Maliye Eski Bakanı Serdar Denktaş, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, 2020 bütçesinde Türkiye yardım ve hibe kalemi olan 1.4 milyar TL'nin bir kerede alınması için girişim yapılmasını istedi.
Maliye Eski Bakanı Serdar Denktaş, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, 2020 bütçesinde Türkiye yardım ve hibe kalemi olan 1.4 milyar TL'nin bir kerede alınması için girişim yapılmasını istedi.
2020 yılını ekonomi açısından kayıp yıl olarak niteleyen Denktaş 'Aylardan beridir Ziraat bankasında duran 72 milyon serbest bırakıldı ancak içinde bulunduğumuz sıkıntıya çare değil.
Cumhurbaşkanlığı ve hükümet ve hatta muhalefet bir an önce kafa kafaya verip alınması şart olan tedbirleri hazırlayarak Ankara'nın kapısını çalmalı ve ilk etapta bütçeye konulan 1 milyar 400 milyonun bir defada ve peşinen Kıbrıs'a aktarılmasını talep etmeli' diye yazdı.
İletisinde çocukluk yıllarında okuduğu marşı da yazan Denktaş, söz konusu marşın her sabah babası Rauf Denktaş tarafından yüksek sesle okunduğunu ve bu marşla kendilerini uyandırdığını dile getirdi.
Denktaş 'İşte o zor günlerde babam bizi uyandırmak için değil , aslında ' elbet bir gün çektiğimiz sıkıntıyı anlayacaklar' inancını pekiştirmek ve kendi moralini sağlam tutmak için bu marşı söyleyerek güne başlamaktaydı' ifadelerini kullandı.
İşte Denktaş'ın o paylaşımı:
'
ANKARA ANKARA GÜZEL ANKARA,
SENİ GÖRMEK İSTER HER BAHTI KARA,
SENDEN YARIM İSTER HER DÜŞEN DARA,
YETERSİN ONLARA GÜZEL ANKARA
Yeni nesil bu marşı bilir mi bilmem. Kızıma sordum duymamış.
1963-74 arası her sabah babam yüksek sesle bu marşı söyler uyanmamızı sağlardı.
Çocuk yaşta neden her sabah bu marşla uyandırıldığımızı çok algılayamazdım. Oysa o günlerde de Kıbrıs Türk'ü bir başka saldırı altında zor günler yaşamaktaydı ve Türkiye'den başka kapısını çalabileceği yer yoktu.
İşte o zor günlerde babam bizi uyandırmak için değil , aslında 'elbet bir gün çektiğimiz sıkıntıyı anlayacaklar' inancını pekiştirmek ve kendi moralini sağlam tutmak için bu marşı söyleyerek güne başlamaktaydı.
Yıl 2020 ve bütün dünya ile birlikte yine bir saldırı altındayız.
Dünyadan bizi ayıran en önemli husus bize yardım elini uzatacak Türkiye'den başka kimsemiz olmaması. Ve evet dar günler geçirmekteyiz. 2020 yılı ekonomik anlamda kayıp yıl. Yeniden ayağa kalkmamız belki iki üç yılımızı alacak. Turizm,eğitim, yap-sat sektörlerinden elde edilen gelir neredeyse sıfırlanmış durumda.
Bu ana sektörlerdeki durgunluk yan sektörleri de olumsuz etkileyecek. Bu sektörlerde çalışmakta olan insanların işsiz kalması halinde yerli yabancı büyük bir işsiz ordusuyla karşı karşıya kalacağız. Hangi tedbir alınırsa alınsın kendi özkaynaklarımızla bu badireyi atlatabilmemiz mümkün değil. Dış kaynağa ivedi ihtiyaç var.
Aylardan beridir Ziraat bankasında duran 72 milyon serbest bırakıldı ancak içinde bulunduğumuz sıkıntıya çare değil.
Cumhurbaşkanlığı ve hükümet ve hatta muhalefet bir an önce kafa kafaya verip alınması şart olan tedbirleri hazırlayarak Ankara'nın kapısını çalmalı ve ilk etapta bütçeye konulan 1 milyar 400 milyonun bir defada ve peşinen Kıbrıs'a aktarılmasını talep etmeli.
Zecri ve doğru tedbirleri almak niyetinde olduğumuz görüldüğü anda bu sağlanabilir. Yetkililer bu işle uğraşırken bizde yaşlısı ile genci ile şu marşı öğrenip sabah uyandığımızda ve gece yatmadan önce yüksek sesle söylemeye başlayalım.
Haydi şimdi;
ANKARA ANKARA GÜZEL ANKARA,
SENİ GÖRMEK İSTER HER BAHTI KARA,
SENDEN YARIM İSTER HER DÜŞEN DARA,
YETERSİN ONLARA GÜZEL ANKARA”