44’üncü yıl kutlu ve mutlu olsun

Özgürlük ve bağımsızlığımızın 44 ‘cü yılını kutlamanın sevinci ve gururunu yaşıyoruz .

Özgürlük ve bağımsızlığımızın 44 ‘cü yılını kutlamanın sevinci ve gururunu yaşıyoruz .
Özgürlük ve bağımsızlık bayramı kutlu olsun .
Bu bayramın niceliğini ve niteliğini kavrayabilmek , 1955 ‘leri .
58 ‘leri ve 63 ‘leri yaşamaktan geçer .
Tabii . Bu tarihlerdeki olayları yaşamayanlara da yaşanır gibi anlatmak gerek .
20 Temmuza nasıl gelindi ?
Bu adada Kıbrıs Türk Halkını bir varlık görmeyen ve hiçbir hak tanımayan , adayı Yunanistan’a bağlamak için ada Türklerini asimile
etme girişiminde bulunan Kıbrıslı Rumlar ve Yunanistan’ın tavırları neticesinde gelindi .
Ada Türklerini Kıbrıs coğrafyasının % 3 ‘ne hapsedip . Gettolarda yaşamalarına zorlayan .
En temel insan haklarından yoksun bırakan .
Beslenmesi için en temel ihtiyaç maddelerinin Türk kesimlerine girmesini yasaklayan .
Evinden çıkıp, gece evine dönemeyen .
Çalışmak için, iş yeri ve bahçesine gidemeyen . Geleceği meçhul olan bir yaşam biçimine itilmesi .
En önemlisi can güvenliğinin olmaması .
Adayı, Yunanistan’a bağlamak için, 1963 Noel’inde Türklere karşı girişilen soy kırımla birlikte. Ada Türkleri, imha edilerek ada ile bağları koparılmaya çalışıldı .
Beslenmesi için, tüm olanakları elinden alındı .
Derhal, Anavatan devreye girerek, Kızılay vasıtası ile Kıbrıs Türkünün beslenme sorunu giderildi .
Tatmin etmese bile, memur ve mücahitlere maaş bağlandı .
Kıbrıs Türk Halkı, gettolarda 11 yıl yaşamaya zorlandı .
Adayı terk etmesi için, hem baskı yöntemleri . Hem de her türlü olanaklar sağlandı .
Rum ve Yunan ikilisi % 3 ‘lük gettoyu da çok bularak . 11 yıl baskıları arttırdı .
1967 ‘de iktidarı eline alan Yunan cuntası. Adanın tümünü Yunanistan’a bağlamak için . 15 Temmuz 1974 ‘de düğmeye bastı .
Makarios’a Yunan askerlerinin desteği ile darbe yapıldı .
Makarios, Baf’a, oradan da İngiliz üslerinin yardımı ile Malta’ya gitti.
15 Temmuz’da, Adanın Yunan işgali ile, bir Helen adası haline getirilmesi karşısında .
Ayni gün, Afyon’da, haşhaş ekimine başlanması için, ekim törenine gitmek üzere, Esenboğa Hava alanında Dakota cinsli uçakla hareket ediyorken . Kıbrıs Masasaı Şefi Ecmel Barutçu tarafından hareket halindeki uçak durdurulur ve Başbakan Ecevit’e Yunan işgal harekatı bildirildi .
Ecevit . Afyon’daki töreni kısa keserek, Ankara’ya dönmek için hazırlıklarını yaptı .
Afyon’da, törendeki kısa konuşmasında, çok sert ifadeler kullandı . Bu işgal hareketinin kesinlikle kabul edilmeyeceğini . Kıbrıs Türklerinin anlaşmadan doğan haklarını sonuna kadar savunacaklarını, dünya kamu oyuna duyurdu .
Ankara’ya, geri dönmek için, ayni uçakla Ankara’ya hareket edildi . Uçakta, Ankara’ya gidene kadar, durumu muhakeme etti . Sonuçta . Müdahalenin kaçınılmaz olduğu kanısına vardı .
Ankara’ya varmadan . Tüm Kuvvet Komutanlarını Ankara’ya çağırdı. Çıkarma için, komutanlardan brifing aldı .
Garantör İngiltere için, diplomasi kanallarını çalıştırdı . Bir uçak dolusu yetkili ile Londra’ya gitti .
Garantör Yunanistan işgalci olduğu için, onunla temas edilmedi .
İngiltere ve ABD . Ecevit’i çıkarmadan caydırmak için, her türlü yöntemi deniyor . Oyalama taktiği güdüyorlardı .
Kıbrıs Türk Halkı her geçen gün . Çıkarma konusunda umutlarını yitiriyordu . “ Bu sefer de gelmezse , artık hiç gelmez “ cümlesini söylemeye başlamıştı .
Yunan İşgali karşısında . İngiltere ve ABD dışındaki ülkeler Türkiye’nin haklılığını ortaya koyuyor . Müdahale için yeşil ışık yakıyorlardı .
Ülkemizde bazı gafillerin . 20 Temmuz Barış Harekatını, Türkiye’nin bir işgaliymiş gibi lanse etmelerine de şaşıyorum .
19 Temmuz gecesi Makarios’un BMGK ‘de yaptığı konuşmayı okumalarını salık veririm .
O meşhur konuşmanın bir paragrafından, alıntı yapmak istiyorum :
Darbe, Cumhuriyetin bağımsızlığını ve egemenliğini ayaklar altına alan bir işgal olayıdır ve bu işgal, Yunan subayları adada durdukça devam edecektir . Normal anayasal düzene dönülmesi ve demokratik özgürlüklerin yeniden tesis edilmemesi halinde , bu işgalin sonuçları çok acı olacaktır . Bu işgal Kıbrıs Rumlarının bir iç meselesi değildir .
Kıbrıslı Türkler de olumsuz etkilenmişlerdir . Yunan cuntasının darbesi bir işgaldir ve bütün sonuçlarından Kıbrıs’ın bütün halkı Türkler ve Rumlar acı çekmektedir . Güvenlik Konseyi . Yunanistan’daki askeri rejime, Yunan subaylarını geri çekmesi çağırısında bulunmalı ve onların Kıbrıs’ta süren işgallerine son vermelidir .
Papaz bu konuşmasında . Adanın Yunan cuntası tarafından işgal edildiğini . Konuşması ile GK’de tescil ettirdi .
20 Temmuz Yunanistan’ın adayı işgal etmesini engelleyen bir hareket olmuştur .
Başpapaz bunu GK ‘den istemiş . Konsey bir şey yapmamış . İşgali önleyememiş .
Bu görev de . Garantör Türkiye’ye kalmış .
44 yıl . Adada barış var .
Kıbrıs Türk’ü . Özgür . Bağımsız ve Egemen .
Rahmetli Ecevit’le, 34 yıllık birlikteliğimiz oldu .
O’nun, anlaşmada, olmazsa olamazlarından, iki unsur vardı .
Birincisi mevcut garanti sisteminin devamı .
İkincisi ise Kıbrıs Türk halkının egemenliği .
Bunlardan birinin olmadığı bir anlaşmayı .
“saman üstüne çakılmış, kazığa “ benzetirdi .
Rüzgarın esintisi ile devrilebilen bir kazık .
Kıbrıs Türkü bunlardan yoksun bir anlaşmayı kabule zorlanması halinde . Bunun sonucu Akdeniz’deki Arapların akıbeti olmaz mı ?
44 ‘cü Yılında Barış ve Özgür Bayramımız kutlu ve mutlu olsun .
Bu haber 3754 defa okunmuştur

:

:

:

: