Üzgünüm ama durum da bu..

Politika, devlet ve iktidar benim düşünce dünyamda karşılık bulmayan, soğuk ve itici kavramlar.

Politika, devlet ve iktidar benim düşünce dünyamda karşılık bulmayan, soğuk ve itici kavramlar. Haliyle sistem içi politik mücadele benim açımdan hiçbir anlam ifade etmiyor. İktidar mücadelesi kirlidir, temizini gören de olmamıştır bugüne kadar. Sonuçta bu bir erk ve menfaat mücadelesidir, bu yüzden her ne kadar var dense de gerçekte ne etiği ne de etik açıdan değişmezleri vardır. Tersine sürdürülebilirlik bakımından her türlü sahtekarlığa, ikiyüzlülüğe elverişlidir. Bugün olan biten de bundan başkası değildir zaten.
Kuşkusuz mevcut sistemde iktidar ve muhalefet ikiz kardeştirler. Deyim yerindeyse muhalefet, iktidarın iktidarsız kardeşidir.
Bu ikisi bir araya gelerek sistemi bütünlerler.
Çünkü ikisi de aynı yolun yolcusudur ve biri diğerinin varlık sebebidir. İktidar tehdit olduğu gibi muhalefet de aynı şekilde tehdittir, çünkü onun yerine geçmesi halinde daha farklı şeyler yapmayacaktır. Dolayısıyla konuya ilişkin söyleyeceklerim sadece kendi bakış açımdan genel manzarayı özetleyen bir değerlendirme olarak görülmelidir.
Çok partili sistemlerde sistem içi politik mücadele, iktidarla muhalefet arasında politik arenada cereyan eder.
İktidar icraatta bulunur, muhalefet uygun bulmadığı icraatları gerekçelerini ortaya koyarak eleştirir, yeri geldiğinde mevcut sorunların çözümüne ilişkin öneriler sunar. Veya muhalefet, doğrudan iktidarın sahip olduğu anlayışa karşı çıkar ve halkı kendi anlayışının doğruluğa ikna etmeye çalışır. Sonuçta muhalefetin amacı sistem içi araçları kullanarak meşru yollarla iktidarı alaşağı etmek ve onun yerini almaktır. Oyunun özeti budur.
Fakat ülke insanı, uzun bir süredir Kuzey Kıbrıs’ta muhalefetin muhalefet etmekten çok deyim yerindeyse sürekli rapor verdiğine ve yakındığına tanık oluyor.Yani yaşadığımız coğrafyada gerçekte iktidarla muhalefet arasında cereyan eden politik bir mücadeleden söz etmemiz mümkün görünmemektedir. Tersine muhalefet iken “yaptılar, ettiler, ihmal var, yasalara aykırılık var, usulüne uygun değil, dediler, oldu, bitti, yandı, gitti” ve benzeri ifadelerle malumun ilanı niteliğinde kendi kitlesine rapor verdiğini, sürekli yakındığını, bunun yanında iktidara geldiğinde geçmiş iktidarın ikiz kardeşi olduğu için,tıpkı iktidar gibi etik olmayan yöntemler kullanarak (yalan, ikiyüzlülük, aldatmaca, çarpıtma, saptırma, makyajlama, demagoji vs. ile) günü kurtarmaya çalıştığını söyleyebiliriz ancak..
Dolayısıyla muhalefette iken “Hak-hukuk, özgürlük, inançlara-değerlere saygı” gibi sloganları dillerinden düşürmeyen tarafların gerçekte böyle bir düşünce taşımadıkları çok açık görülmektedir..


Bu haber 194 defa okunmuştur

:

:

:

: