“2018 Bütçesinde BB ve diğer bakanlıklara konan 500 bin TL Örtülü ödenek değildir. Hane halkını destekleme kalemidir sayıştay denetimine açık ve maliye belgelerinde yer alır doğru yasal idari soruşturmaya tabidir yani örtülü ödenek değil bunu örtülü diye tanıtmak dogru değildir.”
Yukarıdaki bu ifadeler eski milletvekili ve başbakanlardan Ferdi Sabit Soyer’e ait.
Ferdi Bey, bu kalemin örtülü ödenek olarak nitelendirilmesinin yanlış olduğunu ve bunun hane halkının desteklenme kalemi olduğunu belirtiyor.
Bu doğrudur, ancak böyle bir kalemin her bakanlıkça doğru amaçlar için kullanıldığını söylemek yine de güç.
Aynı konu üzerine Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay da düşüncelerini şu şekilde ifade ediyor.
Özersay, sosyal medya hesabından “hane halkına yardım”ödeneği konusundaki görüşlerini şöyle açıkladı.
“Başbakan Yardımcılığı ve Dışişleri Bakanlığı bütçesi altında “hane halkına yardım” adı altında bir kalem olduğunu gördüğümde Bakanlığın mali işlerinden sorumlu memurunu davet ederek kendisine bunun ne olduğunu sordum. Bana bu kalemin Başbakanlık ve Başbakan Yardımcılığında yer aldığını, geçmişte Başbakan Yardımcılığı Maliye’de olduğu için orada yer aldığını ama bu yeni dönemde bizim bakanlığımız altına konulduğunu söyledi.
Komite’de de kayıtlara geçecek şekilde ifade ettiğim üzere, “hane halkına yardım” adı altındaki bu kalemin, kimisinin örtülü ödenek dediği ama aslında örtülü olmayan ve fakat keyfi kullanıma açık bir ödenek olduğunu düşünürüm. Geçmişte bu kalemden elektrik sayacı kesilene, torunu okul harcını yatıramayana ve daha başka pek çok farklı ihtiyaç beyan edene bu yardımı Bakanların yaptığını biliyoruz. Ama neye göre? Tanıdığına? Akrabasına? Partilisine? Köylüsüne? Söylediklerine inandığına? İzahatını ikna edici bulduğuna? Peki ya gerçekten ihtiyacı olmasına rağmen gidip de bunu talep etmeyen, etmeyi doğru bulmayan ya da edemeyen vatandaş?
Özetle nasıl harcanacağına dair kriteri olmayan ödenek her durumda tehlikelidir ve istismara açıktır. Keyfi şekilde siyasi rant elde etmek için kullanılabilir. Yarın Sayıştay veya bir başka denetim organı kriter olmadıktan sonra bu harcamayı neye göre denetleyecek? Geçmiş hükümetler döneminde küçük rakamlar halinde yüzlerce kişiye bu ödenekten para verildiğini çok iyi biliyoruz.
Bu nedenle Komite toplantısında açıkça vurguladım ve kayıtlara geçirdim. Buradan da bir kez daha paylaşıyorum: Kriter belirlenmediği sürece bu hane “halkına yardım kalemi”nden bir kuruş dahi harcamayacağım, bunu herkesin bilmesini isterim. Komitede muhalefete gelin kriterleri birlikte belirleyelim şeklinde samimi bir çağrı da yaptım.
Bu söylediğimin aksini yaparsam benden günü geldiğinde hesabını sorun lütfen”.
Özet olarak bu bir örtülü ödenek değil.
Ve/fakat tanımı net olmadığı ve yasal sınırlama muğlak olduğu için her türlü istismara açık olduğu ortada.
O halde bu noktada kırmızı çizgilerle bu ödeneğin sınırlarının belirlenmesi ve yasal bir denetimde olması elzem oluyor.