Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, BM Genel Sekreteri Guterres'in Kıbrıs Özel Danışmanı Jane Holl Lute ile görüştü.
Görüşmeye ilişkin bilgi notunu paylaşan TC Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, 'BM'nin Kıbrıs Kıdemli Yetkilisi Jane Holl Lute'a federasyon projesinin sürdürülebilir olmaktan çıktığını söyledik. Türk tarafı Ada'daki gerçeklere uygun, egemen eşitliğe dayalı iki devletli çözümü savunuyor. Yeni bir müzakere süreci için ortak zemin oluşması gerekiyor' dedi.
Bu tarihi bir açıklamadır.
Türkiye bu açıklamayla ilk kez ve resmen iki devletli çözümü BM’ye iletmiştir.
Bugüne kadar “Türkiye iki devletli çözümü siyasetten dillendiriyor, masada yine federasyon tezi ile devam edilecek” düşüncesi, bu açıklamayla fena halde ters köşe olmuştur.
Aslında bizde her ne kadar bazı siyasiler federasyon tezinde ısrar etse de bunun artık olmayacağı bir gerçektir.
Bu gerçek sadece bizde değil Rum tarafında da kabul ediliyor.
Güney’de yapılan son ankete göre, halkın yüzde 78’i siyasi partilerin nasıl bir çözüm istediklerini kendilerinin bile bilmediğine inanıyor.
Rumların yüzde 67’si Kıbrıs sorununda, 1960 Antlaşması’nın öngördüğü gibi Türk ve Yunan alaylarının Ada’da kalacağı bir çözümü kabul etmiyor.
Yine Rum halkının yüzde 67’si de garantiler kaldırılmadan ve Türk askeri tamamen çekilmeden çözümü kabul etmeyeceğini açıkça ifade ediyor.
Rum kesiminde tablo tam olarak bu.
Daha da ileri gidersek, kendi halkının yüzde 57’si dahi Rum lideri Anastasiadis’in politikalarına inanmıyor, güvenmiyor.
Ve en önemli veri.
Halkın yüzde 62’si Kıbrıs Türk tarafı ve Türkiye’nin çözüm yaklaşımını “değiştirdiği” görüşünde.
Kısaca Rum halkanın anladığı gerçeği bugün bizde hala anlamayan siyasilerin var olması Kıbrıs siyasetini tuhaf bir noktaya sürüklüyor.
Biz eğer Kıbrıs sorununda tam bir birlik içinde mücadele edemezsek, daha doğrusu Rum halkının gördüğü gerçekleri görmemekte direnirsek bir arpa boyu yol alamayız.
Önümüzdeki dönem özellikle gayrı resmi beşli konferans, artık hayalin değil somut gerçeklerin masada konuşulacağı bir dönemi başlatacak.
Bu döneme karşı çıkanlar istedikleri kadar rüzgara karşı yelken açsın. Gidilecek köyün minaresi şimdiden görülmüştür. Bu yoldan da geri dönüş yoktur. Bizden söylemesi…