Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay dokunulmazlıkları kaldırılan milletvekillerinin yargı sürecinin takipçisi olacağız diyor.
Hangi yargı süreci hangi milletvekilleri diye sorasım var.
Zira bildiğim kadarıyla iktidara gelmeden önce gerek CTP, gerekse HP’nin ve gerekse TDP’nin bu anlamda ortaya attıkları bir çok iddia vardı. Malum sonrası bu 3 parti de hükümetin bir ucunda tuttular, şimdi iktidar koltuklarında onlar oturuyor. Fakat gel gelelim bugüne kadar ortaya atılan bu iddiaların çoğu havada kaldı. Sayın Özersay’ın ise takipçisi olacağız dediği onca iddia sonrası sadece UBP’nin önceden kamu görevlisi pozisyonunda yetkili çalıştığı ve bu görevi ifa ettiği sırafa ihmali olduğu iddia edilen ve şimdi ise milletvekili olan 1 kişi hakkında kaldırılan dokunulmazlıktır.
Peki şu anda mecliste olmayan yani milletvekili seçilmeyen haliyle de dokunulmazlık mevzuatları da bulunmayan ve adları rüşvet iddiası ve usülüne uygun olmayan icraatlar ile anılan, haklarında bu yönde iddialar bulunan kişiler var ki, bu bilgiler günlerce çeşitli basın yayın organlarında da gündem oldu.
Peki bu durumda olan kişiler ne olacak?
Bu yönde yapılan bir soruşturma var mı?
Sözde önceden olacağı duyurulmuştu.
Fakat yok.
Ya da o dosyalar da çoktan arşivlere kaldırıldı.
Diğer taraftan hala muamma olan kaynağı belli olmayan servet artırımı, para artırımı olan milletvekilleri var, bu vekiller içinde iktidar ortağı olanlar da var, muhalfet koltuklarında oturanlarda..Dün çek yasaklarına olup, bugün servet sahibi olanlar da var. Peki temiz toplum şeffaf yönetim iddiası ile yola çıkan iktidar bugüne kadar bu konuda ne yapmış?
Şeffaflık gereği bilen var mı?
Yok.
Çünkü hiç bir şey yapılmamıştır.
4’lü koalisyonda bugüne kadar muhalefete düşen parti üzerinden yolsuzluk iddialarını gündeme taşınmıştır, hükümet ortağı olan partiler içinde bu durumda olanlar yok muydu?
Vardı.
Hem de adları çok daha alengirili işlerle anılanlar olduğu da biliniyor.
Hoş kamuoyu bile bugün bunları birebir gözlemlerken ve her şeyin farkında olurken, bunu hükümetin temiz toplum, temiz siyaset ve şeffaf yönetim iddiasında olan iktidar ortaklarının bilmemesi düşünülemez.
Fakat iktidarda kalma pahasına bunları görmezden gelmek, kulak arkası yapmak Başbakan Tufan Erhürman’ın ve Başbakan Yardımcısı Kudret Özersay’ın tüm iyi niyet ve hassasiyetlerine rağmen sanırım büyük ortakların işine geliyor.
Dolayısıyla kimse kusura bakmasın.
Eğer kamuoyunun gördüğünü, duyduğunu ve birebir şahit olduğunu göremeyecek kadar kör olmuşsa yönetenler bunun izahını da kamuoyuna yapmak durumundadırlar. Zira iktidara gelme amaçlarında öncelik olarak halka sunulan yolsuzluklarla mücadele vaadi vardı. Bunu bugüne kadar, yani iktidar koltuklarına oturdukları günden bu yana geldiğimiz şu dakikaya kadar bu yönde ne yaptıklarını ne yapamadıklarını ve niçin yapamadıklarını bu halka açıklamak zorundadırlar.