Şer ittifakı!

BMGS ‘nin özel danışmanı . ABD’den, Kıbrıs’ın garantör ülkeleri olan Türkiye , İngiltere ve Yunanistan’a gitmek için, yelken açmaya hazırlanıyor .

BMGS ‘nin özel danışmanı . ABD’den, Kıbrıs’ın garantör ülkeleri olan Türkiye , İngiltere ve Yunanistan’a gitmek için, yelken açmaya hazırlanıyor .
Lute, yelkenleri hora etmeye hazırlana dursun . Orta Doğuda , daha doğrusu Doğu Akdeniz’de, gelişmeler kalıcı bir barıştan yana seyretmiyor .
Gelişmelere, bir bakarsak, bunu hemen anlayabiliriz .
Doğu Akdeniz’de, enerji kaynaklarının bulunmasından sonra. Türk tarafı hep önerdi . Nihai anlaşmaya kadar, bu işlem askıya alınsın . Anlaşmadan sonra , oluşacak yeni yapı ile birlikte, arama ve araştırmalar devam etsin .
Bu öneri, hep olumsuz yanıtlarla karşılık buldu .
Verilen yanıt .
Hidrokarbon aramaları, görüşmelerle bir düşünülemez .
Görüşme başka . Hidrokarbon olayı başka .
Bu konuda . Dün, Güneyin sözcülüğünü yapan, Prodromos Prodromu :
Enerji konuları, hiçbir zaman müzakerelerin bir parçası olmayacak .
Açıklamasında bulundu .
Bu türden açıklamalar, Güneyden devamlı olarak yapılmaktadır .
Bu sekter tavır karşısında ise, KKTC ve TC, söz konusu deniz alanlarında, müşterek veya TC yetkilendirilerek. Güneyin yaptığı şekilde. Sondajlara başlanacağı açıklamasında bulunmuş .
Güney, bu konuda, çok tehlikeli bir girişim başlatarak. Türkiye’nin bu konudaki çalışmalarını engellemek için. İsrail , Mısır ve ABD ile Türkiye’ye ve bize karşı Doğu Akdeniz’de, dörtlü bir şer ittifakı oluşturmuştur .
Güneyin gücü yetmediğinden . Yanına bu ülkeleri alarak, Türkiye’yi frenlemeye çalışacaktır .
Kurulmadan önce de, Türkiye Cumhuriyetine karşı, hiç iyi gözle bakmayan Siyonizm . Türkiye’yi, NATO’ya dahil ettirerek , bağımlılaştırmış . 27 Mayıs Devriminden sonra,, Türkiye’de gelişen
“ Tam Bağımsız Türkiye “ bilinçlenmesi ile, Türkiye’de, sağ sol hareketini başlatarak . Ülkeyi kardeş çatışmasına götürmüştü . Bu yıllarca sürdü . Türkiye’de bu olay, sonlanır gibi oldu . Bu defa da Amerika patentli olarak PKK ‘yı doğurdu ve yıllarca on binlerce masum Türk katledildi . Arkasından, Türkiye’nin başına, FETO olayını bela etti . Türkiye bunu da savmaya başlayınca , rolünü açık oynamaya başladı.
Mısırda iş başında bulunan Mursi yönetimi de, bu kervana katılarak yerini aldı .
Bunun öncülüğünü yapan , kervan başı ise ABD .
Aslında bu ittifaka din faktörü açısından da baktığımızda .
Ortodoks ve Siyonist ittifakı olarak da, önümüze çıkmaktadır .
Bu ittifak, nereden çıktı diye, bir soru ile de karşılaşabilirim .
Hemen açıklayayım .
Güneyde yapılan, dış Rumlar konferansına , bu sözde şer güçlerinin büyük elçileri de katılarak, birer konuşma yaptılar .
İsrail Büyükelçisi Aammy Ravel :
Rumların, tek taraflı doğal gaz aramasına tepki gösteren Türkiye’nin davranışlarının, tahrik olduğunu . Türk tehditleri nedeniyle, İsrail’in askeri müdahalede bulunmak zorunda kalmamasını temenni ederim dedi .
Mısır Elçisi Muhammed ise :
Türkiye’ye, askeri güç kullanmaktan çekinmeyeceklerini söyledi .
ABD Elçisi Doherty ise : Türkiye’nin Rumlara gösterdiği tavrın kabul edilemez olduğunu söyledi .
Yine dün .
Güneyin müzakerecisi Mavroyannis’ten bir açıklama .
“ Yeni bir sürece inanmıyor ve olası görmüyorum” dedi .
Adamlar kendilerine göre bir ittifak ve dayanışmayı sağladılar .
Her şeyi kendilerine yontmaya çalışıyorlar .
GK’nin tümü yanlarında .
Dünya onları devlet olarak tanıyor .
% 34 toprağa şimdilik hükmedemiyor .
İleride, bu gidişle ona hükmederiz mantığı ile hareket eden bir Güney . Niye bizimle anlaşma yapsın ?
İsrail ve Mısır büyükelçilerinin, tehditvari açıklamalarına karşı. TC’ den, her halde bir açıklama gelecektir .
Konu, enine boyuna irdelenmeli .
Unutmayalım ki . “Sinek te küçüktür . Ama mide bulandırır .”
Bu haber 3730 defa okunmuştur

:

:

:

: