En son yazımız da Trump ın çekilme konusunda bahane üretip yeni teorilerini ortaya koyduğunu yazmıştık. Ne diye bir hatırlarsak , Kürtleri bahane ederek çekilmenin yavaş yavaş olacağını söylemiştiler. Bizde bu söylem üzerine eleştirilerimizi buradan okurlarımıza dilimizin döndüğü şekilde anlatmaya çalıştık. Fakat son saatlerde Trump ın Twitter üzerinden yazdıkları hiç te müttefiklik hukukuna sığmadığını düşünmekteyim.
Trump ne yazdı ?
ABD Başkanı Donald Trump, sosyal medya platformu Twitter'daki hesabından yaptığı açıklamada, 'Eğer Türkiye Kürtleri vurursa, Türkiye'yi ekonomik yönden mahvederiz. 20 millik (32 km) güvenli bölge oluşturulabilir. Aynı zamanda Kürtlerin Türkiye'yi provoke etmesini istemiyorum' ifadelerini kullanması tam bir rezillik . Türkiye açık açık tehdit ediliyor. Kime karşı ne ye karşı. Türkiye NATO da ve bölgede ABD nin stratejik ortağı değil mi idi ? Ne değişti? Bunların hepsinden geçen yazımızda bahsettik. ABD ne şiş yansın istiyor ne kebap . Ayrıca ABD de iç siyaset sadece bu olaydan kaynamıyor diğer yanda Meksika sınırına yapılması öngörülen duvar olayı krizi tırmandırmış durumda . Bu konudan ötürü inadı sebebi ile trump 23 gündür hükümeti çalıştırmıyor . Ya benim dediğimi yaparsınız ya da bu de facto durum devam eder demeye getiriyor . Demokratların istemediği bu konu temsilciler meclisinden geçmemesi ileriki günlerde Trump ile demokratlar arasında ki gerilimin daha da tırmanacağını konusunu akıllara getiriyor. Trump ın istediklerini elde etmede neler yapabileceğini böylelikle anlamış oluyoruz.
Trump ın tehditlerine karşı TC cumhurbaşkanlığı sözcüsü ibrahim Kalın kısa ve net biçimde Kürtler ile ypg li teröristlerin birbirine benzetilmesinin yanlış olduğunu ve Suriye de terör faaliyetlerine karşı halkı korumaya devam edeceklerini beyan etti. Geçen yazımız da da söylemiştik YPG, PKK ve türevlerinin Kürtler ile karıştırılması stratejik bir manevra olup gerçeklerle yüzleşmemektedir. ABD tarafından gelen açıklamalarda Kürtleri savunacaklarını beyan etmelerine rağmen bunun doğruluğunu tarihte görüp ders alabiliriz . İran da kurulan Kürt devletini daha önce neden yıkıldığını anlattık ve bunun da ABD fen ötürü olduğundan bahsetmiştik. Kısaca ABD nin kendi çıkarları doğrultusunda kendi stratejik hedefleri doğrultusunda nasıl pire için yorgan yaktığına şahit olduk olmaya da devam ediyoruz . Trump ın açık açık Türkiye ti tehdit etmesi Türkiye ve ABD arasında imzalan ticaret anlaşmalarına ve uluslararası hukuka da ters bir durumdur bunu ayrı bir yazımızda siz okurlarımıza anlatmaya çalışacağız.
Türkiye nin bölge de attığı doğru ve net adımlar sonrası gelişmelerin lehimizde gitmesi belli ki bazı devletleri rahatsız etti. Etmeye de devam edecek. Türkiye nin uluslararası Hukuktan aldığı güç ile diplomatik ve askeri güç ile bölge de sınır güvenliğini savunması egemenlik hakkıdır. Devletlerin en doğal hakkı egemenlik hakkıdır . Ona helal gelmesi durumda neler olduğunu tarihte gördük. Bugün Güneyimizde olanlar ,Türkiye nin geçmişte olduğu gibi bugünde İstiklal mücadelesidir. Çünkü terör örgütleri üzerinden bölge ye huzur getirmeyenlerin çıkarlarını bitirmek ülkemizin menfaati açısından elzemdir. Türkiye tarihinden aldığı ders ile beraber geleceğini bugün inşaa etmeye çalışmaktadır. Tarihten gördüğümüz üzere coğrafya da huzuru bozanlar yarında huzuru bozmak isteyeceklerdir . Bizlerin bunun önünde olması gerekmedir .
ABD nin yaptığı ve açıkladıkları Suriye üzerine belli bir planın olmadığını ortaya koymaktadır. Amaç İran Türkiye ve Rusya Nın bölgede ki etkin varlığını kısıtlamaya yönelik adımlardır. ABD burada örgütler üzerinden denge sağlamak istemektedir. İran ve Türkiye ti bu şekilde dengede tutmak istemektedir . Irak ta olanlar gibi... ABD Başkanı bugün iç siyasette brükrasi ile bir savaş veriyor verme de devam edecek. Suriye fen çekilme kararı sonrası hem Trump hem de bürokratlar arasında çıkan kargaşa açıklamalara yansıyor. Bu neden uluslararası anlamda tek seslilik ortadan kaybolmuş oluyor. Suriye den çekileceğiz diyen ABD nin , çekilirken silahları ne yapacağı, güvenliği kimin sağlayacağı, destekleceği kesim ne olacak , işid ile kim mücadele etmeye devam edecek gibi soruların cevabını bulmuş değiller. O yüzden sürüncemede kaldılar. Aslında ortada tek gerçek var Suriye de bir barış anayasal ortam.. işte bunun sağlanması sonucu bölgede doğacak kaosun da önüne geçilmiş olacaktır. Trump böylelikle bürokratlara karşı da bir zafer kazanmış olacaktır . Barış fikri dün olduğu gibi bugün de Türkiye fikridir. Türk dış politikasının temel dayanağı olan sözü Mustafa Kemal Atatürk demişti (YURTTA SULH CİHANDA SULH)