Har vurup harman savurdular

Osmanlıda gayri menkul sisteminde uygulanan vakıf hukuku sayesinde. Ülke sınırları içerisindeki gayri menkuller ciddi olarak güvence altına alınmış ve sözü edilen mülklerin elden çıkarılması engellenmişti.

Osmanlıda gayri menkul sisteminde uygulanan vakıf hukuku sayesinde. Ülke sınırları içerisindeki gayri menkuller ciddi olarak güvence altına alınmış ve sözü edilen mülklerin elden çıkarılması engellenmişti.
Osmanlı İmparatorluğunun Kıbrıs Adasını fetihten sonra uyguladığı toprak düzenine getirmiş olduğu hukuk sistemi de vakıf hukukuna dayandırılarak. Ada topraklarının yabancıların eline geçmesi önlenmişti.
İstanbul’un işgalinin önlenmesi karşılığında. Ada 1878 tarihinde geçici bir süre için İngiltere Krallığına kiralanmıştı. Anlaşmada kira sürecinde adada uygulanacak hukuk sistemi, Osmanlı hukuk sistemi olacaktı.
İttihat ve Terakki Cemiyetinin yöneticilerinin, Alman hayranlığından dolayı, Osmanlı İmparatorluğunu Almanın yanında Birinci Dünya Savaşına dahil edişinden sonra. İngiliz İmparatorluğu, kendisine karşı savaşa giren Osmanlı İmparatorluğunu Kıbrıs Adasını ilhak ederek cezalandırma yoluna gitmiş.
Adanın, 1914 ‘te İngiliz Krallığı tarafından ilhak edildiği dünyaya ilan edilmişti.
Artık, Osmanlı İmparatorluğu ile İngiliz Krallığı düşman olarak cephelerde karşı karşıya idiler.
Osmanlı İmparatorluğunun, Almanya ile İngiliz ve müttefiklerine karşı savaşa girmesinden dolayı. Kıbrıs Adasındaki Türk Halkının İngilizler tarafından cezalandırılma dönemi de başlamıştı.
Türk çalışanlar, devlet dairelerinden uzaklaştırılıyor. Yerleri ada dışından getirilip adaya yerleştirilen Rumlar tarafından dolduruluyordu.
Türk nüfus, ekonomik açıdan da zayıflatılarak adadan göç etmeleri sağlanıyordu.
Türk Halkı ellerindeki emlağın vergilerini ödeyemedikleri için mallarını vakfedip, birçoğu anavatan Türkiye’ye göç etmişlerdi.
İngiliz sömürge yönetimi, Vakıfları, adaya vali atadığı kişinin yönetiminde idare etmeye başladı.
Vali, Vakıfların yönetimine, İngiliz yönetimine bağlı, İngilizin çıkarlarını sağlayacak. Sözde Türk Evkaf murahhaslarını adanın baş kazasına tayin etti.
Türk mülklerinin yabancılara gitmesini önleyecek olan Evkaf güvencesi de İngiliz valinin, uluslararası hukuka aykırı olarak. Vakıflar idaresine vakfedilmiş Türk mallarını, uyduruk emirnamelerle, Tapu kayıtlarında Rumların üzerine geçirerek. Türk malları için bir emniyet süpabı olan vakıf hukukunu kalbura çevirdi. Vakıf malları Rumlara verildi.
Bu uygulamalar, Evkafın başına getirilen, İngiliz işbirlikçileri olan Evkaf murahhasları tarafından yapıldı.
Dünyada iki hukuk sistemi vardır ki Dünya var oldukça bu iki hukuk sistemi de var olmaya devam edecektir.
Her ikisi de dokunulmazdır.
Biri Vakıf Hukuku, diğeri de Kilise Hukukudur. Her iki hukuk sistemi de halkların bağlı oldukları dine bağlı olarak, gelişmiş ve dokunulmaz olmuştur.
Fakat İngiliz sömürge yönetimi, dokunulmaz olan bu iki hukuk sisteminden biri olan Vakıf Hukukunu, bırakınız dokunmak, delerek kalbura çevirdi. Adada uygulanmakta olan Kilise Hukukuna dokunmadı. Dokundurmadı.
Türk Kurtuluş Savaşının zaferle sonuçlanmasından sonra. Kıbrıs Türk Halkına cesaret ve güç gelerek. Ada üzerindeki haklarını aramaya. Spontane olarak liderler çıkarmaya.
Vakıf idaresinin, Türk Halkına verilmesi için mücadele etmeye başladı.
Faiz Kaymak, M. Necati Özkan gibi birçok aydın gazeteci bu mücadeleye katıldı.
Mücadele, gazetelerde yazılar, İngiliz Kraliyetine mektuplar, dilekçeler şeklinde gelişti.
İngiliz Krallığı, oturduğu vakıf idaresinden, bir türlü kalkmak istemedi.
Siyasi arenaya, tıp tahsilini bitirip adaya dönen Dr. Fazıl Küçük de katıldı. En büyük uğraşı. Türk haklarının elde edilmesi için başta vakıflar idaresi oldu.
Mücadelesine, Lefkoşa’da Halkın Sesi gazetesini çıkarmak için matbaa kurarak adım attı.
Kalemi kılıç. Gazetesi kalkan. Sahada mücadele başlattı. Türk Haklarının elde edilmesi için kamuoyu oluşturmaya çalıştı. Birçok kez yazılarından dolayı soruşturmaya tabii tutuldu. Mücadelesinde yılmadı, devam etti.
Konu, zamanın TC Başbakanı Adnan Menderes’e iletildi. İngiltere ile yapılan görüşmeler sonucu, 1956 yılında Vakıflar idaresi içi boşaltılmış olarak, Kıbrıs Türk Halkına devredildi.
Dün Vakıflar idaresinin Türk Halkına devrinin 65‘ci yılını kutladık.
Kıbrıs’ta Vakıfların kuruluşunu tarih sayfaları 1571 olarak göstermektedir.
450 yıllık bir ömür.
Nice 450 yıllara…
Bu haber 3918 defa okunmuştur

:

:

:

: