İngiltere'de endişeli bekleyiş...

Avrupa'da her yıl 9 Mayıs'ta 'Birlik ve beraberlik içinde yaşam' kutlanır. Her yıl 9 Mayıs 'Avrupa Günü' ya da 'Schuman Günü'dür. Avrupa Günü, Avrupa Birliği'nde ulusal bayram statüsündedir, Avrupa Günü'nün kutlanması için Mayıs başından itibaren Strasbourg ve Brüksel'deki Avrupa Birliği kurumları kapıları halka açılıyor.

Avrupa'da her yıl 9 Mayıs'ta 'Birlik ve beraberlik içinde yaşam' kutlanır. Her yıl 9 Mayıs 'Avrupa Günü' ya da 'Schuman Günü'dür. Avrupa Günü, Avrupa Birliği'nde ulusal bayram statüsündedir, Avrupa Günü'nün kutlanması için Mayıs başından itibaren Strasbourg ve Brüksel'deki Avrupa Birliği kurumları kapıları halka açılıyor. Birliğin tüm ülkelerdeki büroları da yaptıkları etkinliklerle kutlamalara katılıyor.
AB bayrağı ve simgesi Avrupa Günü'nün de sembolüdür. Bu kutlamanın başlangıcı Avrupa Birliği'nin temelinin atıldığı 50'li yıllara uzanır. 9 Mayıs 1950'de dönemin Fransa Dışişleri Bakanı Robert Schuman ve onun politika- ekonomi danışmanı Jean Monnet, ortaya attıkları fikir ile doğdu bugünkü Avrupa Birliği... Bu fikir Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu idi. Böyle başladı Avrupa Birliği'nin hikayesi...
Birliğin kurucuları Robert Schuman ve Jean Monnet Paris'te 'Schumann Bidirgesi' isimli açıklamayı yaptılar. Schuman Bildirgesi, Fransız ve Batı Almanya kömür ve çelik endüstrisinin birleştirilerek 1952 yılında Avrupa Kömür ve Çelik Birliği adı ile Avrupa Topluluğu'nun kurulmasını öneren beyannamedir. Robert Schuman, 9 Mayıs 1950'de Paris'te yaptığı açıklamada şöyle konuşur. ' Avrupa ne bir anda ne de birlik içindeki bir oluşumla kurulabilir. Onun oluşumu öncelikle uygulamada bir dayanışmanın doğmasını sağlayacak somut adımlarla mümkün olacaktır.'
1950'lerde idealist bir düşünceyle yola çıkılıp bugünlere gelen Avrupa Birliği'nde bu yıl kutlanacak 'Avrupa Günü'ne gölge düştü... İngiltere'nin ayrılmasıyla Avrupa coşkusu yerine daha çok İngiltere'nin AB'den ayrılmasının konuşulacak sanırım... AB'ye girebilmek için yaptığı iki başvurusu da reddedilmesine rağmen yılmayıp üçüncü başvuruda kabul edilen İngiltere, 46 yıl sonra AB'den ayrılıyor.
İngiltere'nin 1961'de yaptığı üyelik başvurusu dönemin Fransa Cumhurbaşkanı Charles de Gaulle tarafından geri çevrilmişti. Charles de Gaulle'nin gerekçesi, İngiltere'nin içinde bulunduğu sıkıntılar ve ABD'ye bağımsızlığıydı. İngiltere 1967'de AB'nin kapısını ikinci kez çaldı ama ret cevabının gerekçesi ilkiyle aynıydı.Charles de Gaulle'nin 1969'da Fransa Cumhurbaşkanlığı koltuğundan ayrılışına kadar durum değişmedi. 1969'da Charles de Gaulle'ün yerine Fransa Cumhurbaşkanı George Pompidou geçti. De Gaulle de 1970 ölünce Fransa'daki siyasi atmosferin değişimiyle başlayan yeni süreç 4 yıl sürdü ve İngiltere, 1 Ocak 1973'te AB'ye üye olabildi.
İngiltere'de Haziran 2016'da yapılan referandumda yüzde 48'e karşı yüzde 52 oyla AB'den ayrılma kararı alınmıştı. 29 Mart 2017'de de AB Anayasası'nı düzenleyen Lizbon Anlaşması'nın 50. maddesini işleterek ayrılık sürecini resmen başlatmıştı. 50. Madde çıkış kurallarını yerine getiren her üye isterse AB'den ayrılabilir diyordu özetle... İngiltere de yerine getirdi kuralları...
Yaklaşık 1.5 yıl süren müzakerelerin ardından AB üyesi ülkelerin devlet ve hükümet başkanlarının katılımıyla Brüksel'deki toplantıda İngiltere'nin 29 Ocak 2019 günü AB'yi terk etmesini öngören anlaşması onaylanmıştı. Yaklaşık altı haftalık bir süre sonra İngiltere AB'den ayrılmış olacak... Ancak iki yıl önce İngiliz medyasındaki 'AB prangalarından kurtuluyoruz', 'AB görüşürüz' gibi başlıklar yok... İngiltere basınında yer alan haberlere göre ülkenin Avrupa Birliği'nden ayrılma sürecinde çıkabilecek olası bir isyana karşı Kraliçe Elizabeth ve ailesi Londra dışına çıkarılacak... Yani isyan olasılığı düşüncesinden bile korkuluyor... Halk gıda tedarikinde yaşanabilecek çeşitli senaryolar dolayısıyla gıda stoku yapıyor evlerinde...
İngiltere, AB ile tekrar pazarlığa oturup yeni tavizler koparmak, anlaşmayı revize etmek istiyor... Özellikle de Britanya'nın bir parçası Kuzey İrlanda ile AB üyesi İrlanda Cumhuriyeti arasında fiziki sınır olmamasını düzenleyen ''tedbir maddesi'nin değiştirilmesini istiyor İngiltere... Çünkü AB'ye yakın duracak Kuzey İrlanda'da sorunların daha da artmasından endişe ediliyor... Ancak Başbakan Theresa May'in yaklaşık 2 yıl süren müzakerelerde elde edemediği tavizi kalan kısa süre içinde AB'den koparmasına da zor gözüyle bakılıyor.
'Ernst & Young'un yaptığı araştırmaya göre, 29 Mart'a kadar, İngiltere'deki finans kuruluşlarının yaklaşık 800 milyar sterlin değerindeki varlığı ülke dışına çıkarması bekleniyor. Birçok yabancı firma da İngiltere'deki üretimini durduruyor, faaliyetlerini başka ülkelere kaydırmak için harıl harıl hazırlık yapıyor. İngiltere'deki uluslararası bankaların, varlık fonu şirketlerinin yüzde 56'sı ülke dışına gitmeyi planlıyor. İngiltere'nin önde gelen bankalarından 'Barclays', müşterilerine ait 160 milyar sterlinlik varlığı ülke dışına taşımak için harekete geçti bile... Bu varlığı bankanın Dublin'deki iştirakine aktarılması için İngiliz Yüksek Mahkemesi'ne başvuran bankaya geçen hafta izin çıkmıştı.
İngiltere'de 'Avrupa'ya gitmek' diye bir kavram vardır. İngilizlere kıta Avrupa'sında herhangi bir ülkeye giderken 'Avrupa'ya gidiyorum' derler... Veya eski dönemlerde Manş Tüneli henüz yokken yoğun sisli günlerde Fransa ile İngiltere arasındaki feribotlar çalışmazdı... İngiltere'de bu durum 'Avrupa bizden koptu'diye ifade edilirdi... Ne kadar tuhaf değil mi... İngiltere ancak üçüncü başvurusunda girebildiği AB'den yaklaşık yarım yüzyıl sonra ayrılıyor... Kendisi kopuyor... Bu işin sonu nereye varacak, şimdilik kestirmek güç... Halk endişe içinde bekliyor... İngiltere'de yaşananlara bakılırsa kararın sanki acele ile alındığı hissediliyor. Ama pişmanlığın faydası yok...

Bu haber 1906 defa okunmuştur

:

:

:

: