Doğal taşların gücü

Doğal taşların yaşamlarımızdaki yerini merak ediyor musunuz?

Doğal taşların yaşamlarımızdaki yerini merak ediyor musunuz?

Bu taşlara bakmak ya da bunlardan bir tanesini üzerimizde taşımak, bizlerde ne gibi duygular uyandırıyor? Bu taşlar, yaşamımızın içerisinde, öyle ya da böyle, oldukça yer kaplıyor. Bazen bir arkadaşımızın bileğini süslüyor, bazen boğazımızda ihtişamlı bir kolye oluyor; bazen de yanımızda, arabamızda taşıdığımız, uğuruna inandığımız bir obje olabiliyor.
DOĞAL TAŞLARIN DÜNYASI
Doğal taşlarla ilgili oldukça bilgi olmasına rağmen yine de en çok merak edilen konular arasında yerini almakta. Yüzyıllardır da bu taşların insan üzerindeki etkileri düşünülmeye değer boyutunda. Sarının, mavinin, kırmızının, pembenin, yeşilin tonları; ametist, kuvars, yeşim, yakut, amazonit, turkuvaz ya da o çok bilinen adıyla firuze, mercan…
TAŞ AŞKIM NASIL BAŞLADI VE NASIL DEVAM ETTİ?
Üç sene önce, bir kış günü anneme yaptığım bir ziyarette, hiç durmadan anneme yapabileceklerim konusunda bir şeyler söylüyordum. Annem, oldum olası, beni dinlemekten usanmazdı. Çocukken de hep arkasında dolaşır, bazen başarmak istediklerimi dile getirirdim; bazen okuduğum kitabın özetini yapardım; bazen de arkadaşlarımla ilgili konuşurdum onunla. Aslında o gün, anneme konuşurken her zaman olduğu gibi kendimle konuşuyordum. Kendimle ilgili düşünmeye dalıyordum. Yoga, Mandala, Reiki dışında başka nelerden etkileniyordum; tüm bu yaptıklarımı destekleyici başka ne / neler yapabilirdim? Anneme kalsa; kızı her şeyi yapabilirdi. Her konuda başarılıydım, ona göre. Konuşmalarımızın, annemin beni onaylamalarının tam da ortasında kendine güzel bir kahve yapmak için mutfağa gelen ablam, bizi şaşırtan sakinliğiyle birden bana doğru dönüp: “ Sen, doğal taşlarla ilgilenmelisin. Eskisi gibi bileklikler, kolyeler yapmalısın. Fakat, bu sefer doğal taşlardan tasarım yap ve insanlara şifa dağıt.” dedi. Çok kısa bir süre sonra, arkadaşımla İstanbul’ a yaptığımız bir yolculuk sırasında, arkadaşımın da ısrarıyla Eminönü’nde rastgele bir boncuk dükkanına girdik. O gün, gördüklerim karşısında büyülenmiştim. Renkli ve değerli taşlarımı seçip Kıbrıs’a döndüğümde ablamı dinleyerek hemen tasarım işine başladım. Bileklikler, çakra bileklikleri, Hint kolyeleri, tespihler yaptım. Kişiye özel tasarımlar da yaptım. Tabii hala yapıyorum. Tasarımlarım, bugüne kadar bazı dükkanlarda, otantik satış yerlerinde, bazı otellerde satıldı ve satılmaya da devam etmekte. İki sene önce, İzmir / Balıkesir’de “ Sonsuz Olasılıklar Festivali” ne Takı Tasarım Sanatçısı olarak çağrıldım. Orda yaşadıklarım, benim için inanılmazdı. Tasarım dünyasından çok kişiyle tanışma fırsatı bulduğum için kendimi şanslı; o güne kadar düzenli çalışmalar yaptığım için bir o kadar da kendimi istikrarlı bulmuştum. Orada, Kuzey Kıbrıs’ı bu anlamda temsil etmek de gurur vericiydi. Facebook ve Instagram’ da “Vishnu Lotus” olarak sayfam var. Bu sayfada, doğal taşlarla insanlığın uyumunu, bu taşların insanlığı şifalandırıcı gücünü anlatıyorum. Taşların özelliklerini anlatıyor; bunları takan kişide ne gibi farklılıklar oluştuğuyla ilgili bilgi veriyorum.
HER DOKUNDUĞUN TAŞI HİSSET
Ablamın bir cümlesi, bu konuda beni şu anki durumuma getirmiş oldu. Renkli, mat, parlak, kristalize, değerli, farklı özellikli taşların içinde yoğrulmama olanak kıldı. Taşlarla tasarım yaparken öncelikle o taşların ruhunu, iyileştirici gücünü hissetmeye çalışıyorum. Doğadan geleni kullanmaya gayret gösteriyorum. Her gün daha doğala doğru gidiyorum. Doğal taşları yaşamlarımıza eklemek, bizi daha huzurlu, daha rahat, daha sevgi dolu ve sağlıklı kılıyor. Doğadan geleni kendi bedenimizde, evimizde, arabamızda kullanmanın güzelliğini sağlıyor. Gerginliklerimiz, çözülüyor, şıklığımıza şıklık katarken iyileşiyoruz. Yeter ki doğal olana prim vermeyi bilelim.

Bu haber 3144 defa okunmuştur

:

:

:

: