Seçim dönemi barajı geçemez dendi.

Serdar Denktaş ve Demokrat Parti için siyaset yolu buraya kadar diye ömür biçildi.

Seçim sonrası ortaya çıkan tablo, yine, yeniden Serdar Denktaş ve Demokrat Partiyi kilit durumuna getirdi.

Bir yanda eski koalisyon ortağı UBP ve YDP bir diğer tarafta CTP-HP-TDP ile dörtlü koalisyon seçeneği.

Sonuç olarak, DP dörtlü koalisyon ortaklığı içinde yer alırken, Serdar Denktaş, UBP-DP hükümetinde olduğu gibi Maliye Bakanlığı görevine devam ediyor.

Maliye Bakanı Denktaş, ADA TV de program konuğumdu.

7 Ocak seçim sürecini, hükümet oluşumunu ve ülke gündemini konuştuk.

Programın bir özetini bugün için paylaşıyorum;

'Hükümet oluşumu için ilk defa 4’lü koalisyon diyoruz. Ama önceki hükümet 7 ortaklıydı. Sıkıntılı bir süreçti. Fakat iyi yönettik. UBP seçimden birinci parti çıktı. Hükümet kurma görevi elbette ona verilmeliydi. Üçlü koalisyon seçeneğinde önüme kırmızı halılar serildi her türlü imkan tanındı. Ama ben samimiyeti tercih ettim. Yeni arkadaşlar çok istekli. Sürekli iletişim halindeyiz. Birçok konuda fikrimi alıyorlar. Bu iletişim daha önceki Bakanlar Kurulunda hiç olmadı. Bu beni mutlu ediyor.

Bertan Zaroğlu'nun vatandaşlığı iptal edilemez, bu mümkün değil. Zaten İçişleri Bakanının böyle bir girişimi yok. Bunuda söylüyor. Vatandaşlığı alanın ne suçu var?


Bu hükümette herkes şunu kabullendi, bu ülkede doğan, büyüyen, eğitim alan, artık adalı olan herkes, yasal engeli yoksa vatandaş olacak.


Adalı olan insanları Anadolulaştıramazsınız. Anadoludan gelen insanlarda oraya bağlı kalsın. Ama Adalı yaşamayı seçmişse burada özgür ama laik ve Atatürk'çü yaşama bağlansın.


Bizden önce Türklüğümüzü, sonra maneviyatımızı ispatlamamız istendi. Biz ne kadar Türk ve maneviyatımızın ne kadar güçlü olduğu 1878 yılından, 1974 yılına kadar bu adada var olarak zaten ispatladık.


Son günlerde toplum huzuru siyasete kurban ediliyor. Hele medya çok dikkatli olmalı. İnsanları ayrıştıran medya patronları ve gazetelerin, Maliye Bakanı olarak peşinde olacağım. Buna yetkim var. Birlikte savaşan insanlar olarak, birlikte yaşamayı da başarmalıyız.



Hükümette güzel bir enerji var. Ben açığım, gerekirse beni de araştırsınlar. Usulsüzlük varsa üstüne gidilecek, dokunulmazlıklar dahi kaldirilacak, bu konuda da kararlılık var.



Hafta sonununu İçişleri Bakanı ile çalışarak geçirdik. Belediyelerle ilgili ne yapılabilir konuştuk. Belediyelere merkezi hükümetin bazı yetkileri devredilebilir. Koalisyon ortakları ile yerel seçimlerde ortak hareket hiç konuşulmadı. Ama farklı partiler işbirliği yapabilir.



Zamanımız kısıtlı. Türkiye ile ekonomik protokol var, Bütçeyi meclise gönderiyoruz, 20 gün gibi bir zamana ihtiyaç var. Umarım komitede muhalefet oyalamaz. Asgari ücret ve göç yasası ile ilgili de adım atılacak.



Söylediğim gibi yeni arkadaşlar istekli. İnşaatların denetlenmesi kapatılması ekonomiyi olumsuz etkiledi, ama insandan daha önemli değil.



İlk defa bir seçim dönemi Kıbrıs konusu gündeme gelmedi. UBP hükümet programında Kıbrıs konusu yok diyor. Bizim duruşumuz belli. Federal çözüm olmayacağını söylüyoruz. Kıbrıs konusunda koalisyon ortaklarında fikir birlikteliği yok. O yüzden de hükümet programında yer almadı.



Karma evlililerle ilgili Kıbrıs Rum tarafında açılan davaları destekliyorum. Bu bir haktır. Ve yapılan haksızlıktır.



Uzun zamandan sonra ilk defa heyecanla çalışıyorum. Tecrübeme saygı var.”