Yetkili makamlar elimizde yeterli miktarda tanı kiti var diyorlar.
Doğru kabul ediyorum.
Sonuçta bu yalan söylenecek bir konu değil.
Lakin burada sanırım önemli olan tanı kiti yanında testin işlevselliği.
Yani bir günde ne kadar test yapılabildiği.
Şöyle ki;
Amerika Birleşik Devletlerinde son 7 günde 250 binden fazla test yapıldığı. Almanya’da günde 25 bin test yapıldığı,Güney Kore’de 18 bin test yapıldığı haberlerini okuyoruz.
Tabi resmi kaynakkara dayandırılarak veriliyor bu haberler.
Hakeza diğer ülkeler de aynı şekilde yüzlerce binlerce test yapabiliyorlar.
Peki bütün bunları neden yapıyorlar?
Hastalığı belirleyip, bu virüsü taşıyan insanların tedavi sürecini başlatarak onları izole etmek için..
Mutlaka sizler de farkındasınız.
Dünyada birçok ülke konunun ciddiyetini idrak etti..
Çünkü bu virüs belası savuşturulmadığı sürece Dünyanın neresinde olursanız olunuz ekonominin çarkları da dönmeyecektir.
Elbette sağlıklı yaşam şu andaki tek önceliği milletlerin. Fakat hepimiz de biliyoruz ki, bir müddet sonra sağlıkla uğraşırken bir yandan da ekonomik dengeleri kurmakla meşgul olacak yeni dünya düzeni.
Tabi ayakta kalacak ekonomiler için geçerlidir bu.
Zira bu konuyu ciddiye almayan, öteleyen, boş boş konuşup küçük siyasi hesaplarla hareket eden ülkelerin bu virüsten göreceği zarar büyük olacak..
Bugün kısmi sokağa çıkma yasağı bizim ülkemizde de uygulanıyor.
Peki bu amacına hizmet ediyor mu?
Hayır.
İnsanlar dinlemiyor.
Kısmi kısmını kötüye kullanmaktan geri durmuyorlar.
Yollarda sokaklarda dolaşmaya devam ediyorlar.
Evlerinde kalan insanların sağlıklarını da riske atıyorlar. Bu virüsün mümkün olan en kısa sürede azaltılmasına veyahut tamamen ortadan kalkmasına olanak tanımıyorlar.
O halde başka çare kalmamışsa ve bu durum hepimiz için hayati bir risk oluşturuyorsa Devlet tereddüt etmeden gerekli süreleri belirleyip bütünüyle sokağa çıkma yasağını gündemine almalıdır.