Yalçın CEMAL
Yalcincemal@hotmail.com

AB üyelerinin, Türkiye’nin üyelik müzakerelerinde öne sürdükleri koşullara ilaveten, Türkiye’nin, terörizme karşı sürdürdüğü mücadelenin, insan haklarına aykırı olduğu iddiası karşısında, birlikle Türkiye arasına, çok ciddi şekilde, soğukluğun da ötesinde, kara bulutlar girdi.
Türkiye’nin, iddiasına göre, AB üyeleri, Türkiye’de, terör olaylarına katılanlara karşı, Avrupa’nın yaklaşımının, hiç de hoş karşılanamayacağını, Avrupa’nın, bu terörist ve terör örgütü temsilcilerine, davranış biçiminin, nerede ise, terörü destekler nitelikte olduğu yollu açıklamaları, birlikle, Türkiye arasındaki ilişkileri daha da kötüleştirdi.
Erdoğan’ın, bir Doğu Bloku Birliği olan, Şanghay Birliği için yapmış olduğu katılım açıklama ve istekleri karşısında, AB‘nin hiçbir mesaj almaması, Türkiye için, tavırlarını değiştirmemesi İki taraf arasındaki, söz düellosunu da, artırmış oldu.
AP‘ın son girişimi ile, birlikle Türkiye arasındaki ilişkiler, daha da gerginleşti.
Türkiye ile, müzakerelerin durdurulması, AP‘ın gündeminde.
Oylanması için, düğmeye basıldı.
Bunun gerçekleşmesi halinde, ilişkilerin, eski seyrine dönmesi, imkansızlaşır.
Bu konuda, Sn. Erdoğan:
Avrupa Parlamentosu’nun, Türkiye ile ilişkileri dondurma kararı karşısında.
“Bunun, bizim açımızdan, hiçbir kıymeti harbiyesi yoktur.”
Avrupa, Türkiye için, ferman çıkarmaya hazırlandığı saatlerde, doğudan, Türkiye’nin moralini yükseltecek, bir karar çıktı.
Şanghay İşbirliği Örgütü, tarihinde ilk kez, üyesi olmayan bir ülkeye, Türkiye’ye, Enerji Kulübünün, 2017 Dönem Başkanlığını verdi.
Batı ile, soğuk rüzgarların estiği bir dönemde, Şanghay İşbirliği Örgütü üye Devletlerinin aldığı bu karar, aslında, batıya karşı da, bir tokat niteliğinde olsa gerek.
Bu olay, hep iddia ettiğim gibi, Türkiye’nin, alternatifsiz olmadığını da, göstermiştir.
Unutmayalım ki, Atatürk Türkiye’sinde, TL‘nin, Dinar para biriminin üzerinde, bir değerde olduğu yıllarda, Türkiye’nin, Batı ile ilişkileri, sıfır noktasında olduğu yıllardı.
Türkiye, Şanghay İşbirliği Örgütü’nün bu kararı ile, makas değiştirdiği anlamı da, ortaya çıkmıştır.
Türkiye’nin, Şanghay İşbirliği Örgütüne üyeliğine, Çin Halk Cumhuriyeti de, sıcak bakıyor.
Bu olay, birliğe giden yolun, kapısını da, açmıştır.
Birlik içerisindeki Enerji Kulübünün, Dönem Başkanı olan Türkiye’nin, üyelik için de, yolu açılmış olmaz mı ?
Bilindiği gibi Şanghay İşbirliği Örgütü üye ülkelerin, egemenlikleri devam etmektedir.
Şanghay olayı, bizleri, yani Kıbrıs Türk Halkını nasıl ilgilendirir ?
Türkiye’nin, AB üyesi olabilmesi için, AB’nin şartlarını, kabul etmesi gerek.
Bu ise, kısa bir dönemde mümkün değil.
Şartları kabul demek ”Türkiye’yi böl“ demekle eş anlamlı.
Bu mümkün değil.
Avrupa, Türkiye’nin rotasını, Şanghay’a kırmasını kendi zorladı.
Kıbrıs Müzakere süreci , kimilerine göre, çöktü.
Kimilerine göre de, çökmedi.
Kimilerine göre, devam ediyor.
Herkes, kafasındakini söylüyor.
Süreci, tekrar canlandırma faaliyetleri, başladı bile.
Anlaşma için, çabalara devam ediliyor.
Anlaşma olur ise, anlaşma ile, Kıbrıs Türk halkı, Avrupa’ya.
Türkiye ise, Şanghay’a.
220 bin Kıbrıs Türkünü, Türkiye’nin üyesi olmadığı, bir Avrupa’da acaba neler bekler ???
Kıbrıs Postası’nın 15‘ci yıldönümünü kutlar. Nice 15 yıllar dilerim.
Ayrıca, tüm öğretmenlerin, öğretmenler günü, kutlu olsun.