Yaşamın içinde zifiri karanlıkta Rüzgarın titrettiği yaprakların ardından çağıran bir ses Bir feryat gibi Çabucak yitiriveren Anlaşılamadan Ağıtlarla yüklü. Ah göğsümdeki yarayı öptüğüm.
Elini tutamadığım. Dilimde yanık bir Şarkı. Notaların hepsi batar Kalbimize.
6.Şubat.2023
Saat 4.17.
Öyle ucuz ettiler ki her şeyi,
Sözü, saygıyı, erdemi...
Ölümü bile kirlettiler.
Oysaki bir çiçek koklayıp bir hayvan sahiplenip, birkaç insan tanıyıp, sevip bu dünyadan gidecektik. Nasıl kötü bir zamana denk geldi ömrümüz...
'Nazım Hikmet'
Halden anlayan insanlar olmalıydı heryerde insanca, insan ayırımı yapmadan. Cana hassasiyeti olmayanın insanlık haysiyetinden söz edilemez..
İnsanlarla oynamamalı.
Şubat en kısa aydı.
Ama tarihin en uzun acısını yazdı.
“Sonra sonra değişti;
Evler
kapılar, kilitler, en çok da hayatlar...
Bu kadar acı yeter. Kim, kimler iyileştirecek geride kalan hayatları, yaşanan dramaları. Öksüz kalan küçücük çocukları, yıkılan yok olan hatıralar, binbir güçlükle kurulan yuvaları kim yeniden iyileştirebilirki.
İnsan biraz sevgi katmalı ömürde bıraktığı ayak izlerinde...
Cemre bu sefer insanlığa düşsün! Ne toprağa, ne suya, nede havaya. Sadece insanlığa düşsün... Gücüm yetseydi tüm dünyayı sevgimle kucaklar iyileştirmek isterdim.