Türkiye’de yeni sistemin ilk Başkanı Erdoğan dün TBMM’de yemin ederek göreve başladı. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle Türkiye, 150 yıllık demokrasi kültürü ve 95 yıllık cumhuriyet tarihi deneyimleriyle yepyeni bir modele geçti.
Başkan Erdoğan, “95 yıllık cumhuriyetimizi yeni bir yönetim anlayışıyla şahlandırmanın sözünü veriyoruz” diyerek yeni sistemim parolasını verdi.
Şüphesiz Erdoğan’ın da söylediği gibi yeni sistemin ilk imtihanı 2023 hedefleri olacak.
O imtihanın neticesi KKTC’de bizleri de yakından ilgilendiriyor. Çünkü bağımsız ve güçlü bir KKTC, ancak güçlü bir Türkiye ile mümkün.
Bunu en iyi Kıbrıs’ta yaşayan bizler ve müzakere masasında Rumların karşısında eğilmeden oturan KKTC müzakere heyeti biliyor.
Bugün de ilk yurtdışı gezisini KKTC’ye yapacak olan Başkan Erdoğan, akşamüzeri Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile düzenleyeceği ortak basın toplantısında bu manada önemli mesajlar verecek.
O mesajlar ne mi olacak?
İlk mesaj hiç şüphesiz anavatan Türkiye’nin her ne şart altında olursa olsun KKTC’nin yanında olacağı gerçeğidir. Bu mesajda önce Kıbrıslı Türklere güven gerecektir.
İki: BM’nin denetimindeki görüşme sürecine Türkiye olarak her zaman olumlu katkı koyduklarını ve koymaya devam edeceklerini anlatacak.
Üç: Türkiye ve KKTC’nin çöken müzakere masasında sorumluluğu olmadığını söyleyecek.
Dört: ‘Müzakereler bir an önce başlarsa biz gereken katkıyı koymaya hazırız’ diyecek. Ancak Rumların zihniyetlerini değiştirerek, masaya gelmelerini de isteyecek.
Beş: Hidrokarbon yataklarıyla ilgili zenginlikler konusunda Kıbrıs’ta iki tarafın beraber çalışmasını ve kazancın ortak olmasını isteyecek.
Altı: Güney’in Kıbrıslı Türklerin hakkını yiyemeyeceğini dünyaya bir kez daha ilan edecek. Biz hakkımızı kimseye yedirmeyiz mesajını vermeyi sürdürecek.
Bu altı mesajın altına imza atmayacak herhangi bir Kıbrıs Türkü var mı bilemiyorum?
Ama bu çerçeve bile bizi birleştirmiyor ve Erdoğan düşmanlığına itiyorsa, o zaman ciddi ciddi kendimizi bir özeleştiriden geçirmemiz gerekiyor.
Erdoğan’ın KKTC ziyareti öncesinde gösterilen cılız tepkilere de bu yüzden şüpheyle yaklaşıyorum.
Kıbrıs Türkü anavatanın ilk ‘Başkan’ını bugün çoğunlukla kucaklayacaktır.
Başkan’ın mesajları bugün Güney’de de ilgiyle takip edilerek izlenecektir. Eğer o mesajlar yerini bulursa gelecek ay yeni bir müzakere masası kurulabilir.
Ancak şimdiden söyleyelim. Kimse hayal kurmasın. Eski masadaki ruh hali, yeni müzakere masasında da devam ederse o masadan yine bir sonuç çıkmaz. Bu böyle bilinmeli…