Bu utanç bir daha yaşanmasın!

Bugün yazıya yaşanmış bir hikaye ile başlayalım.

Bugün yazıya yaşanmış bir hikaye ile başlayalım.
Şaka değil gerçek…
Bundan tam 70 yıl önce bugün…
Yani 31 Ocak 1952’de Türkiye’de Gümüşhane’nin Kelkit ilçesinde bir grup yurttaş cumhurbaşkanı, başbakan ve Gümüşhane milletvekillerine şu telgrafı çekti:
'Vilayeti: Gümüşhane;
Kazası: Kelkit;
Kaymakam: Yok;
Doktor: Yok;
Askerlik şubesi başkanı: Yok;
Yargıç: Yok;
Mal müdürü: Yok;
Özel idare müdürü: Yok;
Tapu sicil müdürü: Yok;
Ortaokul müdürü: Yok;
PTT müdürü: Yok.
İşte biz böyle bir kazada Devleti Ali'nin yurttaşları olarak huzur ve güven içinde yaşıyoruz…'
Bu telgraftan alınacak dersler vardır.
Bunların olmadığı yerde devlet var denir mi? Elbette denmez.
Devlet eğer vatandaşına huzur ve güven sağlıyorsa devlettir. Onu devlet kılan vatandaşına kol kanat germesidir.
Vatandaşına kol kanat geremeyen devlette hiçbir makama ihtiyaç yoktur.
Halk Vakfı Yaşlı Bakımevi’nde yaşananlar bize bu hikayeyi hatırlattı. 65 kişinin kaldığı bir yaşlı bakımevi düşünün… 20 kişi covid-19 olmuş.
Hasta olan yaşlılar kaderine terk edilmiş.
Yanlış anlaşılmasın, bu insanlar orada bedava da değil, parasıyla kalıyor.
Ama bu insanlara verilen ilaçların bile tarihi geçmiş.
Temizlik yok. Damdan yağmur suyu akıyor.
Bazı yerlerin sigortası atmış.
İdrar ve dışkı kokularından bakımevinin bırakın içine girmeye, yanından geçmeye imkan yok.
Bakımeviyle ilgili izlenimleri paylaşan hekim, “Nazi toplama kampı mı, yoksa yaşlı bakım evi mi” yorumu yapıyor.
Elbette bu ülkenin kurumları var.
Vakıflar İdaresi, Sınırüstü köyündeki Halk Vakfı Yaşlı Bakımevi’nde yaşanan skandalın ardından yaşlıların, bugün itibarıyla Gazimağusa'da yer alan özel bir bakımevine geçişlerinin sağlanacağını duyurdu.
Gerekli yasal uyarıların yapılmasına rağmen oluşan üzücü duruma kayıtsız kalmayacaklarını belirten Vakıflar İdaresi, duruma el koydu.
Başbakan Sucuoğlu da Halk Vakfı Yaşlı Bakımevi yönetiminin görevden alındığını açıkladı. Ancak yetmez. Yaşananlar devletin sorumluğundadır.
Bir daha böyle bir utancın yaşanmaması için nasıl tedbirler alınacak. O da açıklanmalıdır.
En iyi tedavi tedbirdir. Bu tedbiri alamıyorsak, bundan 70 yıl önce Kelkit’ten Ankara’ya telgraf çeken halkın durumuna düşeriz. Bizden söylemesi…



Bu haber 7341 defa okunmuştur

:

:

:

: