Akıl sır erdirmek mümkün değil…

Adamın biri 129 bin 600 Euro’yla Ercan'dan çıkış yaparken yakalandı.

Adamın biri 129 bin 600 Euro’yla Ercan'dan çıkış yaparken yakalandı.
Yakalanan şahsın Mağusa Serbest Limanı bölgesinde şirketi olduğu tespit edildi. Ancak ithalat ile ihracat yaptığına dair hiçbir kaydı bulunamadı.
Buna rağmen 7 farklı tarihte,adı belirlenemeyen bir bankadan,1 milyon 555 bin Euro hesabına yattığı ortaya çıktı.
Şimdi şöyle bir düşünelim, Mağusa Serbest Liman bölgesinde bir şirket.. Bu şirketin hiçbir ticari faaliyeti yok, fakat milyon Euro’lara varan paralar var hesabında.. Nitekim şirketin sahibi Ercan’dan yasa dışı olarak beraberinde yurt dışına çıkarmaya çalıştığı 129 bin 600 Euro ile yakalanıyor.
Peki bu paraların kaynağı ne?
Belli değil..
Peki Mağusa Serbest Liman bölgesinde bu şahsa şirket kurma izni nasıl verildi?
Belli ki bir şekilde verildi.
Peki bunun sonrası söz konusu bu şirketin faaliyetleri hangi kurum tarafından denetlendi?
Bu da belli ki hiç bir kurum tarafından..
Adam gelmiş Mağusa Serbest Liman bölgesinde şirket kurmuş, burada ithalat ve ihracat yapmamış, ticari bir faaliyette bulunmamış ama banka hesabına farklı farklı tarihlerde milyon Euro’lar yatmış.. Bu durum para kambiyonun gözünden nasıl kaçmış? İlgili banka söz konusu para akışını şüpheli görüp vergi dairesini ve akabinde mali polisi neden uyarmamış?
Bunlar hep bilinmeyenler maalesef.
Kaldı ki söz konusu şahıs beraberinde taşıdığı ve Ercan havalimanından yasa dışı bir şekilde yurt dışına kaçırmaya çalıştığı 129 bin 600 Euro’yu başarıp geçirseydi, bugün bütün bunlar haliyle meydana çıkmayacaktı..
Ve her ne iş dönüyorsa o dönmeye devam edecekti..
Bu köşeyi takip edenler bilecekler,zira hep yazıyorum kamusal alanda ciddi yapısal sorunlarımız var. Bu sorunların en başında de denetim yetersizliği geliyor. Bunun diğer ayağında da bir takım üst/alt kamu çalışanlarının suç bağlantılı kişiler ile girdikleri ilişkilerden mütevellit icra edilen illegal işler..
Yukarıdaki örnekten de anlayacağınız gibi, Mağusa Serbest Liman bölgesinde şirket kurulacak, bu şirketin hiçbir ticari faaliyeti olmayacak, banka hesabına bir yerlerden milyon Euro’lar yatacak, ama bundan kimsenin haberi olmayacak..
Ne paranın yattığı bankanın, ne bu paraların akışını takip etmekle mükellef para kambiyonun, ne maliyenin, ne de mali polisin..
Bu nasıl bir genişliktir.
Böyle bir genişliği sağlayan tabi ki olmayan denetimsizliktir.
Hoş, bu ve benzeri pozisyonda böylesi amaçlar için kurulan yüzlerce paravan şirket var bu ülkede..
Hangisi denetlenebiliyor?
Şirket kuruluyor ama ticari faaliyeti yok. Buna karşın para akışı var...
Şimdi bu şirketler ve sahipleri bir yerlerden destek görmeseler nasıl tutunacaklar bu ülkede?
Bu mümkün mü?
Değil elbette.
Kısacası demem o ki, şu veyahut bu şekilde kara paranın kolayca aklandığı bir coğrafya haline geldik.Bu ve benzeri kaynağı belli olmayan para organizasyonlarının bizim ülkemizde yapıldığı da sır olmaktan çıktı..
Akıl sır erdiremediğimiz şeyler yaşanıyor ülkede..
Üstelik somut olarak gözle görülür elle tutulur şekilde.
Bir takım bordrolu sabit maaş alan insanların yüzbinlerce Euro’lara varan lüks konutları, kendilerine ve aile bireylerine sağladıkları yüzbinlerce Euro’luk lüks otomobillerini bu ülkede kim nasıl izah edebilir?
Bu haber 166 defa okunmuştur

:

:

:

: