Büyümede G-20 lideri Türkiye

Küresel ekonomilerde bir yandan çalkantılar meydana gelirken bir yandan da küresel çapta büyümeler yaşanıyor. Bunun yanında Amerika Birleşik Devletleri ticaret savaşlarını iyice ateşliyor.

Küresel ekonomilerde bir yandan çalkantılar meydana gelirken bir yandan da küresel çapta büyümeler yaşanıyor. Bunun yanında Amerika Birleşik Devletleri ticaret savaşlarını iyice ateşliyor.
ABD'nin en büyük ticaret açığını verdiği Çin ise bu durumdan en çok etkilenecek ülke konumuna geçiyor. Kanada, Meksika, İngiltere, Güney Kore'yi de dahil etmezsek olmaz tabii! Durum böyle olunca küresel ekonomi pek iç açıcı vaatler vermiyor.
Ama bunların yanında 2017 yılı için yaşanan global büyümeyi de göz ardı etmemek gerek. Yatırımların artış göstermesi, dış talebin yükselmesi gelişmiş ekonomilerde güçlü büyümeyi desteklerken gelişen ekonomilerde de büyümeyi seyredebiliyoruz.
Yani anlayacağınız 2017 verilerine bakacak olursak ülkeler büyüyor! Yaşanan küresel büyüme ülkelerin ivmelerinde de pozitif yönlü bir etki yaratıyor.
Bu hafta küresel çapta başarı yakalayan Türkiye'nin büyümesinden bahsetmek istiyorum. Dün Türkiye İstatistik Kurumu'nun açıkladığı 2017 yılı son çeyrek büyüme verisiyle Türkiye'nin de global büyüme içerisinde etkinliğinden ve başarısından bahsedebiliriz. 2011 yılından bu yana en güçlü büyümeye sahip olan Türkiye son çeyrekte yüzde 7,1, yıllık olarak ise yüzde 7,4 ile G-20 ülkeleri arasında birinci, Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü ülkeleri arasında İrlanda'dan sonra ikinci sırada yer almıştır.
Tüm dünya ülkeleri içerisinde ise dördüncü sıradadır. Yüzde 6,8 büyümeye sahip olan Çin'i ve yüzde 6,4 büyüme yaşayan Hindistan'ı geride bıraktığı gibi görülen büyüme seyriyle OECD ülkelerini yaklaşık üçe katlamıştır.
Yaşanan bu büyümenin ayrıntılarına değindiğimiz zaman ise, tüm alt bileşenlerde iyileşmenin görüldüğünden, iç tüketimde canlanmanın yaşandığından ve dış ticaret kanalının katkısından bahsedebiliriz.
Özellikle kriz dönemi sonrası toparlayan Avrupa ekonomisi ihracat anlamında pozitif etkisini de göstermiştir.
Bunun yanında KGF olanaklarının ve özel teşvik desteklerinin sağlanması büyümede itici güç olmuştur. Yatırım (makine ve teçhizat) tarafında iyi giden seyir alt yapı yatırımlarındaki artış büyüme için iyi bir formül olup, son iki çeyreğe katkısı olumlu olmuştur.
2018 yılı için bir baz etkisi oluşturmakla birlikte yatırım odaklı teşvik desteğinin sağlanması ile büyümenin sürdürülebilmesi kuvvetle ihtimaldir. Fakat burada şunu da unutmamak gerek.
Büyümenin ötesinde kalkınmak da önemlidir. Büyüyen ve kalkınan bir ekonomi modeli hedeflenmelidir. İthalata olan bağımlılık azaltılırken hep söylüyorum ve yine söyleyeceğim katma değerli ürün üreten ülke olmak önemlidir.
Türkiye'nin bu yönde girişimleri var. Bakalım şimdi ise merak konusu dünya ülkeleri ve 2018 ilk çeyrek büyümeleri...
İzleyip göreceğiz! Ticaret savaşları dokunacak mı?


Bu haber 365 defa okunmuştur

:

:

:

: