Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay’ın sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımı görünce iyice anladım ki Sayın Hocam, çoğunluklu iradenin ısrarla talep ettiği çözüm şekline kulaklarını tıkamış, kendi kişisel doğruları üzerinden bakış açısını topluma mal edercesine ortaya koymaya çalışıyor.
Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay’ın sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımı görünce iyice anladım ki Sayın Hocam, çoğunluklu iradenin ısrarla talep ettiği çözüm şekline kulaklarını tıkamış, kendi kişisel doğruları üzerinden bakış açısını topluma mal edercesine ortaya koymaya çalışıyor.
Peki ne diyor Sayın Bakan:
“Bu şartlarda olamayacağı defalarca ispat edilmiş olan AYNI zeminde, AYNI süreçlere bizi yeniden hapsetmeye kalkanlar Kıbrıs'taki durumun değişmesini istemeyen asıl statükoculardır, bu yanlışı yapanları ne tarih ne de Kıbrıs Türkü affeder.”
Kim kimi affeder, kim kimi affetmez bunu zaman içinde hepimiz göreceğiz.
Şimdi gelin Sayın Bakan Özersay’ın paylaşımı üzerinden devam edelim.
Sayın Bakan’ın elbette bu kişisel görüşüdür.
Bu düşüncelerine katılanlar olduğu gibi katılmayanlar var.
Ve elbette Sayın Bakan Özersay’ın düşüncelerini istediği gibi ifade etme özgürlüğü olduğu gibi bu düşüncelere katılmamakla birlikte elbette saygı duyuyorum.
Fakat burada Sayın Bakan Özersay’ın tasvip etmediği mevcut çözüm modeli olan federal yapının yerine nasıl bir zemin koymayı düşündüğünü, bu zeminin nasıl bir yapıyı öngördüğünü de izah etmesi gerekir.
Lakin bunun toplumsal ihtiyaçlarımıza cevap verebilecek gerçekçi bir nitelik taşıması gerekir.
Dolayısıyla Sayın Bakan’ın bu anlamda hiç bir şey ortaya koymadan ve aslında mevcut düzenin devamından yana bir tavır sergileyerek, federal çözümü destekleyen kesime statükocu yakıştırması yapması şaşırtıcı bir durumdur.
Nitekim hepimiz biliyoruz ve farkındayız ki Kıbrıs’ta federal çözüme olan inanç ve destek mevcut yapının sürdürülemez olmasıyla ilintilidir.
Ha federal çözüm çantada keklik mi?
Tabi ki değil.
Kaldı ki 45 yılı aşkın bir süredir denenen ve bir türlü başarılamayan federal ortaklığın irade tarafından reddedilmediği sürece bu anlamda hala bir zeminin var olduğunu göstermektedir.
Ha bunu beceremedik, elimizde de şu alternatifler var, ve bu alternatifler bizleri uluslararası hukuka dahil edecek, Dünya ile bütünleştirecek şu anki mevcut yapının dışına çıkaracak derseniz. Hade buyrun bize bunu anlatın. Ha söyleyecek bir şeyleriniz var ama ortaya bir şey koyamıyorsanız o zaman halkın çoğunluğundan düşünceleriniz üzerinden onay alacağınız güne kadar siz de halkın bu maksad için ortaya koyduğu iradeye saygılı olmayı deneyebilirsiniz.
Dolayısıyla kervana katıl sisteme dahil ol, binbir türlü dolanbazlığın sorumlusuyla birlikte hükümet kur ve sonra da dönüp suçluyu akla, meşru bir zeminde yeni bir sistem talep edenleri de statükocu diye karala.
Bu hiç ama hiç olmadı..