Sanata adanmış bir ömürdür yazar ve şair Hasibe Ayten’in yaşamı. Nallıhan’dan Ankara’ya geldikten sonra Ankara Ticaret Gazetesi’nde muhabir olarak çalışmaya başlayan Hasibe Ayten aylık ekin ve yazın dergisi Sesimiz adlı çağdaş bir dergiyi yayımlıyor. Sesimiz dergisi tecrübelerini EkinSanat dergisine de yansıtıyor. Bu derginin yazı kurulunda yer alıyor. Sanatsal çalışmalarına Kibele Sanat Galerisi’ni açarak devam ediyor. Dergilerde yazdığı inceleme-deneme yazılarının yanı sıra öykü ve şiir kitapları da var.
Dikende Gül Uyanır, Sevgi İklimi, Suların Kucağı, Suya Mühür, Kar Güzeli isimli şiir kitaplarının yanı sıra Aynaları Değiştirin isimli öykü kitabı ve Hayat Kısa Kuşlar Uçuyor, Şiirden Damlayan Mektuplar isimli anı ve deneme kitapları bulunuyor. Suya Mühür isimli şiir kitabı ile Kıyı Dergisi 2016 Şiir Emek Ödülü alıyor. Hasibe Ayten belli bir duruşa sahip ve bu duruşunu yıllar içinde hiç değiştirmiyor. Bizler onun sanatçıya destek veren ve kucak açan yönünü biliyoruz en çok. Özgün anlatımlı yazarın dili yalın ve estetik. Kırsalı da kenti de aynı duyarlılıkla anlatabilmeyi başarmış bir usta kalem.
Hümanist yazar yılların birikimini Hayat Kısa Kuşlar Uçuyor isimli Anı-Deneme kitabında toplamış. Kitap ismini İkinci Yeni’nin usta kalemi Cemal Süreya’nın dizelerinden alıyor. Sesimiz ve Üvercinka dergilerinde yer alan yazılarından oluşan kitap EkinSanat Yayınlarından çıkarak 2018 yılında okuyucusuyla buluşuyor. Kitabın basıma hazırlanmasını şair Ahmet Özer yapıyor.
Kitapta Cemal Süreya, Hasan Hüseyin Korkmazgil, Vecihi Timuroğlu, Gülten Akın, Metin Altıok, Hamiye Çolakoğlu, İlhan Berk, Nedret Gürcan, Sabahattin Tuncer, İnci Gürbüzatik, Adnan Gerger, Güneşi Akyol ve Saniye Başer gibi sanat dünyamızın önemli isimlerine yer veriliyor.
Kitaptan Cemal Süreya’nın Ali Lokman imzasıyla Sesimiz’e yazılar yazdığını ama bu sırrın çok çabuk ortaya çıktığını okuyoruz (s, 8). Yazar Hasibe Ayten’in ağzından çok severek dinlediğim bir anısı Cemal Süreya için yazdığı şiirine yansıyor;
Beni biraz yüceltmek için
Bir şiirimi almıştın
Bir de bikinili resmimi
O şiirimle o resmim
Mutlaka bir yerdedir
Ve
Cemal Süreya
Şairlerimizin gündemindedir.
Değerli ozan Hasan Hüseyin katılıyor Sesimiz dergisinin kadrolarına (s ,17). Dostluklarını, Hasan Hüseyin’in can yoldaşı Azime Korkmazgil’i, ozanın hastalığını da okuyoruz satırlar arasında.
Gülten Akın’ın anlatıldığı inceleme yazısında ise, değerli şairin ana yüreği acısını, “Büyü de baban sana” ilk dizeli şiirinin öyküsünü, bu dizelerin Grup Yorum tarafından bestelendiğini (s, 27) okuyoruz.
Atatürk Lisesi’nin Müdürü şair-yazar Vecihi Timuroğlu ile katıldıkları bir duruşmada Sanık Hasibe Ayten’i nasıl Sayın Hasibe Ayten diye duyduğunu esprili bir dille aktarıyor yazar. (s, 38).
Şair Metin Altıok’un çok yönlü sanatını, sert taşlardan yaptığı heykelleri olduğunu okuduğumuz sayfalarda desenlerini gösteren resimler yer alıyor (s, 56). Ankara’ya atanmayı istemeyen, atanma için araya adam sokulması tekliflerini reddeden Altıok’un Bingöl’deki öğrencilerine sevgiyle bağlanan, orada olmayı şans sayan bir yüreğe sahip olduğu anlaşılıyor kitaptan (s, 52).
Şair-yazar Nedret Gürcan’ın anlatıldığı sayfalarda İstanbul ve diğer şair-yazarlara ilişkin esprili anıları yer alıyor (s;69).
Yazar Hasibe Ayten’in yüz yüze sohbet ederken ilhan Berk’e “Gençliğinizde tanımadığınız kapıları çalıp, ünlü şair İlhan Berk burada mı oturuyor, diye sorduğunuz söylentisi gerçek mi? cümlesine yanıtını da okuyoruz. İlhan Berk gayet içtenlikle “Şiir okuyucusu günümüzde de çok az. Bizim gençlik yıllarımızda şiir okuyan yok gibiydi. Evet, gençlik çılgınlığı, kapıları çalıp Şair İlhan Berk’i soruyordum. ‘Kimse seni övmezse sen kendini öv’ diye bir söz vardır ya hani…” diye yanıtlıyor (s, 72).
Yakın dostu TRT prodüktörü İnci Gürbüzatik’i anlattığı sayfalarda birlikte geçirdikleri yaz tatilinden bahsediyor ve Misket romanına yer veriyor (s,87). Adnan Gerger’in Yüzsüz Hayat isimli romanından bahsettiği satırlarda hâlâ kanayan yaramız olan törenin ağırlığı hissediliyor.
Edebiyat ve sanat alanındaki bireysel gelişmenin temelinde bu yolu döşeyen ustaların yazdıklarını okumak kadar onları farklı yönleriyle tanıtacak eserlere de ihtiyaç vardır. Sevgili Hasibe Ayten’e arşiv niteliğinde olan Şiirden Damlayan Mektuplar ve Hayat Kısa Kuşlar Uçuyor isimli kitapları için bir edebiyatsever ve okuyucu olarak teşekkürü borç biliyorum.