıbrıs raporunu göreceğiz, ümit edelim ki Türk tarafı çözüm önünde engeldir diye suçlanmasın. Annan planı referandumun da Rum halkının, kapsamlı çözüm planına hayır demesine karşın, AB nin söz verdiği izolasyonlar KKTC halkı üzerinden kalkmadı. İki yüzlü AB ve diğerlerini bir kez daha sınamış olduk ondan dolayıdır ki bir tek güvendiğimiz anavatanımız Türkiye’dir.
Bu kadar çözüm istekli Türk tarafı başarısızlığın nedeni değildir, elli yıldır devam eden çözüm arayışları da sonuçsuz kaldı. Yeni bir siyaseti ortaya koyma zamanı gelmiştir, bunu Türkiye cumhurbaşkanı sayın Erdoğan da dile getirmiştir. KKTC siyasi unsurları maalesef tek ses olamıyorlar, elli yıldır çalan çalgıya devam mı yani? Bunu gelecek nesillere anlatamayacaksınız.
Ortaya yeni bir siyaset koyma zamanı gelmiştir, iki devletli çözüm, konfederal çözüm, ekonomik özgürlüğü olan bir yapı, AB nin de kabul ettiği dış da yalınızca Türkiye’nin tanıdığı bir devlet modeli. Bizler geliştireceğimiz yeni yol haritasında, ayrılıkçı değil, 50 yıllık federal çözüme ulaşmamanın faturasını Kıbrıs Türk halkına kesilemeyeceğinin gerçeğidir. Ortaya öyle bir siyaset koymalıyız ki, Türkiye bunu Dünya’ya anlatabilsin, çözümsüzlüğün sorumlusunun biz olmadığımız halde, sorumlu biz tutulamayız bunu anlatmalıyız. Maalesef KKTC siyaseti tüm halkı kucaklayacak ileriye yönelik siyasi alternatifleri üretemiyor. Küçük dar menfaatler buna en büyük engel, bunları nasıl aşacağımız konusun da ise şu anda aklıma gelen tek çözüm şekli halkımıza gidelim ve referandum ile soralım, en doğru karar milletin kararıdır. Türkiye cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’ın sözü kulaklarımda” milletten daha büyük bir güç tanımam”

Bu haber 638 defa okunmuştur

:

:

:

: