Akıncılar

Luricina’nın kökeni Kıbrıs’taki Lüzinyan dönemine kadar gittiği söylenir. Köydeki eski katolik kilise kalıntıları bu iddiaları destekliyor.

Luricina’nın kökeni Kıbrıs’taki Lüzinyan dönemine kadar gittiği söylenir. Köydeki eski katolik kilise kalıntıları bu iddiaları destekliyor. “Lorenza” isimli bir Lüzinyan kadınının, pınar etrafında yaptırdığı birkaç evden gelişerek büyümüş Luricina.

Osmanlının Kıbrıs’ı fethinden sonra Türkler yerleşir Akıncılar'a ve yüzyıllar boyunca da Osmanlı köyü olarak kalır. 1958’de bölgede azınlık olan Rumlar bu tarihten itibaren de yavaş yavaş bölgeden uzaklaşırlar.

Ancak o dönemlerde komşu köylerden Piroi (Gaziler) karma bir köymüş gazilerdeki Türkler azınlıkta kalınca. Rumlar olay çıkartırlar amaçları gazilerdeki Türkleri katletmektir.

Ancak bu olay bir şekilde Luricina'ya ulaşır. tüm Luricina'lılar Piroi'deki Türkleri kurtarmak için harekete geçer tüm köyün yetişkin erkekleri ellerinde bulunan 3-5 av tüfeği, tabanca, şiş, bıçak ve sopalarla saldırıya geçer. Bu durumu gören Rumlar 'kaçın Luricina'lılar akın akın geliyor.'der ve kaçarlar. o zamandan sonra Luricina'nın ismini akıncılar olarak değiştirdiler. Akıncılar köyü 1963 ve 1974 tarihlerinde Rumların zulmünden dolayı köylerinden, evlerinden göç eden tüm Türklere kucak açıp ev sahipliği yapar. Akıncılar geçmişte çok zengin bir mal varlığına sahipken, nüfusu yakın tarihte 5 bine kadar çıkmış. Şimdiki nüfusu ise sadece 300 kişi. Yöreye özgü beyaz taşlardan ve beyaz topraklı kerpiçlerden yapılmış evler, kendine özgü bir mimari ile birleşince, nereden bakarsanız bakın, ilgi çekici panoramik görüntüler vermiş Akıncılar'a. Daracık ilginç sokakları eskiden taş şimdi asfalt olan yolları ile tipik Osmanlı köyü akıncılar...

1976’dan buyana köyden bir hayli göç olmuş dünyanın dört bir yanına. Bu yetmezmiş gibi dönemin devlet yöneticileri köyün sorunlarına acilen çözüm bulmak yerine, iki ocak tüttüreceksiniz diyerek Akdoğan köyünü yerleşime açar. 1974 öncesi beş bini aşan nüfus, şimdi ise 300’ün altına düşer...

25 bin dönümlük toprak arazisine sahip olan köy, çok verimli bir toprağa sahiptir. Toprak beyaz killi topraktır. Kuru ziraat ve hayvancılık köyün geçim kaynağıdır. Sulu ziraat da çok elverişlidir. Akıncılar'ın böğrülcesi çok lezzetlidir. Ada’nın en iyi börülcesini yetiştirirler. Köylülerin bazıları dışarıya zeytin ve yağ satışı da yaparlar. İncir, zerdali, badem, alıç, harup, armut, dut ağaçları köyün dört bir yanına yayılmıştır tepelerde ağrelli, gabbar boldur. Hostez, kaz ayağı, gömeç, lapsana ve daha bir çok faydalı bitki yetişir. BM kalkınma programı ve gelecek için ortaklık tarafından yürütülen ve akıncılar köyünün restorasyon çalışmaları bittikten sonra sırada ne var sorusu aklımıza gelebilir. Bu değerli çalışmalar kısa sürede meyvelerini vereceğe benzer nitekim UNDP ve TC yardım heyetlerinin katkılarıyla kısa bir zaman içersinde akıncılar köyüne tekrar dönüşler gerçekleşe bilir çünkü bu girişimler sayesinde köyde gözle görülür bir hareketlilik başlamış bile. Yıllar önce Akıncılar'dan göç edenler artık geri dönüp evlerini onarmaya başlamış bile. Bu azimle giderse 1974 öncesi 5 bin nüfusu akıncılar tekrar yakalayabilir...

Bu haber 59 defa okunmuştur
  • gene donsek... serhat  istanbul - 18.04.2013 Akincilar 3- 4 sene evveli kirklarda askerlik yaparken gorev icabi sikca geldigimiz bi koydu ne biliyim cok farkli bir havasi cok farkli bir atmosferi var insan kendini sanki eski bir film sahnesinde gibi hissediyor insanin ruhunu rahatlatan yerlere sahip kibris ordayken hic ozliycegim aklima gelmezi ama sanki simdi kendi memleketim kendi koylerimden uzak kalmis gibiyim icimden icin icin oralarda olmak istiyorum... Bir gun ama mutlaka
  • arzu erdoga rifat   londra - 15.12.2011 akincilarin eski haline donmesini arzu ederim.

:

:

:

:

DİĞER HABERLER