KKTC ne enteresan bir kavram, gelin de çözün
SADECE DIŞ İLİŞKİLERİNE BİR GÖZ ATIN.
Toplam elçilik düzeyinde ilişki 1 ülke sadece
O da Türkiye.
Temsilcilik adı altında akredite olmamış dış temsilcilikler de ora bura serpiştirilmiş ama 50 yıldır o ülkelerle bir adım ilerleme yok ne diplomatik ilişkilerde ne de Kıbrıs konusunda ciddi işbirliğinde.
Kim mi yönetiyor KKTC’nin dış ilişkilerini, daha da önemlisi dış politikasını.
KİMSE VE HERKES!
Zaten dış politika da bir tam bir de enteresan muhatap var ve her şey oradan öteye gitmiyor.
Kıbrıs Konusu, yani komşu Rumlarla ilişkiler dış politikamızın en ağır yükü.
TC ile olan ilişkilerde ne dış ilişki, ne iç ilişki, bir enteresan yöntem
Halkın seçtiği Cumhurbaşkanı Kıbrıs sorununda birinci muhatap.
Seçilen partilerin kurduğu hükümet ve Başbakanı, Türkiye ile olan ilişkilerde temel kurum.
Dışişleri Bakanlığı dış ülkelerdeki temsilciliklerin Lojistik kontrol merkezi gibi görevler yaparken dönemin dışişleri bakanlarının görüş ve vizyonuna göre çok farklı beyan ve davranışlar da bazen ne Cumhurbaşkanlığındaki gündeme ne de Başbakanlığın dış ilişkilerine benzemiyor.
DIŞ POLİTİKAMIZ VE TÜRKİYE
Kıbrıs görüşmelerinde bir de Türkiye’nin kimi zaman Başbakanı, kimi zaman Cumhurbaşkanı, Kıbrıs İşlerinden Sorumlu Bakanı, Dışişleri Bakanı ve Avrupa Birliği Bakanı neredeyse biri birlerini hayrete düşürecek beyanatlarla KKTC’nin dış politikasını daha da enteresan bir kavrama dönüştürebiliyor.
Siz hiç bu kadar renkli, zengin ve farklı kaynaklardan yön alan bir dış politika gördünüz mü?
Avrupa Birliği Devleti olma hedefi, Birleşmiş Milletler parametrelerine uygun federal çözüm, konfederasyon yöntemi çözüm, iki devletli çözüm, Tek başına tanınmış bir devlet, Türkiye ile özerk bölge, Türkiye ile tam birleşme, Tayvan Cumhuriyeti modeli, Monako Prenslik Şekli, aman daha neler, yok daha neler!
EĞER BU DIŞ POLİTİKA İSE, DÜNYA ÜNİVERSİTELERİNDE VE BİZDE OKUDUĞUMUZ VE OKUTULAN DIŞ POLİTİKA BİLİMİ İYİCE GERİ KALMIŞ DEMEKTİR.