Ülkede popülizm hastalığı var.
Hastalık olmuş, alışkanlık, sistem olmuş.
Popülizm alışkanlığı, en kolay ve çabuk Belediyelerde yaşanıyor.
Çünkü insana en yakın, en çabuk ulaşılan, direkt muhatab olunan, özellikle kırsal bölgelerde, kurumsallaşmamış Belediye yönetimlerinde bu daha çok hissedilir.
Yerel seçimler için süreç çalışmaya, uzaklar yakın olmaya başladı.
Bazı siyasi partiler aday bulamazken, bazı partilerde aday bolluğu yaşanıyor.
Hükümetin önünde çok büyük bir fırsat var.
Sıradanlığı atarak, dokunulması gereken, yer ve konulara dokunarak kalıcı olabilirler.
Günlük işlerle, zaman ve hedef koymadan, radikalleşmeden kaçarak devam edeceklerse, değişen sadece isimleri olur.
Fırsat var, evet, mesela vatandaşlık konuları, ülkeye turist giren ve kısa sürede vatandaş olan, günlerce konuşulan kadın ne oldu?
Konu kapandı mı, bu kadar sürede ortaya çıkarılamaz mıydı?
Örnekler çoğaltılabilir, yakın bir konu, yerel seçimler.
Bu ittifak tartışması sıktı artık.
Siyasi partiysen, siyaset üretiyorsan, belli bir görüş ve tabanı temsil ediyorsan, her seçimde kendini göstereceksin.
Bu en başta söz konusu siyasi partiyi, kurullarını, örgütlerini, üyelerini çalıştırması açısından önemlidir.
Siyasi partinin görevi siyaset ve siyasetçi üretmektir.
Her Belediyede, her partinin adayı yarışmalıdır.
Demokrasinin bir gereği de budur, hiçbir siyasi parti yönetimi, seçmenine oy vereceği adayı gösteremez.
Seçmen partisinden aday talep edebilir, ama bir siyasi partinin yönetimi, tabanına bunu emrivaki yapamaz.
Yapsa da ters teper.
Popülizmden bahsettim ya, bunun ilacı bağımsız ve bağlantısız olmaktır.
Yani siyasetle her türlü ilişkiyi kesmek.
Heh siyasi partileri, kurumları, devlet hizmetlerini, hem de siyasetçileri rahatlatacak tek sistem budur.
Hükümetin avantaja çevirebileceği, siyaseti popülist ilişkilerden kurtarabileceği bir fırsatı, bu uğurda atabileceği bir adımı var.
Yerel seçimlerde, başkan adaylarından, meclis üyesi adaylıklarına kadar bağımsız katılım.
Serdar Denktaş ve Demokrat Parti bunu önerdi.
Önümüzdeki yerel seçime bu adım yetişmeyebilir.
Fakat önümüzdeki yıllarda yapılacak yerel seçimlerde çok büyük faydalar sağlayacaktır.
Bağımsız, bağlantısız adayların eşit yarışı, hem vatandaşa, hem de siyasi partilere daha özgür bir seçim ve icraat ortamı yaratcak.
Bağımsız hareket ve icraat imkanı, siyasi baskıyı, beklentiyi, seçilme kaygısını, yani popülizmi ortadan kaldıracak.
Siyasetin, vatandaşın, seçmenin, seçilenin, bu kadar iç içe olduğu, beklentilerin kişiselleştiği ülke sistemine ciddi bir darbe vurulabilir.
Söylediğim gibi işte fırsat, bu seçim olmaz belki ama diğer seçimleri kurtarabiliriz.
Sorun ortada, neşter ortada, geriye cesur irade kalıyor.