Toplumsal hayatımızda dayanışmanın, kaynaşmanın ve huzurun zirveye çıktığı “af, mağfiret ve bereket”iklimi olarak belleklerimizde yer eden bir Ramazan ayını daha dün kıldığımız Bayram namazı ile geride bırakmış bulunuyoruz.Bayramların, Türk Milletinin tarihi hafızasında özel ve önemli yeri vardır. Kıbrıs Türkü açısından da bayramlar tarih boyunca birleştirici, bütünleştirici bir rol oynamış, soysal yardımlaşma, sevgi, saygı ve hoş görünün ikame edildiği özel günler olmuş, dolaylı anlatımla ifade edecek olursak, zor günlerde birleşmenin, birleşebilmenin hazırlık provası olmuştur.Hayatımız boyunca yılda iki kez idrak ettiğimiz bu bayram günlerinde toplum olarak sabah erken saatlerde Camilere koşmak, ülkemizin her köşesinde inşa ettiğimiz yüzlerce ibadethaneyi tıka basa doldurmak,akraba, komşu ve hasta ziyaretleri gerçekleştirmek, çocukları sevindirmek gibi güzel hasletleri kuşaktan kuşağa aktararak ve yenilerini ekleyerek, zenginleştirerek bugünlere geldik.
İngiltere’den ve Kıbrıs Türkünün yoğun yaşadığı başka ülkelerden adaya macera tadında heyecan ve mutluluk dolu yoluculuklar yaparız.Karpaz’dan Yeşilırmak’a kadar bayram ziyaretleri ile şenlenen evler, Camilerde başlayıp daha sonra, Cumhurbaşkanlığı, siyasi parti temsilcilikleri, Din İşleri Başkanlığı, sivil toplum kuruluşları gibi çeşitli mekanlarda bir araya gelerek yapılan toplu bayramlaşmalar gerçekleştiririz. Bayrama özel tatlılar,yemekler yaparız. Yetim kalpleri sevinçle doldurur,dargınlıkları,kırgınlıkları unuturuz. Hasta,yaşlı ve kimsesizleri ziyaret eder, yalnızlıklarını paylaşır, ihtiyaçlarını karşılarız.Bütün bu etkinlikler Kıbrıs Türkü’nün Türkiye’den Azerbaycan’a, Kırgızistan’dan Kazakistan’a, Türkmenistan’dan, Uygur Türklerine kadar hepsinde var olan karakteristik “Türk” bayram anlayışını yansıtır. Kıbrıs Türkü olarak dört yüz milyonluk devasa büyüklükteki bir Türk dünyasına ait olduğumuzu hisseder, bu aitlik duygusunun verdiği haklı gururu yaşarız her bayramda.İletişim teknolojilerindeki baş döndürücü gelişmeler, alışkanlıklarımızı da kökten değiştirmiş ve daha duygusuz acımasız insanların yaşadığı bir dünya oluşmasına neden olmuştur. Alışkanlıklarımızın ve algılarımızın geçirdiği köklü değişiklikler kutlanan bayramların, eski bayramlardaki kadar sevinç ve coşkuya dönüştürülememesine neden olmaktadır. İletişimde meydana gelen bu hızlı değişim nedeniyle ruhsuz, duygusuz, savaşı, öldürmeyi oyun gören, kazanmak için her yolu mübah sayan robotlaştırılmış bireylerden oluşmaya başlayan günümüz dünyası, insanlık adına vahşi ve ilkel savaşların yapıldığı dönemi yaşamaktadır. İnsana hayvan kadar değer vermeyen zihniyetlerindünyayıhangi noktaya getirdiğini ve nereye götürmek istediğini görmeliyiz.
İster Ramazan bayramı olsun, ister kurban bayramı olsun bizlereinsanlığın, insanlıktan uzaklaştığı bu acı tabloyu, görmemizi, hissetmemizi, sağlar. Ramazan Bayramının, sevgi ve kardeşliğimizin artmasına, dayanışma ve yardımlaşma duygumuzun kuvvetlenmesine vesile olmasını diliyor, sağlık,huzur,neş’e içinde sevdiklerinizle birlikte bir bayram geçirmeniz dileğiyle bayramınız kutlu olsun.
