O incir ağacının altında bir kez daha düşünelim

40 yıl önce kaybolan Kıbrıslı Ahmet Hergüner’in hikayesi beni o kadar etkiledi ki yazmadan edemedim. Eminim bu hikayeyi birçoğunuz duydu.

40 yıl önce kaybolan Kıbrıslı Ahmet Hergüner’in hikayesi beni o kadar etkiledi ki yazmadan edemedim. Eminim bu hikayeyi birçoğunuz duydu.
Bu hikayeyi baştan sona bir kez daha okursak bugün yarın yeni bir müzakere maratonu başlatmak için New York seferi hazırlığındaki siyasilerimizin alacağı çok ders olduğunu görürüz.
İngiliz medyasında yer alan haberlere göre Kuzey Kıbrıs ile Güney Kıbrıs arasında yaşanan çatışmalarda yaşamını yitiren Ahmet Hergüner’in cesedi, midesindeki tohumdan incir ağacı çıkınca bulundu.
Habere göre Ahmet Hergüner isimli şahsa ait ceset, midesindeki tohumdan çıkan incir ağacının büyümesi ve bölgede pek rastlanmayan bir ağaç olmasından ötürü dikkatleri üzerine çekmesi sayesinde ortaya çıktı.
Araştırmacılar, Hergüner’in içerisinde bulunduğu tünele atılan dinamit sonucu tüneldeki diğer iki kişiyle birlikte yaşamını yitirdiğini tespit etti. Habere göre dinamit patlamasının tünelin içerisinde oluşturduğu büyük delik, ortama ışık girmesine imkan tanıyarak incir tohumunun filizlenmesine imkan tanıdı. DNA analizlerinden Şehit Hergüner’in ölümünden kısa bir süre önce incir yediği sonucuna ulaşıldı.
Ahmet Hergüner’in 84 yaşındaki kız kardeşi Münur Hergüner, şunları anlatıyor. “Yarısını Yunanlıların, diğer yarısını da Türklerin oluşturduğu 4 bin nüfuslu bir köyde yaşıyorduk. 1974’te huzursuzluklar patlak verdi. Kardeşim Ahmet, Türk Mukavemet Teşkilatı’na katıldı. 10 Haziran Günü Yunanlılar onu kaçırdı.”
Hikayeyi daha fazla uzatmayalım. Şehit Ahmet Hergüner’in cesedinin bulunuşu tam manasıyla bir mucizenin tekamülü gibi.
Kıbrıs Türkü’nün şehidi Ahmet Hergüner’in, ölümünden sonra midesindeki incir çekirdeğiyle toprağa verip büyüttüğü incir ağacı, neredeyse yarım asır sonra gelecek kuşaklara bir mesaj veriyor.
Kıbrıs Türkü’nün ocağına incir ağacı dikmek isteyenlere inat, bu mesaj bu toplum tarafından alınmalı.
En başta New York’a giden Dışişleri Bakanı Kudret Özersay ve yarın yola çıkacak Cumhurbaşkanı Akıncı, o incir ağacının verdiği mesaj üzerinde bir kez daha kafa yormalıdır.
Müzakere masasında bu toplumun ocağına incir ağacı dikmek isteyenlerin taleplerine sırf çözüm olsun diye ‘evet’ demek, intihar olur.
Umarım başta müzakere heyeti olmak üzere Kıbrıs Türk toplumu, o incir ağacının altında bir kez daha düşünerek, bu toplumun ne gibi tehlikelerden geçtiğini hatırlar.
O incir ağacı, bize bu gerçekle yüzleşmemiz için vesile olur.




Bu haber 431 defa okunmuştur
  • - 24.09.2018 Dünyaya,Ortadoğu’ya barış gelsin,kimyasal silahlar yanında,konvansiyonel silahların da önüne geçilsin diyen bir TC hükümeti,Sn Erdoğan’ın açıklamalarıyla tezat teşkil etmiyor mu bu yazıda anlatılanlar.Bu mucize bana bir daha kimsenin ocağına incir ağacı dikilmesin diye artık bu savaşlara,kavgalara bir son getirilmesini anlattı.Barıştan bu kadar korkmak niye,esas savaşlardan korkup önüne geçmek için çabalayalım.En doğrusu bu değil mi sizce de,tüm insanlık için?

:

:

:

: