Usame Bin Ladin’in öldürülmesi tüm dünyada yankı bulmuştur. Obama'nın yaptığı açıklamada bunu bir zafer edasıyla seslendirmesi ve ABD’de büyük bir sevinç ve coşkunun ortaya çıkması düşünülmesi gereken bir gelişmedir.
Yıllardan beridir bulunamayan Usame Bin Ladin'în kimi zaman Pakistan’ın kuzeybatısındaki dağlık, aşiretlerin yaşamakta olduğu ve hatta no man’s land denilen kimsenin kontrolünde olmadığı düşünülen bölgeler ya da Peşaver gibi son derece karmaşık coğrafi olarak da zor şartların bulunduğu yerlerde saklandığı söylenmekteydi. Fakat basın ve kamuoyunda oluşan ve ya oluşturulan bu havanın aksine Bin Ladin İslamabat’ın 150 km uzağında Keşmir'e yakın bir malikanede düzenlenen bir operasyonda öldürülmesi bazı soru işaretlerini de kafalarda oluşturmaya yetti. Sorun şu ki; yıllardır bulunamayan Ladin nasıl oldu da günü gelince bu kadar çabuk şekilde öldürülebiliyor? Aslında Ladin'in burada bulunması sürpriz değildir. Bazı militan grupların Pakistan'dan Keşmir'e geçişlerde teknik destek ve eğitim verdiğini hepimiz biliyorduk. Burada da bulunması tarafımca sürpriz olmamıştır.
Operasyonun yapıldığı yer kadar zamanda tartışma konusudur. Bildiğimiz üzere Barrack Huseyin Obama, Nisan ayındaki başkanlık seçimleri için böyle bir adım attığı konusu kapalı kapılar arkasında konuşulmaktadır. Çünkü Obama yönetimi işbaşına geldiğinden bu yana dış politikada en çok eleştirildiği konulardan birisi Afganistan ve terörle mücadele hususlarında beklenen başarıyı sağlayamaması olmuştur. Bu bağlamda Obama'nın yaklaşık 18 ay sonra seçimler öncesinde Afganistan kartını garantiye almak çabasında olduğunu söyleyebiliriz. Şunu da Söylemekte yarar vardır esen bu rüzgar El_Kaide'nin olası saldırısıyla tersine dönebilir. Nitekim Washington'da diğer büyük eyaletlerde alınan tedbirler olası saldırıya karşı ABD istihbaratının alarma geçtiğinin göstergesidir.
İslami Cihad'da büyük bir rol üstlenmiş Usame Bin Ladin'in öldürülmesi El_Kaide açısından önem arz etmektedir.11 Eylül saldırısının planlayıcılarının birçoğunun öldürülmesi ve ya tutuklanması sonrasında El_Kaide'nin çöküşe gireceği söylentilerinin boş çıktığını da gördük. Bugün'de aynı tablo çizilmeye çalışılmaktadır. Fakat aynı sonuç olarak süreç işleyecektir. El-Kaide'nin zayıflamasının beklenmesi anlamsızdır. Örgütün yapısı ve işleyişine bakıldığında hiyerarşik yapının çok fazla olmadığı gözlenmektedir. El-Kaide bulunduğu ülkelerde mikro grupları da etkilemede büyük bir rol üstlenmiş örgüttür. Bu yüzden ABD'nin güvenlik tedbirlerini arttırması normal bir durumdur. Yapılması gerekende budur. Örgüte bağlı dünyada birçok grup olduğundan örgütün şemsiyesi altında faaliyetlerine devam edeceklerdir. Avrupa'nın büyük şehirlerinde Madrid ve Londra gibi metropollerde yapılan eylemler El-Kaide'nin gücünün büyüklüğünü göstermiştir. Bu yüzden bugün El-Kaide'nin çözüleceği fikrine haiz kişilerin yanlış fikirde olduğunu deklare edebiliriz.
