Şehitlerimizi anma haftası

Şehitlerimizi anma , salt bir hafta ile kifayet etmesi mümkün mü?

Şehitlerimizi anma , salt bir hafta ile kifayet etmesi mümkün mü?
Şehit ne demek ?
Bir ilke uğruna canını veren kişidir .
Bu ilke de ülke coğrafyasına sahip çıkmak ve o coğrafya üzerinde insan onuruna yaraşan hür ve bağımsız bir yaşamı sürdürmektir .
Bu ilke , temel ve vazgeçilmez bir insan hakkıdır . İşte bu hakkı Kıbrıs Türk Halkına yakıştırmayan , onu bu haktan mahrum ederek Girit’teki Türk kardeşlerimize yaptıklarını bize de yapmak istediler .
Bir gecede adadaki Kıbrıs Türk Halkını imha edip , büyük emelleri olan Enosise ulaşmak istediler .
Girit’teki Türk halkına yapılan imha ve soykırım hareketi . Kıbrıs Türk Halkının kulağında hep küpe olarak sallanıp durmuş ve karşı unsurun hareket tarzları hep mercek altına alınmıştı .
Girit özlemi ile yanıp tutuşan insanlıktan nasibini almayan o güruha ve liderliğine karşı . 1955 ‘ ten itibaren Kıbrıs Türk Halkı 7’den 70’ e hep eli tetikte beklemiştir .
Noel’de yapılacak olan soykırım , Lefkoşa’da Tahtakale semtinde polis kılığına girmiş Eokacılar tarafından 21 Aralıkta başlatılmıştı . Yani hesap gününden bir hafta önce .
Tüm adada Eoka , telefonlardan parola marifeti ile katliamın başladığını , kazalardaki şubelerine bildirerek . Adanın her yerinde Türk avına çıkılmasını sağladı . Nerede bir Türk varsa katledilmeye başlandı . Ben Baf kasabasından olduğum için 21 Aralık ve ötesinde , ancak Baf’ta görüp yaşadıklarımı anlatabilirim . Lefkoşa Tahtakale’deki olaylardan ve Rum saldırılarından sonra , TMT devreye girerek tüm Türk birimlerindeki Türk liderliğini uyararak , savunulacak Türk bölgelerine sığınmaları istendi . Ayni gece telefon dairesinde çalışan Türk memur , manuel olan telefon sisteminde konuşmaları dinlerken . Lefkoşa’dan gelen ve Baf Kasabasında ikamet eden bir Eokacıya , Lefkoşa’dan telefonda konuşan başka bir Eokacı şunları söylüyordu .
“ Biz Lefkoşa’da başlattık siz de başlatınız .“ Bu parola Türk katliamının başladığını teyit eden bir olgu idi . O dönem telefonlar manuel olduğu için görevli memur isterse konuşulanları dinlerdi .
Bu haber karşısında , tüm sosyal tesisler kapatılmış . Uç bölgelerde ikamet eden Türk aileleri Türk kesimine sığınmaya başlamışlardı .
Gelen emir üzerine çanaklardaki silahlar topraktan çıkarılarak gerekli bakım ve servisten geçirilerek olası bir saldırı karşısında hazır hale getirilmişlerdi . Bunlar İngiliz yapımı Çanakkale’de İngilizlerin kaçıramadıkları silahlardı . Genellikle piyade ve Sten olan uzak ve kısa menzilli silahlardı .
Akritas Planı , zamanında uygulanmadığı için her yerde eş zamanlı olarak saldırı planları da uygulanma olanağı bulamadı .
Bir anlamda TMT’nin hazırlanmasına da bu gecikme yaramış gibi .
TMT örgütünü toprağın altından toprağın üstüne çıkararak , açık ve aleni olarak çok ivedi savunma mevzi ve hatları oluşturdu .
Deniz sahili Rum kontrolü alanında kaldığı için , mevzilere savunma amaçlı olarak konulan torbalara , kum yerine toprak dolduruldu .
Rum kesiminde dağınık olarak ikamet eden Türk aileleri . Türk kesimine getirilerek odalar paylaşılarak göç eden bu kardeşlerimize sahip çıkıldı .
Adaya BM barış gücü gelene kadar , İngiliz üslerindeki İngiliz askerleri görev yapmaya başladılar . Eoka canilerinden kaçarak canlarını kurtarmak isteyen ve bunlara sığınan Türkleri , polis kıyafetinde olan Eokacılara teslim ederek , katledilmelerine ortak oldular .
Baf Türk Halkı 7‘den, 70’e herkes gücü ve olanakları ölçüsünde bu adada insan onuru ve özgürce yaşamak için her şeyini ortaya koyarak. Baf’ın üç mahallesinde yaşama mücadelesini eli tetikte vermeye başladı . Bu mücadelenin uzun bir mücadele olduğunun bilincinde idi .
Her yerde olduğu gibi Baf’ta da bir vakitten sonra aylık ve gelir elde edilememesinin bir sonucu olarak , beslenme sorunu ciddi şekilde gündeme gelmişti .
Bu büyük sorun , TC Kızılay Derneği tarafından çözülmüş ve Kızılay gıda yardımları beslenme sorununun imdadına yetişmişti .
11 yıl Baf Türkü diğer bölgelerdeki Türk kardeşleri gibi parmak tetikte onurlu ve özgür bir yaşam için mevzide hazır bir vaziyette idi .
Tüm adada , ayni ilke uğruna savaşan ve şehit olan binlerce şehidimiz var . Bunlar bize , bu adada özgür bağımsız ve egemen bir ortam yaratmak için canlarını vermişler ve vatan toprağı ile bütünleşmişlerdir .
Ödedikleri bedel , yaşamları olmuştur .
Bu şehitlerimizi bir haftaya sığdırmak mümkün mü ?
Cumhurbaşkanı Sn. Tatar’ı yürekten kutluyorum . Şehitlerimize ve ailelerine sahip çıktığı için .
Bu adadaki yaşam hakkımızın varlık nedeni .
Onların yaşamlarını feda etmeleri sayesinde değil midir ?
Onlar için ne yapsak azdır .



Bu haber 3382 defa okunmuştur

:

:

:

: