Kolej sınavları

Sınavları eğitim sisteminin baş tacı durumuna getirmek büyük bir hata! Neden mi? Nedeni çok basit. İnanın ki basit olmasa, bu soruyu sormazdım. Çünkü, bu soruya yanıt vermesi gereken ilk kişi, benim.

Sınavları eğitim sisteminin baş tacı durumuna getirmek büyük bir hata! Neden mi? Nedeni çok basit. İnanın ki basit olmasa, bu soruyu sormazdım. Çünkü, bu soruya yanıt vermesi gereken ilk kişi, benim.
Sınav kavramı, öğrencilerin bilgi derecesini anlamak için yapılan yoklama anlamıyla beraber direnme, dayanma, güç gerektiren ve sonuçta bir deneyim kazandıran zor duruma karşılık gelir. Bu kavram, zor bir durumsa; direnme ya da dayanma gücümüzü ölçüyorsa; bu durumun varlığından korkmak, çok normal. Ben, çocukken korkardım. İlkokul dördüncü sınıfa geldiğim zaman, bizimkilerde ok yaydan çıkmıştı. Kolej sınavına dördüncü sınıftan hazırlanmaya başlayıp beşinci sınıfta bu konuda piştikten sonra o büyük sınava hazır hale gelmeliydim. Bu hazır olma durumuna gelmek, hiç de sanıldığı gibi kolay değildi. Uzun bir dönem, kitaplarımla uyumuş, kalem ve silgimi en iyi arkadaş; hatta dost edinmiş bir çocuk durumuna gelmiştim. O korku dolu sınavdan başka bir şey düşünemiyordum. Rüyalarımda, arkamdan koşan, her an daha da cadıya benzeyen, beyaz, lastik ayakkabılı kadın kimdi? Bunun cevabını halen bulmuş değilim. Ya, bu sınavı geçemezsem! Ailem ne düşünecek ve çevreden neler işiteceklerdi? Merak etmişsinizdir. Sınavı kazanabildim mi? Hayır, o yaşlarımı ve de çevre baskısını düşünecek olursam, maalesef…
BUGÜNÜN ÇOCUKLARININ KADERİ DÜNKÜ ÇOCUKLARLA AYNI
Kolej sınavları, senelerdir hep var. Böyle bir zihniyette gitmeye devam edersek de daha uzunca bir süre olacağının garantisini verebilirim. Sadece çok çalışarak bu sınavı kazanmak, istenilen koleje girmek olanaksız gibi. Bunun için, daha da çok çalışmak, hazırlanmaya üçüncü ya da dördüncü sınıftan başlamak, mutlaka ama mutlaka reklamını iyi yapmış, en iyi, en başarılı öğrencilere nasıl olduğunu bilemediğim bir şekilde ulaşmış, onların başarılarıyla sınavda birincileri, ikincileri kendi bünyesinde barındırmış ve dershane adını yukarılara çekmiş bir dershaneye gitmek, eve ev halkından sonra servisle ulaşabilmek, eve ulaştıktan sonra aceleden yemek yemek, ödevleri bitirdikten sonra bile çalışmaya devam etmek, gelinen son noktada artık gidip öylece uykuya dalmak gerek. Hatta ve hatta, hafta sonları dahi çok sabah kalkıp çalışmaya başlamak, sınava az bir zaman kala dershanenin düzenlemiş olduğu soru kamplarına katılmak, “Ne kadar daha çok soru çözersem; x şahsı geçebilirim? sorusunun cevabını aileyle aramak… gibi meziyetleri üzerimizde taşımamız gerek. Dünden bugüne hiçbir şey değişmedi; değişmeyecek de.
ÇOCUK OLMAK
Çocuk olup da oyunlar oynamak, müzikle, resimle, sporla değişim içerisine girmek, saati değil de okuma kitaplarını, uykuyu, sabah kahvaltılarını arkadaş edinmek, bambaşka olsa gerek. İnanıyorum ki bir çocuk, kendisi de koleji kazanıp belki yabancı dilini geliştirmek ya da daha iyi bir eğitim almak ister. Fakat, yine inanıyorum ki çocukları geliştirecek, onları geleceğe hazırlayacak yol, sınavdan geçmez. Bu yol, Avrupa’da da örneklerini görebileceğimiz gibi sınavsız ve yeteneğe göre öğrenci kabul eden kolejler yaratabilmektir. Bunun için öncelikle, düşüncelerimizde devrim yapıp da bir an önce harekete geçmek en iyisi olacak. Sınavları baş tacı yapacağımıza; çocuklarımızdaki yetenekleri fark edip de onların yapabileceklerini geliştirmek adına açılması gereken modern aklın kabul edebileceği düşüncelerle temeli atılması gereken okulların planlarını gün yüzüne çıkaralım.
Tüm ailelere ve eğitimcilere sesleniyorum! Çocuklarımızı, öğrencilerimizi yeteneklerine göre değerlendirip onları sınav konusunda zorlamayalım. Onları yapamayacakları, başaramayacakları bir iş için sınamayalım, onları utandırmayalım, kendimizin ve onların yaşamlarını işkence haline getirmeyelim. Onlar, en doğrusunu bilirler. Sizin ve de toplumun yüzünden o küçücük yüreklerinde ne kasırgalar barındırdıklarını bilemeyebilir, hissedemeyebiliriz. Şu anki Pandemi Dönemi’nin bizlere kaybettirdiklerini ve oluşan riskleri de göz önünde bulundurup kolej sınavlarının gerekliliği konusunda daha etkili çözümler üretilmeliyiz.

Bu haber 3087 defa okunmuştur

:

:

:

: