Bizde, inkişafları da bize benzettik .
Nasıl mı ?
Yaşayarak görüyoruz .
Gerek Hükümetler olsun .
Gerekse de, Belediyeler olsun .
Yapacakları inkişafları, hep dönem sonu olan seçimlere, beş kala
yapmayı yeğlerler .
Niye mi ?
Seçmenin gözünü boyamak için .
İnkişaftan daha çok gösterişli etkinlikler .
Havaya balonlar .
Kokteylli açılışlar .
Seçime, üç beş ay kala ülke şantiyeye çevrilir .
Değil yaya , arabalıların bile yollarda gitmek için, Abra Kadapra gibi sihirbazlıkta uzman olması gerekir .
Bir dönemin yatırımlarını, iki üç aya sığdırmaya kalkarsanız. Vatandaşın canını da, burnuna getirmiş olursunuz .
Arabaları ile seyahat edenler ki buna, motosikletliler ve bisikletliler de dahil .
Ne tekerlek , ne gondra sustası , ne rimslerde hayır kalmadığını kısa bir dönem sonra görürler .
Bu yatırımları, seçime beş kala yapan adaylar . Zannediyorlar ki
Seçmenlerin oylarını alacaklar .
Halbuki yatırım denen ve vatandaşın canına tak eden bu eylemlerin , lanetlemelerle karşılandığının, farkında değiller mi ?
Bu işleri yapanlar, hiç bu konularda empanti yapmışlar mı ?
Vatandaşın içerisine düşürüldüğü sıkıntılı saatleri, bir kez olsun yaşadılar mı ?
Yoksa, hep eskortlarının öncülüğünde yarattıkları bu menünün tadına, bakmadılar mı ?
Vatandaşa tattırdıkları bu menünün karşılığını da, elbet göreceklerdir .
Gelenek haline getirilen ve oya tahvil edilen bu şaşaalı açılışların.
Vatandaşlara getirdiği büyük sıkıntıyı, geçen gün Girne’de yaşadım .
Arkadaşlığımızın 70 ‘li yıllara dayandığı, çok sevdiğim ve çok değer verdiğim, Prof . Anıl Çeçen’i Girne’ye ziyarete gittim . Buluşacağımız
yerdeki caddedeki yol kazılmış , tek şerit haline gelmiş . Trafik bir düzensizlik içerisinde .
Bu arbededen geçebilerek, varacağım yere vardım .
Aşağı yukarı saat 16 . 30 ‘da ayrıldık .
Geri dönmek için yola koyuldum .
Girne Lefkoşa yolu tek şerit .
Ciklos’ta trafik tek şeride dönüşür .
Tıkanıklık, daha çembere gelmeden başlar .
Güzelyurt’a döneceğim .
Hadi dedim, kendi kendime, bu sıkışık trafiğe girme .
Dağ yolunu kullan .
Çemberden çevre yoluna döndüm .
Girne Amerikan Üniversitesinin çemberinde, sağ şerit tıkandı .
Vay sen misin dağ yoluna dönen .
Arabanın radyosunu açtım .
Hani, Allah korusun bir trafik kazası var diye .
Bütün kanallar rutin programlarını devam ettiriyorlar .
Kendi kendime konuşuyorum .
Acaba bu tıkanıklık “ neyin sesi, kimin fesi “ diye .
Çözmeye çalışadurayım .
Kağnı arabasından daha yavaş, ilerlemeye çalışıyorum .
Aşağı yukarı bir buçuk saat sonra, bir noktaya geldik .
Resmi polis memurları, görev başında .
Sağ taraftaki boş alanda, arabalar, kalabalıklar.
Sol tarafta faaliyetler .
O noktaya gelmeden , sağ taraftaki şeritten Lefkoşa istikametine doğru, eskortlu resmi hizmet araçlarının geçtiğini görmeye başladım .
Demek ki dedim kendi kendime, bir etkinlik nedeni ile, vatandaşa ben de dahil, bu ezgi ve cefa çektirilmiş .
Dünyanın zamanla yarıştığı bir dönemde , bir açılış uğruna yollarda
yüzlerce vatandaşa bu ezgi ve cefayı çektirmeye. Kimin, ne hakkı var?
Bu cüret nereden geliyor ?
Siyasiler açılışlarda boy gösterip nutuk atacaklarsa. Bunu vatandaşlara ezgi ve cefa çektirmeden, yapamazlar mı idi ?
İşinden gücünden çıkan vatandaşları, saatlerce yollarda bekletmek. Kimin, ne haddine ?
Açılış töreninin ne olduğunu, merak etmişsinizdir.
Lapta sahil yürüyüş yolu açılışı idi.
Hadi, Sn. Namsoy, bu sıkıntının doğacağını fark etmemiş olabilir .
Sn. Özgürgün’ün de, işleri başından aşkın .
Her şeye duyarlı olan Sn. Akıncı’nın da, bu sıkıntılı durumu tahmin etmeyerek gözünden kaçırmasını da, meşguliyetine veriyorum .
Durumu görse idi . İnanıyorum yüzlerce vatandaşın yol çilesine müdahale edip, bir çözüm bulacaktı .
Açılışlar . Sadece açılışa katılacaklar için organize edilmesin .
Katılmayacak olanların da, en temel hakları göz önüne alınsın.