UBP’nin Gazimağusa Milletvekili Hamza Ersan Saner, Ada TV’de konuğum oldu. Gündemimiz son günlerin tartışmalı konusu emirnamelerdi.
“Bu yüzyılda ülkenin emirnamelerle yönetilmesi doğru değil. Demokrasiyle yönetildiğimizi iddia ediyorsak, bu yöntemi kabul edemeyiz. Ülke emirnamelerle değil, imar planıyla yönetilmeli” dedi, ardından şöyle devam etti:
“UBP’nin hükümette olduğu hiçbir dönemde emirname uygulanmamıştır. Mevcut emirnameleri iyileştirmek için bazı çalışmalar yapılmıştır. En önemlisi imarın anayasası olarak kabul edilen ülkesel fiziki plan 2012’de bizim tarafımızdan hazırlandı. 2015’te de CTP-UBP hükümetinde hayata geçirildi. KKTC’de bugüne kadar 7 tane emirname yayınlandı. Bunların hiçbiri UBP iktidarın uygulanmadı. Hepsi CTP’nin iktidarda bulunduğu hükümetler tarafından yapıldı.”
Saner’in sözünü ettiği ülkesel fiziki plan gerçekten de imarın anayasası olarak kabul ediliyor. Ve o planda “İskele turizmle kalkınacak, gayrımenkul sektörü desteklenecek” denmesine rağmen, bu emirnameyle 180 derece tersi yönde hareket edilmesinde sakınca görülmüyor.
Sayın Saner, programda UBP’nin önemli bir vaadini de tekrarladı. “Biz iktidara gelirsek emirname maddesini yasadan kaldıracağız. Bir daha kimse buna tenezzül edemeyecek” diyen Saner, Mağusa’da emirname çıkarılacak acil bir durum olmadığını söyledi.
Asıl olanın imar planı olması gerektiğini ifade eden Saner, ama şimdi bu emirname nedeniyle insanlar panik halde dosyayı kapıp ruhsat almaya koştuğunu söyledi.
“Bu emirnamede vizyon eksikliği var” diyen CTP Milletvekili Asım Akansoy’un da plana karşı olduğunu hatırlatan Saner, Turizm Bakanı Ataoğlu’nun da emirnamenin karşısında olduğunu kaydetti.
Başbakan Erhürman’ın iktidara gelmeden emirnamelere karşı olduğunu ve bir daha emirname yayınlamayacaklarına dair sözler verdiğini hatırlatan Saner, “Ne yazık ki verdiği sözleri iktidar geldiğinde unuttu” diyerek eleştiride bulunmayı da ihmal etmedi
“Gel bu emirnameyi yayınlama, imar planı geçirelim” diye Meclis’te iktidara çağrıda bulunduğunu ifade eden Saner, bölgede asıl meselenin yasaların uygulanması meselesi olduğunu da sözlerin ekledi.
Gerçekten de şu anda gerek İskele, gerek Mağusa, gerekse Yeniboğaziçi tamamen başıboş hiçbir yasa uygulanmaksızın idare edilmiyor.
Bölgedeki yapılaşma Fasıl 96 diye de tabir edilen kurallara bağlıdır. Ancak sorun bu yasaların da çoğu zaman uygulanmamasından kaynaklanıyor.
Kısaca bölgenin ihtiyacı emirnameden çok, var olan mevcut yasaların uygulanmasıdır. Çevre, doğa ancak bu yasaların uygulanmasıyla korunabilir.
Aksi halde hepsi lafı güzaftır. Bizden söylemesi…