Irak Kürdistan Bölgesel Yönetiminin, 25 Eylülde yapacağını açıkladığı “Bağımsızlık Referandumu” Türkiye tarafından, hoş karşılanmamış .
Söz konusu referandumun, iptalini istemişti .
Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi ise, bu iptalin mümkün olmadığını ve açıklanan tarihte, referandumun yapılacağını duyurmuştu.
Türkiye’de, Hükümetin yanında .
Üç ağırlıklı siyasal parti de, yer almış ve bu referandumun yapılmaması konusunda, sert açıklamalarda bulunmuştu .
Bu partilerden biri olan MHP ise, bunun” bir savaş nedeni “ olduğunu iddia etmiş ve bu konuda AKP Hükümetini ve Dünya kamu oyunu uyarmıştı .
Bu uyarıcı sözlere karşın .
AKP Hükümetinin Başbakanı Sn. Binali Yıldırım’dan, bir açıklama geldi .
“Savaş, Devletle Devlet arasında olur . Biz bunları, Devlet olarak tanımıyoruz . Bu yüzden, savaş nedeni olmaz .”
Bu açıklamaya karşılık, Sn. Bahçeli ise, sert bir yanıtta bulunmuş ve özetle şunları söylemiştir :
“ Irak’ın kuzeyinde yapılması öngörülen referandum. Milli Güvenliğimiz ve Devletin, Milleti ile bölünmez bütünlüğü açısından, ertelenemez , örtülemez , geçiştirilemez. Tehlike ve feci sonuçlar içermektedir .”
MHP liderinin, bu açıklaması ile , Kuzey Irak’ta 25 Eylülde yapılması öngörülen referandum . AKP ile MHP arasında sürdürülen ittifakı, ciddi şekilde zedelemişe benziyor .
Diğer yandan , Bölgesel Kürt Yöneticilerinin yaptığı açıklamalara bakılırsa . Referandum için, kararlı oldukları görülmektedir .
Söz konusu yöneticiler, bu referandumun bir uygulama olduğunu. Zaten, fiilen bir Devletlerinin bulunduğunu. Fiilen var olan Devletlerinin, hukukileştirilmesi anlamına geleceğini de, sözlerine eklemektedirler .
Türkiye ve İran’ın karşı çıkması ile ilgili soruya ise. Zaten onlarla fiili olan Devletimizle, ticaret yapıyoruz açıklamasında , bulunuyorlar .
25 Eylülde yapılacak referandum, engellenmez ise .
Irak’ın kuzeyinde, oluşacak olan Devletin .
İleride, ikinci bir İsrail Devletine dönüşmesi, çok büyük bir olasılık .
Çünkü, Orta Doğuda, bir Kürt Devletinin oluşmasına . Daha İsrail Devleti kurulur kurulmaz, karar verilmiş ve bunun için de, hem Orta Doğu’da, hem de Dünyada, bunun sondajları yapılmıştı .
Yapılan bu sondajlar, onlar açısından olumlu olmuş, ki .
25 Eylülde, birinci matkapla, kazıya başlıyorlar .
Kazı, olumlu sonuç verir ise .
Arkasından, daha başka kazılar da, olacak .
Ve .
Sonuçta, açılan bütün kuyular, birleştirilerek, tek kuyu haline getirilecek .
ABD ve AB ‘ ile, Yahudilerin desteklediği bu senaryonun, gerçekleşmesi halinde .
Türkiye Cumhuriyetinin toprak bütünlüğü ve coğrafyasının, çok büyük bir tehlike ve riskle karşı karşıya kalacağı, açık ve seçiktir.
Unutulmasın ki, 95 yıl önce, bu Emperyal Güçlere karşı verilmiş olunan, Türk Kurtuluş Savaşının, karşıtları. Bu senaryonun içerisinde ve mimarı durumundadırlar .
Referandumla, bir Kürt Devleti kurulmuyor .
İkinci bir, Yahudi Devleti kuruluyor .
Bu ise, TC için, çok büyük bir tehlike .
Bunun arkası, çorap söküğü gibi gelir .
Sonra .
Yalçın Cemal. Demedi demeyin ..