Kamuda maaş kesintileri duracak geriye dönükler ödenecek dedi Başbakan Ersin Tatar.
Öyle ya bu ülkede sadece kamu çalışanları var.
Peki ya özel sektör çalışanları ne olacak?
Kendi kaderlerine terk edilecekler.
1500 TL ile 3 ay geçinmek zorunda kalacaklar, işlerini kaybedecekler, çalışmaya devam edenlerin de maaşlarından kesintiler yapılacak.
Devlet de seyredecek.
Hatta üç maymunu oynayacak.
Bu mudur?
Evet tam da budur Kuzey Kıbrıs’ta özel sektör çalışanının içinde bulunduğu durum.
Hani adalet?
Hani sosyal Devlet?
Hani nerde kaldı herkesin elini taşın altına koyma işi?
Ya vicdan?
İnsani değerler?
Yaşam hakkı?
Adalet kayboldu.
Sosyal Devlet anlayışı ara ki bulasın.
Ve her zaman olduğu gibi eli taşın altında ezilen özel sektör çalışanı oldu..
Vicdan çekmeceye girdi, insanları açlıkla karşı karşıya bırakarak yaşam hakları gasp edildi.
Elbette burada mevzu kamu çalışanının hak edişi değildir sıkıntıyı yaratan, tabi ki hizmetinin bedelini, hak ettiği ücreti herkes almalı.
Fakat kamu ve özel arasındaki bu korkunç ayrımcılığı da görmek zorundadır Devlet.
Çünkü bu her şeyden önce insani bir konudur.
Bugün Özel sektör çalışanları kamu çalışanlarına kıyasla çok zor koşullarda yaşamak zorunda bırakılmıştır. Kimisi işini kaybetmiştir, işine devam edenler ise maaş kesintisi ile karşı karşıya kalmışlardır. Devlet özel sektör ve çalışanlarını yok saymaktadır.
Oysa bu dönemde reel sektöre çok daha fazla destek çıkmalıydı Devlet. Zira reel sektörün çıkmaza girmesi demek ekonominin çarklarının büyük oranda durması demektir.
Kimsenin böyle bir tecrübe yaşamasını arzu etmiyorum, lakin Devletin sadece kamu üzerinden yürüttüğü sığ politika anlayışı ile böyle bir akıbetin yaşanması maalesef olasılıklar arasındadır.
Bu ülkede sadece kamu yoktur. Bu ülkede sadece kamu çalışanları da yaşamıyor.
Bu ülkede özel sektör ve özel sektör çalışanları da vardır.
Ve Devlet bu dengeyi olabilecek en adil şekliyle kurmak zorundadır..