Başkentin devlet hastanesi resmen hastalarıyla birlikte yanıyor ve çok düşündürücüdür ki kimse çıkıp sorumluluk üzerine almadığı gibi hesap da vermiyor.
Peki Dr.Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesinde yaşananlar nedir?
Çok açık ki ihmaldir, sorumsuzluktur.
Kimin ihmali? Kimlerin sorumsuzluğu?
Öncelikle bu vahim hadisenin yaşanmasına neden olanın bakımsızlık ve denetimsizlik olduğunu çok rahat söyleyebiliriz.
Dolayısıyla Devlet burada sorumlu.
Haliyle burada siyasi sorumluluk şart.
Peki kim veyahut kimler bunun siyasi sorumlusu?
Gelip geçen tüm iktidarlar.
Tabi yangının başlaması ile birlikte Cumhurbaşkanı, Başbakan, Lefkoşa Belediye Başkanı, Anamuhalefet Lideri, bazı bakanlar ve milletvekilleri hastaneye gelerek bölgede kendilerini gösterdiler.
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı bu yaşananlardan ders çıkarılması gerektiğine vurgu yaptı..
Fakat üzülerek belirtmem gerekirse yaşanan hiçbir olumsuzluktan ders çıkarmayı bilen bir algıya sahip değiliz..
Başbakan Ersin Tatar’da Devletin görevi yanan binaları yeniden inşa etmektir dedi.
Fakat bir şeyi unuttu Sayın Tatar.
Devletin ana görevi bu ve benzeri olumsuz hadiseler yaşanmadan gereken önlemleri
almaktır.
Olduktan sonra yenisini yapmak elbette gerekendir.
Velhasıl burada söz konusu yaşanan bu hadisenin siyasi bir de sorumluluğu vardır.
Dolayısıyla burada,iktidarın de muhalefetinde, özelde ilgili bakanlığında, hastane yönetiminin de, teknik bölümün de sorumluluğu büyüktür.
Şimdi gelin geçen Cuma’nın bilançosuna bir bakalım.
Ne olmuştu.
-Devlet hastanesi yandı, 3 kişi öldü
-İdlib'de Türk askerlerine saldırı oldu 33 şehit verildi.
-Rum tarafı, KKTC ile olan 7 sınır kapısından 4'ünü Corona tedbiri olarak kapatma kararı aldı
Corona virüsü bütün dünyada sınır tanımadan yayılırken küçük adamızda önlem olarak sınır kapılarının bazılarının kapatılması siyasi bir karar olarak algılandı.Rum otoritesi burada büyük bir hataya imza attı. Kıbrıs Cumhuriyeti'ni yöneten Nikos Anastasiadis'in bu zihniyetini anlamak mümkün değil...
Rum tarafının önlem adı altında geçiş kapılarını geçici kapatma kararı inandırıcılıktan uzak ve gayrı ciddi siyasi bir karardır..
Ve daha bitmedi Cuma’nın getirdikleri.
Dünya piyasaları 2008’den bu yana en büyük düşüşü yakaladı.
Kötü bir Cumaydı..