KKTC’de gereksiz Kıbrıs müzakereleri tartışması

Eylül ayı sonlarına doğru BM genel kurulu yıllardır rutin gerçekleştiriliyor. BM üye devletler ABD de genel kurulda konuşma yapıyor, iç ve dış gelişmeler ile liderler şahsi ve devletlerinin görüşlerini ifade ediyorlar. KKTC CB da katılıyor ancak resmi sıfat taşımıyor, DB da katılıp bazı temaslar yapıyor. Yıllardır takip ediyoruz bu gerçekleşip, Kıbrıs sorununa atıfta bulunuluyor.

Eylül ayı sonlarına doğru BM genel kurulu yıllardır rutin gerçekleştiriliyor. BM üye devletler ABD de genel kurulda konuşma yapıyor, iç ve dış gelişmeler ile liderler şahsi ve devletlerinin görüşlerini ifade ediyorlar. KKTC CB da katılıyor ancak resmi sıfat taşımıyor, DB da katılıp bazı temaslar yapıyor. Yıllardır takip ediyoruz bu gerçekleşip, Kıbrıs sorununa atıfta bulunuluyor.
Kıbrıs Rum tarafı resmi sıfat ve Anastasiadis CB olarak katılıp, Kıbrıs sorununun çözümsüzlüğünden dolayı Türkiye ve Türk tarafını suçluyor. Bu yıl eminim ki doğu Akdeniz de ki gelişmelere özel yer verecektir. Müzakerelere hazır olduğunu ve Crans Montana da kaldıkları yerden başlayabileceklerini BM genel kurulunda söyleyecektir.
Geçen hafta BM GS Guteres, Kıbrıs sorunu ile müzakerelerin başlatılmasının öneminin büyük olduğu bir açıklama yaptı. Referanslar konusunda tarafların anlaşması gerektiğini da dile getirdi, Rum tarafı “anafores” diyor, bu da şu anlama geliyor uzlaşamadıkları konularda uzlaşılması gerektiğinin şart olduğunu söylüyor Guteres.
Be gelişmeler ışığında KKTC tarafın da gereksiz bir tartışma, Akıncı doğru yolda veya yanlış, bir kere şunun altı çizilmelidir. Kıbrıs davasını satmaya bizi Rum’un azınlığı yapmaya kimse tevessül etmez ve de edemez.
Referanslar da Rum tarafının en güçlü taleplerinden bir tanesi Türkiye’nin etkin ve fiili garantisinin son bulması, buna Akıncı dahi karar veremez kaldı ki garantiler garantörlerin çözeceği bir sorun. Türkiye vazgeçer mi? Hadi canım sizde doğu Akdeniz de ki gaz araştırmaların da savaş filosu ile burada duruyor. Asker mi çekecek en son Crans Montana da asker çekeceğini deklere etti ancak hangi koşulda ona bakmak gerekiyor.
Federal çözüm için Rum tarafı imza atacak, bu da Kıbrıs cumhuriyetinden vazgeçmek anlamına gelir ki, buna imza atacak Rum lider daha anasından doğmadı. Rum devletini yıkmak vatana ihanet ile eşdeğerdir.
O zaman CB Akıncı ve BB Tatar arasında ki bu karşılıklı suçlayıcı açıklamaya gerek var mı? Benim kanımca hedefte 2020 KKTC cumhurbaşkanlığı seçimleri var da ondan bir hava yaratılıyor. Birileri de bu seçimler sağ ve sol seçimleri olacaktır. Buna çocuklarda güler halkımızın sağ ve sol olarak bölünmesinin bize hiçbir faydası yoktur.
Gerçek temeller üzerine tartışsak çok daha iyi olacağını düşünüyorum.
Bu haber 1506 defa okunmuştur

:

:

:

: